Prof. Dr. Kılıç Kökten tarafından 1959 yılında keşfedilmesinin ardından Gazi Üniversitesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Cevdet Merih Erek'in girişimiyle 2006'da yüzey araştırması, 2007'de de kazısına başlanan Direkli Mağarası'ndaki çalışmalara Kültür ve Turizm Bakanlığı görevlilerinin yanı sıra üniversite öğrencileri de katılıyor.
Paleolitik Çağ'a kadar dayanan çakmak taşından yapılmış çakılar, deliciler, kalemlere rastlanılan mağarada, Pleistosen (buzul çağına) ait et ve ot oburlarla kemirgen hayvan grubuna ait diş ve iskelet kalıntılar yer alıyor.

Anadolu insanının hareketli yapısını da ortaya çıkaran bulgular, ABD'de düzenlenecek "Amerikan Arkeoloji Topluluğu Sempozyumu"nda da ele alınacak. 

- "Hemen her mahallede buluntular ortaya çıkıyor" 

Yrd. Doç. Dr. Cevdet Merih Erek, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Direkli Mağarası'nda 10 yıldan beri yapılan çalışmalarda bölgenin arkeolojik potansiyeline ilişkin bütün verileri elde ettiklerini belirtti. 

Kazılarda, Paleolitik Çağ'ın ardından gelen Epi-Paleolitik ve Neolitik çağın buluntularının yer aldığı sit alanına rastladıklarını anlatan Erek, çalışmalar neticesinde Kahramanmaraş'ta büyük bir potansiyelin olduğunu keşfettiklerini, hemen her ilçede ve mahallede bu dönemlere ait buluntular ortaya çıkabildiğini söyledi. 

Doğu Akdeniz'in sahil şeridinden Anadolu'ya gelen, Anadolu'dan Doğu Akdeniz'e doğru ilerleyen insanların bu coğrafyayı kullandıklarının tespit edildiğini ifade eden Erek, şunları söyledi:

Kahramanmaraş Direkli Mağarası

"Bunları birtakım maddi buluntulardan anladık. Özellikle Orta Anadolu'nun opsidiyenlerinin (volkanik cam) Maraş'ta olması, kabuklu bir canlının sadece Galile Denizi'nde yaşıyor olup Maraş'ta buluntu yerinde ele geçmesi çok önemliydi. İnsan hareketliliğinin de bu bölgede çok yoğun olduğunu gördük. 10 yıllık Direkli Mağarası kazılarını anlatabilmek için kitap çalışması yaptık" dedi. 

Erek, Direkli Mağarası'nın ABD'de 81 yıldır düzenlenen dünyanın en büyük arkeoloji çalışmalarını içeren "Society for American Archaeology" sempozyumda tanıtılacağını aktararak, hem buranın bilim insanları için potansiyel oluşturması hem de Anadolu insanının hareketliliğinin gösterimi açısından değerli olduğunu belirtti. 

- Dünya çapında bir merkez

Sempozyuma dünyanın her tarafından mağara arkeolojisi üzerine çalışan bilim insanlarının katıldığını dile getiren Erek, şu değerlendirmede bulundu:

"Kahramanmaraş'ın dünya çapındaki böyle bir organizasyonda adının duyulması, burada bir kazı çalışmasının yapılıyor olması çok önemli. Dünyanın her tarafındaki bir bilim insanın buradaki mağara çalışmasından haberdar olması ve inceleme yapması Direkli Mağarası'nı dünya çapında bir merkez olmaya doğru götürüyor. Burası bir bilimsel çalışma merkezi. En önemli getirisi Kahramanmaraş'ın adının da bunun içinde geçiyor olarak dünya çapında bir yere sahip olmasıdır. Yani Direkli Mağarası, arkasından Kahramanmaraş geliyor. Bu anlamda da önemli getirisi var. Dünyanın farklı ülkelerindeki bilim insanlarının burada çalışmak için talepleri var. Biz de sağlanacak desteklerle bu kazı alanı kampüsünü biraz daha genişleterek onlarla birlikte çalışmak istiyoruz."