Almanya'da 'casusluk' davası olarak bilinen ve aralarında Başbakanlık danışmanlığı yapmış Muhammed Taha G.'nin de olduğu üç kişinin davaları bugün başladı.

Koblenz Eyalet Mahkemesi'nde (OLG) görülen davada, sanıklar Muhammed Taha G., Ahmet Duran Y. ve Göksel G. federal savcılık tarafından hazırlanan iddianamede "Almanya topraklarında yabancı bir istihbarat birimi için faaliyet yürütmekle" suçlanıyor.

Alman Ceza Kanunu'nun 99'ncu paragrafına göre 5 yıla kadar hapis cezası istemiyle yargılanan sanıkların, suçu Şubat 2013 ile tutuklandıkları 17 Aralık 2014 tarihine kadar işledikleri iddia ediliyor.

Türkiye'de yaşayan ve Almanya'ya ticari amaçlarla geldiği belirtilen sanıklardan Şanlıurfa doğumlu Muhammed Taha G. (59) duruşma salonuna elleri kelepçeli olarak getirildi. Davalı diğer iki kişi ise avukatları eşliğinde geldiler. Mahkemede casusluk zanlısı kişiler hakkında federal savcılık tarafında hazırlanan iddianamedeki suçlamalar on başlık altında zanlıların yüzüne okundu. Taha G.'nin, kalpazanlık ve sahte para iddiaları dolayısıyla takip edilen diğer iki sanığın telefon görüşmelerine takıldıktan sonra takip edilmeye başlandığı ortaya çıktı.

İddianamede Taha G.'nin casusluk çalışmalarında söz konusu olan iki kişi ile birlikte Belçika'dan Muhammed Ç. isimli kişiyi yönlendirdiği ve Taha G.'nin bu casusluk ekibinin başı olduğu iddia edildi. Okunan iddianamede ayrıca Taha G.'nin MİT için çalıştığı ve bu kuruma -telefon, internet ve sosyal medya üzerinden- ‘Erdoğan karşıtı' olarak tanımlanan guruplar hakkında bilgi ulaştırdığı ifadelerine yer verildi. Fakat bu çalışma şeklinin resmi mi, gayriresmi mi olduğu ya da Taha G.'nin hükümette yetkili birisi için mi çalıştığının bilinmediği ifade edildi. Dava dosyasında yer alan telefon konuşmalarında, sanıklardan Duran Y.'nin Taha G.'ye iki kişinin ismini verdiği ve bunların Erdoğan'a karşı görüşlerinden dolayı telefonlarının dinlenilmesi gerektiğini söylediği iddiası yer alıyor. Bu talebin Taha G. tarafından onaylandığı ve talebe "Bitirilecekler!" şeklinde cevap verdiği belirtiliyor.

İddianamede yer alan görüşmelerde Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın seçim çalışması için Köln'e gelmesine yakın dönemde karşıt gruplar ve özellikle de Aleviler hakkında geniş bilgi ve bazıları hakkında kişisel bilgiler toplanarak işlem yapılmasının konuşulduğu yer alıyor. Görüşmelerde elde edile bilgilerin "Reis'e" ve "yukarıya" ulaştırılması şeklinde ifadeler kullanıldığı belirtildi.

Yarın devam edecek davanın toplam 25 oturumda bitirilmesi planlandı. Şahitlerin dinlenilmesine devam edilecek duruşmada olaylarda adı geçen Darmstadt Mahkemesi'nden de dosyalar istenecek.

Duruşmaya Türk ve Alman medyası ilgi gösterirken Mainz Başkonslosluğu Muavin Konsolosu Ali Erbaş da duruşmada hazır bulundu. Davada Taha G.'nin kardeşi eski Mazlum-Der Genel Başkanı da İstanbul'dan gelerek katıldı.

METİN KÜLÜNK'TEN SELAM, İKİ BAŞKONSOLOSTAN ZİYARET

Duruşma salonda gazetecilerin sorularına cevap veren Taha G. suçsuz olduğunu belirtterek, iddianamenin spekülasyon ve dedikodu içerdiğini söyledi ve şöyle devam etti: "Dört bin telefon görüşmesi dinlenmiş. Bunun bin tanesi benim gerçekleştirdiğim konuşmalar üzerine."

Taha G. Kendisi ile hükümet yetkililerinin temas kurup kurmadığı sorusunu cevaplarken ise şu ifadeleri kullandı: "Metin Külünk (AKP Dış ilişkiler Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili) konsolos aracılığıyla selam yolladı. Frankfurt ve Frankenthal'de cezaevinde beni iki kentin Başkonsolosları ziyaret ettiler."

Sanık avukatları beraat talebinde bulunacaklarını ifade ederken davada usul yönünden de hatalar olduğu yönünde itiraz dilekçesi verdiler.