Adana 9. Ağır Ceza Mahkemesi'nde "2 kız öğrencisine nitelikli cinsel istismarda bulunmak ve alıkoymak" suçlarından tutuklu yargılanan ilköğretim okulu öğretmeni U.K. (35), cinsel istismar iddialarını yalanlayarak, "D.N ve M.B. 2-3 kez evime gelip, benden kitap dergi almıştı. Bu durumdan eşimin de haberi vardı. D.N. ile sürekli telefonda görüşmemizin nedeni onun ısrarı, benim onu kırmak istemememdendir. Evime gelen mağdureleri geri çevirmemem onları kırmamaya yöneliktir. Onlarla telefonla görüşmem de, orada söylenen sözler de saçmalıktır. M.B.'nin polisle işbirliği yapıp, kumpas kurduğunu düşünüyorum" dedi. Olayın mağdurlarından 15 yaşındaki D.N. ise, pedagog bilirkişi eşliğinde verdiği ifadede öğretmenin kendisine cinsel istismarda bulunduğunu ancak şikayetçi olmadığını belirtti. Anne de sanıktan şikayetçi olmadığını söyledi. Sanığın tahliye talebini reddeden mahkeme heyeti, çocukların ruh sağlıklarının bozulup bozulmadığı yönünde rapor aldırılması ve M.B.'nin önümüzdeki celse dinlenmesi için duruşmayı ileri bir tarihe erteledi. Adana'da bir ilköğretim okulunda sosyal bilgiler öğretmenliği yapan U.K.'nin iddiaya göre geçen yıl kendisi gibi öğretmen olan eşi okulda olduğu sıralarda öğrencilerini evine çağırıp cinsel istismarda bulunduğu yönünde geçen Haziran ayında polise ihbarda bulunuldu. Ahlak Bürosu, mahkeme kararıyla öğretmenin cep telefonunu dinlemeye aldı ve fiziki takip yapılmaya başlandı. Yapılan soruşturma sonunda öğretmen U.K.'nin öğrencileri 13 yaşındaki M.B. ile 14 yaşındaki D.N.'yi zaman zaman evine çağırıp cinsel istismarda bulunduğu belirlendi. 14 Haziran'da U.K. telefonla öğrencisi M.B.'yi evine çağırdıktan kısa süre sonra eve baskın yapıldı. Yarı çıplak haldeki öğretmen gözaltına alınarak tutuklandı. Savcı, öğretmen hakkında dava açtı.