Alman Die Welt Gazetesi'nde yayımlanan ‘Türkiye için Avrupa kapısı açık kalmak zorunda' başlıklı yorum yazısında Türkiye'deki son siyasi gelişmeler değerlendirildi. Thomas Schmid imzalı yazıda Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne üyelik müzakereleri sürecinin hem AB'ye hem de Türkiye'ye bakan yönleri olduğu ifade edildi.

Schmid yazısında "Ürkek AB, Türkiye gibi kalın bir parçayı eklemek fikrinden oldukça uzaklaştı. Bunda AB'nin cesaretsizliğinin yanı sıra Türkiye'nin aşırı özgüveninin de rolü var." ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın son dönemdeki siyasi tutumunu ve icraatlarını değerlendiren Schmid yazısında şu ifadelere yer verdi:

‘‘Erdoğan diktatörlükten çok fazla farkı olmayan bir başkanlık yoluna gidiyor. Cumhurbaşkanının yetki sınırlarını güçlü bir şekilde aşıyor. Kendisine yönelik açılım umutlarını hayal kırıklığına uğrattı. PKK ile yürütülen ve ülkeyi tarihi bir yükten kurtaracak olan barış sürecini haşin bir şekilde durdurdu. Yargıyı -tekrar- devletin polisi haline getirdi. Kendisi gibi düşünmeyen tüm fikirleri acımasızca kovuşturmaya tabi tuttu. Dünyaya açık bir Türkiye isteyen bir Türk neslini aldattı."

Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne üyeliğine yönelik tartışmaları sıralayan Schmid yazının sonunda ‘Erdoğan-yeni Atatürk mü?' sorusuna cevap arıyor: ‘"Görünen o ki, Erdoğan Atatürk gibi yeni bir devlet kurucusu olmak istiyor: On yıllar sonra sıkı bir laik yarı diktatörlükten yarı İslami diktatörlüğe. Kemal Atatürk gibi tek bir kişinin büyük bir devlete şekil verdiği zamanlar geride kaldı. 2013 yazındaki Gezi Parkı protestoları ve sadece Kürtlerin olmayan HDP'nin sansasyonel seçim başarısı buna işaret ediyor. Genç ve şehirli Türkiye vatandaşları İslam'ı arkalarında bırakmadan batı istikametinde gitmek istiyor. Erdoğan'ın AKP'sinin yeniden çoğunluğu ele geçirmesi bile bu talebi değiştirmeyecek."

Schmied yazısını AB-Türkiye ilişkisinin geleceğine ilişkin "Türkiye ile ilişkilerin askıda bırakılması AB'nin kınanması gereken bir başarısızlığıdır. Avrupa Birliği Türkiye'ye ve sivil topluma sinyaller göndermelidir. Ekonomi dünyasından biliyoruz ki dengeleyici davranışlar değerli olabilir." tespitleriyle bitiriyor.