Kentteki huzurevinde, 1997'de hayata geçirilen projeyle yaşlılar, tatil sitesi görünümlü, bahçesi ve balkonu bulunan 42 metrekarelik "küçük evler"de yaşama imkanı buldu.

Huzurevi sakinleri, Adanalı hayırseverler ile sivil toplum kuruluşları tarafından yaptırılan ve sayısı 54'e ulaşan villa görünümlü küçük evlerde kalarak, koğuş sisteminin soğukluğu ve sıkıcılığından kurtuldu.

"Küçük evler" sayesinde mahalle havası oluşan huzurevinde, komşuluk ilişkileri de sıcak tutuluyor. Yaşlılar, bir birlerini ziyaret edip, akşamları evlerinin önüne koydukları masalarda beraber oturup, çeşitli oyunlar oynuyor.

- "Komşuluk ilişkisiyle, yaşıtlarıyla yaşamlarını sürdürüyorlar"

Adana Huzurevi Yaşlı Bakım ve Rehabilitasyon Merkezi Müdürü Nurdan Avcı, AA muhabirine yaptığı açıklamada, "küçük evler"in yaşlıların psikolojisini de olumlu yönde etkilediğini söyledi.

Kentteki hayırseverler ve sivil tolum kuruluşları sayesinde projenin bu günlere büyüyerek ulaştığını anlatan Avcı, "Şu anda 54 küçük evimiz var. Sokaklarımız da nar çiçeği, portakal çiçeği, limon çiçeği ve ay çiçeği isimlerini taşıyor" diye konuştu.

Yaşlıların huzurevinde, kurum bakımında değil, evlerinde yaşıyormuş gibi hissetmelerini sağlamayı amaçladıklarını vurgulayan Avcı, şunları kaydetti:

"Amacımız, yaşlılarımızın özel hayatlarını ve mahremiyetlerini koruyarak, mahalle, yaşlı köyü, yaşlı semti havasında yaşamlarını sürdürmesi. Burada kurumsal bakımdan çok daha farklı bir atmosfer var. Oturumu 42 metrekare olan 'küçük evler'de açık bir mutfak, salon, yatak odası, banyo ve tuvalet bulunuyor. Balkonu ve bahçesi de var. Bu evlerde komşuluk ilişkisiyle, yaşıtlarıyla yaşamlarını sürdürüyorlar."

Avcı, "küçük evler"de kalanların çeşitli hizmetlerden de faydalandığını dile getirerek, şöyle konuştu:

"Yemekleri kurum tarafından karşılanıyor, isterlerse mutfaklarında kendileri de yapabiliyor. Buradaki sağlık, temizlik gibi hizmetlerden faydalanabiliyorlar. Sosyal aktivitelere katılıyorlar. Bir arada, günlerini büyük bir keyifle geçiriyorlar. Hasta olduğunda biri diğerine destek oluyor. Birbirlerini ziyaret ediyorlar. Bahçede fasıllar yapıp çeşitli oyunlar oynuyorlar. Bu evler sayesinde huzurevinde olma duygusunu çok çok daha az yaşıyorlar. Zaten huzurevi sözünü kullanmayıp 'bizim evimiz, benim evim' diye bahsediyorlar. Bazı özel eşyalarını da getirebiliyorlar."

Avcı, projenin gelişmesini istediğini ve yaşlılar bu projeyle çok daha mutlu olduğunu da sözlerine ekledi.

- Huzurevi sakinleri uygulamadan memnun

"Küçük evlerde" yaşayan Lütfiye Görgü, burada hayatının gayet güzel geçtiğini ve hayatından memnun olduğunu belirtti.

Evde her türlü ihtiyacının karşılandığını bildiren Görgü, "Kendi evimizde ne yapıyorsak burada da aynısını yapıyoruz. Çamaşır ve bulaşık makinem, ocağım, fırınım her şeyim var. Televizyonum ve internetim de var. Bahçemiz de var. Eşimle bahçemizle uğraşarak vakit geçiriyoruz" diye konuştu.

Osman Çarıkçıbaba da yaklaşık 15 senedir huzurevinde yaşadığını ve "küçük evler" projesiyle hayatının daha da güzelleştiğini ifade etti.

Kaldığı evin balkonunda oturmayı çok sevdiğini anlatan Çarıkçıbaba, burada gelen geçen arkadaşlarıyla sohbet etme fırsatı bulduğunu kaydetti.