Dairenin, dosya üzerinden yaptığı incelemenin ardından verdiği kararında, yerel mahkemenin hükmünde usul ve esasa ilişkin herhangi bir hukuka
aykırılık ile delillerde ve işlemlerde herhangi bir eksiklik bulunmadığı, ispat bakımından da değerlendirmenin yerinde olduğu belirtildi.

Yerel mahkemenin kararının doğru olarak nitelendirildiği ifade edilen kararda, cezaların kanuni bağlamda uygulandığı, bu nedenle sanıkların yaptığı istinaf başvurusunun esastan reddine karar verildiği vurgulandı.

Dairenin oy birliğiyle kesin olmak üzere aldığı karar kapsamında, sanıklar Özbizerdik ile Cesur'un hapis cezaları onanmış oldu.

Davanın geçmişi 

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, sanık Özbizerdik'in, mağdur Melis Çakır'a karşı, "kişiyi hürriyetinden yoksun kılma, kasten yaralama, ağırlaşmış yaralama, tehdit ve hakaret", annesi Zehra Oya Kokucu'ya karşı ise yine "tehdit ve hakaret" suçlarından toplam 6 yıl 9 aydan 27 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması talep edilmişti.

İddianamede, olayın meydana geldiği aracı kullanan sanık Adil Cesur'un ise "suça iştirak" nedeniyle 3 yıldan 11 yıla kadar hapisle cezalandırılması istenmişti. 
İstanbul 71. Asliye Ceza Mahkemesi ise 2 Mart 2017 tarihinde açıkladığı kararında, sanıklar Onur Bizerdik ve Adil Cesur'u "kişiyi hürriyetinden yoksun kılma” suçundan ayrı ayrı 4 yıl 2 ay hapis cezasına çarptırmıştı.

Mahkeme, sanık Özbizerdik'e “kasten yaralama” suçundan da eylemini silahtan sayılan ayakkabı ile işlediği gerekçesiyle 3 yıl 4 ay hapis cezası vermişti. 
Müşteki Zehra Oya Kokucu'ya karşı hakaret ve tehdit suçlarını işlediğine dair kesin ve inandırıcı delil elde edilemediğini belirten mahkeme, sanık Özbizerdik'in bu suçlardan beraatine karar vermişti.

Sanık Özbizerdik toplamda 7 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırılmıştı.