Üç semavi dinin temsilcilerinden oluşan Antakya Medeniyetler Korosu, dün akşam Stockholm’de muhteşem bir konser verdi. Medeniyetler Korosu’na Stockholm Amnesty’nin Korosu da eşlik etti.

İsveç’te kültürlerarası diyalog çalışmaları yürüten Dialogslussen Derneği, Stockholm’de kültürel faaliyetler yapan Kulturpunkten Derneği, Eğitim ve Kültür Federasyonu Sensus ve Uluslararası Af Örgütü Amnesty İsveç’in ortaklaşa düzenlediği konser, Stockholm’ün ünlü salonu Musikaliska’da gerçekleştirildi.

Yaklaşık 3 saat süren konsere Türklerin yanı sıra İsveçliler de büyük ilgi gösterdi. Ortak yaşama dair farklı dinlere mensup din adamlarının konuşmalarıyla verdiği mesajlardan sonra sahneyi ilk Stockholm Amnesty Korosu aldı. Daha sonra sahneye çıkan yaklaşık 30 kişilik Antakya Medeniyetler Korosu, Türkçenin yanı sıra, Kürtçe, Ermenice, İbranice, İngilizce Azerice ve sürpriz olarak iki de İsveççe eser seslendirdi. İsveççe şarkılara sadece üç günde hazırlandığı belirtilen korunun telaffuz ve performansı izleyicilerden tam not aldı.

KULULULARA SÜRPRİZ

Antakya Medeniyetler Korosu İsveç’teki Türk toplumu içerisinde büyük çoğunluğu oluşturan Konya – Kululuları da unutmadı. Gecede onlara da sözleri değiştirilen “Uçun kuşlar Kulu’ya doğru” şarkısı armağan edildi.

Sahip olduğu özellikleri nedeniyle 2012 yılında Nobel Barış Ödülü’ne aday gösterilen Antakya Medeniyetler Korosu’nda, üç semavi dine mensup rahipler, imamlar, rahibeler, kuyumcular, öğretmenler, öğrenciler, emekliler ve serbest meslek gruplarından kişiler yer alıyor.

ÖTEKİLEŞTİRMEYE KARŞI DİYALOG

Program sonrası açıklama yapan Antakya Medeniyetler Korosu’nun kurucusu Yılmaz Özfırat, "Bu akşam bizler için burada çok anlamlı bir yerde; daha önce Nobel ödüllerinin verildiği bir yerde konser verdik. Seyircilerden aldığımız tepkiler çok güzeldi. İsveçlilerin İsveççe şarkılarda bize eşlik etmesi bizleri ayrıca mutlu etti." dedi.

Dünyanın en çok ihtiyacı olan şeyin diyalog olduğunu belirten Özfırat, "Çünkü başta ülkemiz olmak üzere insanlar artık birbirlerini ötekileştirmeye başladılar. Sen nerelisin, kimsin, hangi dindensin... Yurtdışına çıktığınızda bir İslamofobi gerçeği var artık. Oysa “yaratılanı seviyorum, yaratandan ötürü” felsefesi ortada duruyor. O zaman arkasına bir şey koymamak lazım. Bizler de bunu göstermeye çalışan bir topluluğuz." diye konuştu.