Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi’nin düzenlediği panelde bir araya gelen akademisyenler, avukatlar ve sosyal bilimciler, Sur ilçesindeki tarihi doku değiştirilmeden Suriçi’nin nasıl iyileştirilmesi gerektiğini tartıştı.
Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Kültürel Miras ve Turizm Daire Başkanlığı, Alan Yönetimi Başkanlığı, UNESCO ve Mimarlar Odası Diyarbakır Şubesi’nin, çatışma sonrası kültürel mirasın korunması konusunda dünya örneklerini incelemek ve Sur ilçesindeki mevcut duruma ilişkin tespitlerini ortaya koymak için tartışmak amacıyla düzenlediği ‘Diyarbakır Suriçi Koruma Paneli’ dört oturumun ardından sona erdi. Açılış konuşmalarının ardından başlayan panelin ilk oturumunda Mevcut Durum, Koruma Amaçlı İmar Planı (KAİP) ve tespitler konusu masaya yatırıldı. Moderatörlüğünü Mimarlar Odası İstanbul Şubesi’nden Sinan Omacan’ın yaptığı oturumda konuşan Büyükşehir Belediyesi İmar ve Şehircilik Daire Başkanı Murat Alökmen, Diyarbakır Koruma Amaçlı İmar Planı (KAİP) üzerine sunum yaptı. Sur’un tarihsel geçmişine değinen, 39 yıl boyunca fotoğraflanan Surları ve Suriçi’nin yapısı hakkında bilgi verdi.
“SUR’DA 10 HEKTAR YIKILDI”
Daha sonra konuşan Alan Yönetimi Başkanı Nevin Soyukaya ise, 1980’li yıllardan 2000’li yıllara kadar Sur’un gelişimine ilişkin bilgi verdi. Soyukaya,“Hasar gören tarihi mekanları yasak öncesi ve sonrası fotoğraflarla göstererek, yıkımı gözler önüne serdi. Sur’un yeniden imar edilmesi beklenirken kepçeler ile sokak ve kent dokusunu tahrip edilmesi ile yıkım başladı. Yapılardan iz bırakılmadı, yok edildi. Herkes alana girebiliyor ama Sur Belediyesi ve Büyükşehir Belediyesi alana giremiyor. Alan yönetimi olarak defalarca ilgili kurumlara alana girmek için başvurularda bulunduk, ancak hiçbir şekilde giremedik. Sur’da 10 hektarlık alan yıkıldı" dedi.
“HALKIN YÜZDE 93’Ü SUR’DAKİ EVİNDE YAŞAMAK İSTİYOR”
Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi çalışanı sosyolog İbrahim Gümüş de “Sur, Göç ve Sosyal Doku Araştırması” sunumunda zorunlu göçe maruz bırakılan vatandaşların yüzde 90’ının ev sahibi olduğunu kaydetti. Gümüş,"Göç öncesi tapu ve evleri olanlar kiracı olmak zorunda kaldı. Sur içinde yaşayıp ticari iş yapanların ciddi kayıpları var. 90’larda yaşanan göçler aynıdır. Son dönem yaşanan çatışmalarda insanlar batıya göç etmedi, kent içinde yer değiştirdi. Suriçi’ndeki insanların yüzde 93’ü Sur’daki evinde yaşamak istiyor” diye konuştu.