Kış şartları ve tadilat nedeniyle bir süredir kapalı tutulan Türkiye’nin ilk ve tek açık hava köy müzesi Altınköy, kapılarını 16 Nisan 2016 tarihinde ziyaretçilere tekrar açıyor.
Altınköy, kapısı, camisi, çamaşırhanesi, okulu, demir ve kalay atölyeleri, bakkalı, hizarı, taş fırını, dokuma atölyesi, köy evleri, yel ve su değirmeni, asma köprüsü, köy kahvesi ile Türkiye’nin ilk ve tek açık hava müzesi niteliğini taşıyor. Yaşayan müze Altınköy Açık Hava Müzesi’nde kaybolmaya yüz tutmuş meslekler de yaşatılıyor. Köy içinde çalışan nalbant, kalaycı, dokumacı, demirci, değirmenci, fırıncı, köy bekçisi, köy muhtarı, kahveci, bakkal, seyis ve çoban bugün şehirlerde pek rastlamadığımız ritüelleri günümüze taşıyor. Türkiye’nin farklı yörelerinde pek çok el sanatını yaşatmaya çalışan ustalar da Altınköy’de misafir ediliyor.
Altınköy, müzeleri ile de farklılık oluşturuyor. Altınköy Açık Hava Müzesi’nin kuruluş sürecini anlatan fotoğraf ve filmlerin sergilendiği köy odası, yöresel kıyafetlerle birlikte köy yaşamının farklı yönleri ile sergilendiği Etnografya Müzesi, köyde hem ev içinde hem dışarıda kullanılan eşyaların sergilendiği Köy Müzesi ve köy oyuncaklarından oluşan Köy Oyuncakları Müzesi, Altınköy Açık Hava Müzesi’nin dikkat çeken unsurları arasında yer alıyor.
Altındağ Belediye Başkanı Veysel Tirkayi, tüm vatandaşları Altınköy Açık Hava Müzesi’ne beklediklerini söyleyerek, “Hem geçmişte bir yolculuğa çıkmak hem de çocuklarınıza büyük kentlerde yavaş yavaş yok olan doğal köy yaşamının ritüellerini, gelenek göreneklerini anlatmak, tüm bunların yanı sıra ailecek, günlük telaşınızdan, stresinizden arınıp gün boyu mis gibi köy havası solumak istiyorsanız Altınköy Açık Hava Müzesi’ne bekleriz. 2016 yılı ile birlikte müzemiz daha da büyüdü. Bu yıl farklı ve yeni etkinliklerle misafirlere unutulmaz anlar yaşatmak istiyoruz” diye konuştu.
“ÇOCUKLARIMIZ KÖY HAYATINI TANISIN İSTİYORUZ”
Altınköy’ün hem Ankara hem de Türkiye için büyük bir kazanç olduğunun altını çizen Tiryaki, “Altınköy projesini hayata geçirirken, ‘Çocuklarımız, buğdayın değirmenlerde nasıl una dönüştürüldüğüne tanıklık edecek. Köy fırınından köy ekmeği alacaklar. Yayık ayranı içecekler. Sütün nasıl üretildiğini, peynirin nasıl yapıldığını, sebzelerin nasıl yetiştiğini burada görecekler’ demiştim. Bugün geldiğimiz noktada görüyorum ki bu amacımıza ulaştık. Çocuklarımız köy hayatının tüm gereklerini yerinde görme ve tanıma imkanına Altınköy sayesinde kavuştu. Hayallerimizin gerçekleştiğini görmek çok mutluluk veriyor” dedi.
“ANKARA’NIN MERKEZİNDE MİS GİBİ KÖY HAVASI ALMAK İSTEYEN HERKESİ DAVET EDİYORUM”
Altınköy’ün özellikle çocuklar için çok önemli bir eğlenme ve öğrenme yeri olduğunu vurgulayan Tiryaki, “Çocuklarımız burada doğal hayatın tüm geleneklerini, köy hayatının tüm güzelliklerini ve yurdumuzun çeşitli yörelerinin etkinliklerini görebiliyor. Tüm okullarımızı ve çocuklarımızı Altınköy’deki bu güzellikleri yakından görmeye davet ediyorum” şeklinde konuştu.