Melbourne şehrinde yaklaşık 15 bin Avustralyalı, Federal hükümetin sığınmacılarla ilgili politikalarını protesto etti. Paskalya bayramı öncesi Pazar gününde (Palm Sunday) yapılan yürüyüşte, göstericiler Avustralya’nın ülke dışındaki Nauru ve Manus Adası’ndaki sığınmacı kamplarının kapatılmasını istedi.

Victoria Eyaleti Parlamentosu önünde başlayan gösteride, protestocular Queen Victoria Parkı'na kadar sloganlar ve pankartlar eşliğinde yürüdü.

Gösterileri Avustralya’daki farklı kiliseler bir araya gelerek organize etti. Gösteriye Avustralya’ya sığınmacı olarak gelen göçmenler de katılarak destek verdi.

Kollektif Sığınmacı Hareketi isimli dernek sözcüsü Chris Breen, son zamanlarda hükümetin artan oranda sığınmacı özelliği taşıyan göçmenleri sınır dışı etmeye başladığını belirtti.

Öte yandan, Avustralya’nın 12 şehri ve ülke dışındaki 19 ayrı şehirde de sığınmacılara karşı uygulanan politikaları eleştiren gösteriler düzenlendiği belirtiliyor.

Göstericiler arasında yer alan ve küçük bir çocukken ailesi olmadan Afganistan’dan Avustralya’ya sığınmacı olarak gelen Ali Baqiri, çaresizlik nedeniyle Avustralya’ya sığınan insanlara hükümetin şefkatten yoksun ve onur kırıcı muamelede bulunduğunu belirtti. Baqiri, “Aynı hükümet Avustralya’nın yurt dışındaki imajına da zarar veriyor. Şu anda, bu sığınmacılara acilen insani yaklaşım ve korunma çareleriyle yaklaşabilecek bir lidere ihtiyacımız var.” dedi.

Avustralya’nın ülke dışındaki Nauru ve Manus Adası’ndaki sığınmacı kamplarıyla ilgili olarak yakın bir zaman önce İnsan Hakları Komisyonu ve Moss Raporu’na göre kamplarda cinsel taciz, tecavüz ve kötü muamele yapılıyor.

Ancak hükümet, her iki raporu da reddetti ve komisyon başkanı Gillian Triggs’in istifası için baskı yaptı.

Öte yandan BM tarafından yapılan araştırmalarda da, hükümet, sığınmacı kamplarında, mültecilere uluslararası işkence karşıtı kanunlara aykırı uygulamalar nedeniyle eleştirildi.

Protestoculara hitaben bir konuşma yapan İnsan Hakları Hukuk Merkezi’nden Daniel Webb, “Biz kötü ve acımasız değiliz; ama sığınmacılar politikamız öyle. Dünyada sığınmacı çocukları süresi belirsiz bir şekilde sığınmacı kamplarında tutan tek ülke biziz.” dedi.

Organizatörler geçen yıl da yapılan protesto gösterisine, bu yılki katılımda 5 bin kişilik artış olduğunu belirtti.