Nemrut Dağı eteklerindeki ocaklardan çıkarılan meşhur Ahlat taşı, ustaların elinde birer sanat eserine dönüşüyor.
Ahlat’taki taş ustaları, Nemrut Dağı eteklerindeki ocaklardan çıkarılan meşhur Ahlat taşını işleyerek sanat eserine dönüştürüyorlar. Büyük zahmetle toprak altından murç, çivi ve balyoz yardımı ile parçalanarak çıkartılan Ahlat taşı, ustaların elinden geçerek ilçedeki birçok yapıyı süslemede de kullanılıyor. Özellikle Selçuklulardan bu yana kullanılan Ahlat taşı, gerek ilçede gerekse de bölgede vazgeçilmez yapı malzemesi olarak kullanılıyor. Yıllardır bu taşı işlediklerini söyleyen Ahlatlı taş ustalarından Seyfettin Altıntaş, birçok sanatsal figürü bu taşlara işlediklerini söyledi. 40 yıllık baba mesleğini icra ettiğini belirten Seyfettin Altıntaş; mezar taşları, şömine, çeşme ve benzeri alanlarda kullandıkları Ahlat taşını büyük bir emekle işlediklerini dile getirdi. Yıllardır Ahlat girişindeki yol kenarında bulunan atölyesinde mezar taşı, çeşme, şömine ve barbekü gibi işler yaptıklarını belirten Altıntaş, “Yaklaşık 40 yılık baba mesleğini yapıyoruz. Babam genellikle Ahlat taşından cami ve minare işleri yapıyordu. Biz de babamızdan miras kalan bu mesleğini devam ettiriyoruz. 2006 yılından bu yana açtığımız atölyede ağırlıklı olarak mezar taşları, çeşme, şömine ve barbekü gibi yapıların taşlarını el emeğiyle yapıyoruz” dedi.
Yaptıkları mezar taşlarına ve çeşmelere sanat eserlerini yansıttıklarını dile getiren Altıntaş, “Özellikle yaptıklarımızı çevre illere satıyoruz. Her yerden bize sipariş geliyor. İnternet üzerinden bile sipariş alıyoruz. Mezar taşı siparişlerimiz ağırlıklıdır. Burada yaptığımız gerek mezar taşlarına gerekse de çeşmelere sanat figürlerini işliyoruz. Hem burada bir sanatı yaşatıyoruz hem de taşlara işlediğimiz o sanat göze hitap ederek, verilen emeği ortaya çıkarıyor” diye konuştu.
Açık ve koyu kırmızı, kahverengi, siyah, beyaz ve gri renkleri bulunan Ahlat taşı, bölgedeki evlerin en önemli yapı taşı olarak görülüyor. Yalıtımı sayesinde yazları serin, kışları ise sıcak tutma özelliğine sahip olan bu taş, dekoratif yapısıyla da binaların dış cephesinde sıva gerektirmediği gibi cephede dökülme, patlama yapmadığı için yüzyıllarca binanın ilk günkü gibi görünmesini sağlıyor. Ocaktan ilk çıktığında daha yumuşak olan ve bu özelliğiyle işlenmesi de daha kolay olan Ahlat taşı, kullanıldıktan belli bir süre sonra sertleşip dayanıklılık gücünü artıyor.