Berlin’deki Sivil Toplum Kuruluşlarının (STK) birlikte düzenlediği iftara Başbakan Yardımcısı ve Federal Ekonomi Bakanı Sigmar Gabriel de katıldı.

Gabriel iftardan önce yaptığı konuşmada Müslümanların Almanya’nın bir parçası haline geldiklerine dikkat çekti. “Bundan birkaç sene öncesine kadar iftar davetlerine katılım azdı” diyen Gabriel, “Bugün baktığınızda ise iftarların artık siyasi platformlarda da yer edindiğini görüyorsunuz.” diye konuştu.

Bu durumu Almanya’nın İslamiyet’i kabullenmesiyle bağdaştıran Gabriel, “Hepimiz Almanya’yız. Hepimiz birlikte bu ülkenin geleceği için çabalamamız gerekiyor.” ifadesini kulandı.

Almanya’da son yıllarda yaygınlaşan ırkçı tutumlara ise Gabriel sert bir dille eleştirdi. Bakan Gabriel, Almanya’da İslamofobi’ye, anti-semitizime veya başka ayrımcılıklara yer olmadığına dikkat çekti. Gabriel konuşmasının sonunda salondaki bütün davetlilerin Ramazan ayını kutladı ve mübarek olmasını temenni etti.

Geceye katılan Hristiyan Demokrat Partisi (CDU) Genel Sekreteri Peter Tauber iftara katılmaktan ve salondaki Müslümanlarla birlikte iftar yapmaktan çok mutlu olduğunu dile getirdi. Tauber kendi partisinde de Müslümanların bulunduğuna dikkat çekerek, “Almanya için faydalı olmak isteyen her vatandaşı kim olursa olsun hangi dini inanca sahip olursa olsun CDU’da aktif olup Almanya’ya katkıda bulunabilir.” diye konuştu.

Almanya Federal Meclis Başkan Vekili Petra Pau ise yaptığı konuşmada Almanya’daki birliğe ve beraberliğe işaret etti. Buraya gelmeden önce kilisede bir ayine katıldığını söyleyen Pau, Almanya’da bütün dindar insanların ve kuruluşların bir arada yaşayıp örnek olmalarını istedi.

Geceye her sene katılan Almanya Yahudi Cemaati eski Genel Sekreteri Stephan Kramer ise “Hepimiz bir Allah’a inanıyoruz. Bunu her zaman hatırlayıp yarınlarımız olan çocuklarımıza da öğretmemiz gerekiyor.” dedi. Kramer ayrıca, dünyanın barış içerisinde yaşanan bir yer olması için yarınların aydınlarını daha bilinçli yetiştirilmeleri gerektiğini dile getirdi.

Berlin Yabancılar Polisi Müdürü Engelhard Mazanke, bu tür iftar programlarının Berlin’de birlikte yaşama sanatının bir göstergesi olduğunu söyledi.