Başbakan Ahmet Davutoğlu, bugün düzenlenen operasyonla gözaltına alınanların suçlandığı dinleme iddialarının açık bir casusluk faaliyetine dair olduğunu söyledi.

Londra’da bir grup Türk gazeteciye açıklama yapan Ahmet Davutoğlu, bu sabah düzenlenen gözaltı operasyonlarıyla ilgili şu cevabı verdi: “Devletin her kademesinde değişik şekillerde sızmış unsurlar, devletin bütün gizli güvenlik toplantılarını ve ayrıca başta o zaman başbakanımız olan cumhurbaşkanımızı, dışişleri bakanı olarak beni ve birçok arkadaşımızı kriptolu telefonları üzerinden dinlemek suretiyle işlenen vahim bir suçtur. Açık bir casusluk faaliyetidir.”

Bu konuda nihai hükmün yasal süreç sonunda verileceğini hatırlatan Ahmet Davutoğlu, “Ama bizim görevimiz, kim olursa olsun, hangi araç kullanılmış olursa olsun, ne zaman yapılmış olursa olsun, böyle bir ihanetin ortaya çıkması için bütün çabayı göstermektir.” dedi.

Konuyla ilgili çalışmaları yakından takip ettiğini ifade eden Davutoğlu, içişleri bakanıyla da bu kapsamda görüştüğünü kaydetti. Davutoğlu, şöyle devam etti: “Bu süreç kararlı bir şekilde devam edecek. Bir daha hiç kimse Türkiye Cumhuriyeti devletinin en üst düzey yetkililerini ve en önemli ciddi toplantılarını ya da kriptolu görüşmelerini takip etme cesareti bulamayacaktır. Şimdiye kadar bu suçu işlemiş olanlar da adalete teslim edilecekler. Bu konuda kamuoyumuzun hiçbir şüphesi olmamalıdır.”

TBMM’de bugün yapılacak Yüce Divan oylaması için Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan’a vekalet verdiğini ifade eden Ahmet Davutoğlu, bu süreçte ihsas-ı reyde bulunmadan en doğru sonuca ulaşılacağı kanaatinde olduğunu dile getirdi.

Hrant Dink’in ölüm yıldönümü dolayısıyla yaptığı yazılı açıklamayla ilgili bir soruya da cevap veren Ahmet Davutoğlu, “Hrant Dink, bir Türkiye Cumhuriyeti vatandaşıdır ve bir Anadolu aydınıdır.” dedi. “Herhangi bir vatandaşımızın bu şekilde bir saldırı ve sonrasında katledilmesi zaten bizim çok duyarlı olmamız gereken bir husustur.” diyen Davutoğlu, Hrant Dink’in Türk-Ermeni dostluğunun tekrar sağlanması konusunu varoluş meselesi olarak gördüğünü belirten Davutoğlu, bu vesileyle de doğal ve insani bir çağrıda bulunduklarını vurguladı. Davutoğlu, "Ümit ederiz ki 2015 yılı, 1915 üzerinden düşmanlıkların, nefretin, kinin yeniden üretildiği bir yıl olmayacaktır. Dostlukların, komşulukların, ortak acıların birlikte paylaşıldığı, geleceğin birlikte şekillendirildiği bir yıl olacaktır." dedi.