Bingöl’de bazı tutuklu yakınları, 28 Şubat ve Fetullahçı Terör Örgütü’nün (FETÖ) mağduru olduklarını öne sürdükleri akrabalarına yeniden yargılanma yolunun açılmasını istiyor.
Yerel ve ulusal basın temsilcileriyle bir araya gelen tutuklu yakınları adına konuşan Medeni Kaan, cezaevlerinde olan mazlumların sesini duyurmak istediklerini söyledi. Yakınlarına yeniden yargılanma yolunun açılmasını istediklerini belirten Kaan, “Sesimizi duyurmak istiyoruz, birileri bu sesimize kulak versin artık. İçerideki mazlum insanların bir an önce yeniden yargılanmasını istiyoruz. Benim kardeşim 17 senedir içeride. İçerideki yakınlarımızın tekrar yargılanmasını talep ediyoruz. Kardeşimin 11 yıllık mahkeme sürecinde mahkeme üyesi bir hakim dosyaya şerh koyarak, ’Cezalık bir tarafı yoktur bu şahsın. Ama ilk mahkemeye giren başkan eminim ki dosyanın başlığı hariç bir sayfasını dahi okumadan şahsa ceza vermiştir’. Bizler af değil, yeniden yargılanma istiyoruz. Bu insanlar zulme uğramış, yakınlarımızı sorgulayanların, tutuklayanların hepsi bugün içeride. Bugün terörden dolayı içeri atılan ya da görevden uzaklaştırılan bu insanların verdiği hükümler nasıl kabul edilir. İnşallah yetkililer sesimizi duyar ve yeniden yargılanma yolunu açar" dedi.
Oğlunun 21 yıldır cezaevinde olduğunu belirten Mehmet Tamaç ise “Benim oğlum 21 senedir cezaevinde. Sadece oğlum için söylemiyorum, içerideki bütün arkadaşlar mağdurdur. Yetkililerden ricamız, bu yakınlarımıza tekrar yargılanma yolu açılsın. Adalet yerini bulsun, hak yerini bulsun” diye konuştu.
“Hizbullah lideri diye müebbet hapis cezası verdiler”
Kardeşinin 20’li yaşlarda Hizbullah lideri olduğu gerekçesiyle müebbet hapis cezasına çarptırıldığını belirten Nusrettin Beçene, kardeşinin haksız yere cezalandırıldığını söyledi. Beçene, “O tarihteki yargının durumunu, yargıçların halini iyi biliyoruz. Kimisi vicdanıyla, kimisi de korkusuyla ceza vermiş. Mahkumlardan duyuyoruz, misal hakim ceza verirken sanığa, ne istiyorsun diye sormuş. Sanık da tahliye istediğini söylemiş. Hakim buna karşılık ben istihareye yatayım ne çıkarsa o hükmü vereceğim demiş. Neticede 30 sene ceza vermiş sanığa. Askerde olduğu halde ceza alan insanlar var, cezaevinde olup da başka suçlardan ceza alanlar var. Suç işlenen tarihte cezaevinde olan insanlar cezalandırıldı. Adaletten uzak bir yargılanma yapıldı. Yetkililerden yakınlarımızın tekrar yargılanmasını talep ediyoruz” şeklinde konuştu.
“Af değil, yeniden yargılanma istiyoruz”
Rabia Kutulman ise 17 yıldır oğlunun cezaevinde olduğunu belirterek, eşinin olmadığını, çocuklarını güçlükle büyüttüğünü ve bütün sevgisini çocuklarına verdiğini anlattı. Oğlu için af değil, yeniden yargılanma talep ettiğini belirten Kutulman, “Oğlum için adalet istiyorum. Oğluma 37 yıl ceza verdiler. Eşim yok, eşim öldüğünde çocuklarım küçüktü ve onlara ben baktım, ben büyüttüm. Ben bütün sevgimi çocuklarıma verdim. Ben yaşlıyım, gidip gelemiyorum. Oğluma ceza verenler cezaevindeler. Oğlum adam öldürmemiş, bir şey yapmamış. Ben af değil, adalet istiyorum, yeniden yargılanmalarını istiyorum” diye konuştu.