ABD'nin Atlanta kentinde düzenlenen ‘‘Barışı Tesis Edenler’’ başlıklı konferans serisinin ilk gününde Gandi, Martin Luther King ve Fethullah Gülen Hocaefendi gibi isimlerin küresel barışa yaptıkları katkılar tartışıldı.

Moderatörlüğünü Prof. Dr. Scott Alexander'ın yaptığı panelde konuşan Tougaloo Üniversitesi Uluslararası Çalışma ve Küresel Değişim Merkezi Direktörü Doç. Dr. Loye Ashton, Hizmet Hareketi'nin dünyada bir başka benzerinin olmadığını söyledi. İlahiyat uzmanı Doç. Dr. Ashton, bu tezini, ‘‘Fethullah Gülen'in yazdıkları ve sohbetlerde dile getirdikleri çok değerli; ancak Hizmet'in en etkileyici tarafı, bu sözlerin hayata geçirilmesindeki hassasiyeti, ciddiyeti ve günün şartlarına uyarlamadaki başarısını hiçbir dini eksenli sivil toplum hareketinde görebilmek mümkün değil’’ ifadeleriyle açıkladı.

Morehouse Üniversitesi Martin Luther King Jr. merkezindeki paneldeki konuşmasında Ashton, Hizmet Hareketi'nin barışı tesis ve öğretilerin hayata geçirilmesi konusunda dünyada benzersiz bir sivil toplum kuruluşu olduğunu vurguladı. Ashton, Türkiye’ye ve çeşitli ülkelerde bulunan Hizmet Hareketi'ne mensup kişiler üzerinde yaptığı araştırmaya dikkat çekti. Ashton, araştırmasında sorduğu sorular ve aldığı cevapları katılımcılarla paylaştıktan sonra, ‘‘Hizmet hareketi radikal, aşırılıktan uzak; barış, hoşgörü ve sevgi eksenli bir sivil oluşum’’ tespitinde bulundu.

HOCAEFENDİ KENDİSİNE HAKARET EDENLERE DAHİ HOŞGÖRÜLÜ

Hizmet insanının şiddet ve aşırılığı Kur’an ve Hz. Muhammed’in (SAV) hayatına ters unsurlar olarak gördüğünü aktaran Ashton, ‘‘Hizmet, hem dini gerekçelerle hem de demokratik değerler nedeniyle şiddete hiçbir şekilde müsahamalı yaklaşmıyor’’ diye konuştu.

Hareketin siyasi parti gibi olmadığını; ancak barış ve demokrasi için politik meselelerle alakadar olduğunu ifade eden Ashton, bu çerçevede Hizmet'in Türkiye’nin AB üyelik sürecini ve demokratik reformları desteklediğini kaydetti.

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın 2011’den itibaren Hizmet’e karşı düşmanlık içinde hareket ettiğine dikkat çeken Doç. Dr. Ashton şöyle devam etti: ‘‘Hocaefendi’nin şahsına ve Hizmet’e AKP taraftarları ve Erdoğan tarafından olmadık hakaretler yapıldı, yapılıyor. Tüm bunlara rağmen Hocaefendi yine barışın dilini kullanarak Hizmet mensubu insanlara hoşgörülü olmalarını ve hakaret edenlere dahi kapılarını açık tutmalarını öğütlüyor. Bu ne Türkiye’de ne de dünyada alışılagelmiş bir yaklaşım değil. Kendisine hakaret edenlere bile Fethullah Gülen hoşgörü ile yaklaşabiliyor.’’

PENASKOVIC: KUR'AN EKSENLİ HOŞGÖRÜ VE DİYALOG YAŞATILIYOR

Konferansta ‘‘Karışık Dünya Düzeninde Barışın D. Ikeda’dan Fethullah Gülen’e Tesisi’’ başlıklı sunumu yapan Auburn Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Richard Penaskovic ise Hizmet'in dünya genelinde 160 ülkede açtığı okullara dikkat çekti. Penaskovic, Hizmet Hareketi'nin eğitim ile barışın tesisini sağlamak amacında olduğunu belirterek, ‘‘Gülen, Kur'an eksenli bir hayatı barış içinde yaşanacağını hem anlatıyor hem de bunu Hizmet’teki insanların hayat tarzları ile tatbik ettiriyor. Hocaefendi bunu bizlere laf ile değil, eylemle gösteriyor’’ dedi.

Kur'an’dan ayet ile Allah’ın insanları diyaloğa davet ettiğini aktaran Penaskovic, Hizmet’in en temel iki özelliğinden birinin hoşgörü, diğerinin ise diyalog olduğuna vurgu yaptı.

BANKOFF: BARIŞ YOLU ZORLU...

Georgia İlahiyat Enstitüsü’nden Prof. Dr. Joseph Bankoff da barışın tesis edilmesinin çok zor olduğuna; ancak bunun Hocaefendi, Gandi, Martin Luther King ve Daisaku Ikeda’nın hayatlarında görmenin mümkün olduğuna dikkat çekti. Bankoff, ‘‘Martin Luther King’in ifadesi ile barışı tesis etmek isteyenlerin sürekli kendilerini zinde tutmaları ve her zaman konsantrasyon içinde olmaları gerekmekte. Bu çok büyük çaba gerektiriyor. Hizmet şiddetten ve radikal unsurlardan kendisini uzak tutup eğitime yaptığı yatırımlarla barışa büyük katkılar sağlamakta’’ dedi.

Üç günlük konferans çerçevesindeki panellere yarın gün boyu düzenlenecek oturumlarla devam edilecek.