Adana’da çeşitli parti ve sivil toplum kuruluşlarının katılımıyla 1 Eylül Dünya Barış Günü’ne ilişkin basın açıklaması yapıldı. Topluluklar adına konuşan Adana Tabip Odası Başkanı Doç. Dr. Ali İhsan Ökten, “Barışın iyileştirici gücüne hepimizin ihtiyacı var” dedi.
Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK), Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), Türk Mimar Ve Mühendis Odaları Birliği (TMMOB), Türk Tabipleri Birliği (TTB), Demokratik Bölgeler Partisi (DBP), Devrimci Parti (DP), EMEK Partisi (EMEP), Emekçi Hareket Partisi (EHP), Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP), Halkların Demokratik Partisi (HDP), Sosyalist Emekçiler Partisi (SEP), Sosyalist Yeniden Kuruluş Partisi (SYKP), Yeşiller Ve Sol Gelecek Partisi (YSGP), Halkların Demokratik Kongresi (HDK), Haziran Hareketi, Halkevleri, İnsan Hakları Derneği (İHD), Hacı Bektaş-I Veli Vakfı, Pir Sultan Abdal Kültür Dernekleri (PSAKD), Alevi Bektaşi Federasyonu, Demokratik Alevi Dernekleri (DAD)’dan oluşan ‘Emek ve Demokrasi İçin Güç Birliği’ üyeleri İnönü Parkında biraraya gelerek “Faşizme, Darbelere, Savaşa Karşı Barış ve Demokrasi İstiyoruz!” diyerek basın açıklaması yaptılar.
Kurumlar adına metni okuyan Adana Tabip Odası Başkanı Doç. Dr. Ali İhsan Ökten şöyle konuştu:
“1 Eylül 1939 günü Nazilerin Polonya’yı işgaliyle başlayan, İkinci Büyük Emperyalist Savaşı ardında milyonlarca ölü, milyonlarca yaralı, harabeye dönmüş kentler ile büyük bir acı ve gözyaşı bıraktı. İnsanlık tarihinin bu en acımasız, en kanlı ve en kirli savaşının başladığı gün, yani 1 Eylül, Dünya Barış Günü olarak kabul edildi. Ancak geçmişten bu yana emekçiler ve ezilen halklar savaşa karşı barışı savunurken, dünyayı yöneten güçler hala savaştan, kan dökmekten, barbarlıktan vazgeçmedi. Küresel emperyalist güçlerin isteği ve yönlendirmesiyle, uzun süredir Suriye ve Irak’ta savaş sürüyor. Hala kadınlar, çocuklar, gençler ölüyor, sakat kalıyor, salgın hastalıklar, evsizler, sığınmacılar çoğalıyor. Çağdışı cihatçı IŞİD vb. örgütler en çok kadınların hayatını cehenneme çeviriyor, Ortadoğu halklarına dünyayı dar ediyor. Milyonlarca savaş mağduru insanlık dışı koşullarda hayatlarını sürdürmeye çalışıyor, binlercesi, göç yollarında can veriyor. ’Barış hemen şimdi’ demek için, tüm yurttaşlarımızı barış için ses vermeye çağırıyoruz. Barışın iyileştirici gücüne hepimizin ihtiyacı var.”