AK Parti Adıyaman Milletvekili Adnan Boynukara, küresel güçlerin yerli işbirlikçiler ile DAEŞ ile Türkiye’yi ilişkilendirmek için çaba sarf ettiklerini vurguladı.
Küresel istihbarat örgütlerinin etkisiyle hareket eden medya organlarının mesnetsiz haberlerini servis eden yerli muhbirler, gerçekten uzak bir Türkiye fotoğrafı çizmek istediğine dikkat çeken Adnan Boynukara, DAEŞ’e ilişkin kapsamlı bir analiz yapılmaktan özenle kaçınıldığını ifade etti.
Adnan Boynukara, soğuk savaş sonrasında ‘İslami terör’ kavramının icat edildiğini ve küresel güçlerce, ortaya çıkan yeni durum için bir çok kriz ve kaos meydana getirildiğini aktardı.
DAEŞ’i anlatan Boynukara, “DAEŞ, Afganistan işgali ile başlayan Müslüman halkların yaşadığı coğrafyaların maruz kaldığı işgal süreçlerinde, işgalcilerin ortak akıl ve tecrübeyle organize ettikleri asimetrik savaşın son ürünüdür. DAEŞ, bir yanıyla bölgede süren halka dayalı doğal değişim süreçlerinden rol çalmakta, öte yandan da bölgede olası kontrol dışı düzen kurulmasının önüne geçmek için mevcut güçler arası tahterevallide, kıvrak saf kaymalarıyla, denge oluşturmaktadır.
Kirli politika ile kriz bölgeleri oluşturma, sivil tahribatlarla Moğol usulü dehşet salma, buna tepki olarak ortaya çıkan muhalefeti daha radikaliyle bölüp işgali meşrulaştıracak yeni terör unsurları peydahlama ve ortaya çıkan bu kaos ile süreci zamana yayarak sağlıklı bir düzenin kurulmasını ötelemedir. İşte, küresel güçlerin DAEŞ üzerinden yürütmek istediği kirli ve kanlı politikanın özeti budur. Şuan için DAEŞ bu misyonu yürütüyor. Ama yarın yüklenen misyon tamamlanınca terör örgütlerinin çöplüğüne atılacağı açıktır.
Küresel istihbarat örgütlerinin kontrolünde olan medya organlarının ürettiği haberleri gönüllü muhbir edasıyla servis edenlerin, kimi ülkelerin ve terör örgütlerinin gönüllü maşası olanların Türkiye’nin pozisyonunu anlamaları zor. Çünkü bunların oluşturmak istediği fotoğrafı bozan ve kurmak istedikleri denklemi boşa çıkaran en temel faktör Türkiye’nin yaklaşımıdır. PKK ve türevi unsurların yürüttüğü kirli kampanyalara rağmen, Ortadoğu’daki tüm halklara sahip çıkan bir Türkiye’nin olduğunu herkes görüyor. PKK ve türevleri bu hamlenin ne kadar değerli olduğunu bildikleri için yalan haber üretmede ve küresel istihbarat örgütlerinin ürettiği haberleri yaymada mahirler.
Terörü ve kaos politikalarını bölgemize ve sınırlarımıza yığanları terbiye edecek tek çıkış, kendi iç çelişkilerinde var olan olumsuzlukları tetiklemektir. Bunu yapmaya sahip olan en önemli merkez ise Türkiye’dir ve dolayısıyla AK Parti iktidarıdır. Çünkü AK Parti hiçbir kirli ve kanlı projenin paydaşı olmamıştır. AK Parti milli, yerli ve özgürlükçü iradenin adıdır. AK Parti, bölgemizdeki sorunların, DAEŞ ve benzeri terör örgütleri üretmek ve desteklemekle değil, halkın doğal değişim taleplerine saygı duymakla çözülebileceğine inanmaktadır. Bu nedenle de Türkiye, halkların doğal değişim talepleri kapsamında sürdürdüğü vicdan ve insani yardım temelli politikayı sürdürmektedir” ifadelerini kullandı.