CHP Milletvekili Faruk Loğoğlu, Başbakan Ahmet Davutoğlu’na Türkiye’den yayın yapan yabancı televizyon kanallarını sordu. Loğoğlu, Meclis Başkanlığı’na sunduğu soru önergesinde “AKP Hükümeti, söz konusu yayınları yapan kuruluşlara yönelik olarak bir girişimde bulunmuş mudur? Bugün Mısır örneğinde yaşanmakta olan gelişmelerle geçmişte Türkiye ve Danimarka arasında Roj TV bağlamında yaşanan gelişmeler arasındaki benzerlik ve farklılıklar nelerdir?” sorularını yöneltti.

CHP Adana Milletvekili Faruk Loğoğlu, TBMM Başkanlığı’na sunduğu soru önergesinde şu ifadelere yer verdi: “İstanbul merkezli olarak yayın yapan ve Müslüman Kardeşler’le bağlantılı olduğu ileri sürülen Rabia, Mısır Al Aan, Al Şark ve Mukamilin isimli televizyon kanallarında Mısır halkını şiddete yöneltmeyi amaçlayan ve ülkedeki yabancıları tehdit eden ifadelere yer verilmekte olduğu ileri sürülmektedir. Mart ayında Mısır’da düzenlenecek yatırım zirvesi öncesi arttığı gözlenen bu tür yayınlarda kullanıldığı anlaşılan ifadelerin bazıları şunlardır: ‘Ülkeyi terk edin. Marttaki yatırım zirvesinden önce Kahire’de asker ve polisler öldürülecek. Görevlilerin eşlerine söylemek durumundayım, kocanız öldürülecek. Bugün olmazsa, yarın ya da bir sonraki gün öldürülecek. Size söylemem lazım, eğer gösteriler mart ayına kadar bu şekilde devam ederse, Kirli Köpek’in (Sisi kastedilmektedir) yarattığı mart konferansı başarısız olacak. Kral Abdullah’ın ölmesiyle Sisi’nin omurgası kırıldı.’

“BATI MEDYASINDA TÜRKİYE’NİN TERÖRE DESTEK VERDİĞİNE İLİŞKİN SUÇLAMALAR ARTMIŞTIR”

Türkiye’nin bu yayınları yapan medya kuruluşlarına ev sahipliği yapması Mısır yönetiminin ağır tepkisini çekmiş ve Batı medyasında Türkiye’nin teröre destek verdiğine ilişkin suçlamalar artmıştır. Çeşitli basın organlarında Türkiye Hükümeti’nin bu duruma sessiz kaldığı belirtilmektedir. Hükümet çevrelerinden bu durumu geçiştiren açıklamalar da bu algıyı güçlendirmektedir. Söz konusu gelişmeler, PKK’nın yayın organı olan Roj TV’nin Danimarka’dan yayın yapmasıyla benzerlik göstermektedir. Danimarka makamları, Türk Hükümetleri’nin şikayetlerine Roj TV’nin ülke yasalarını ihlal etmediğini ve yasaklanması konusunda yetkileri olmadığını belirterek uzun yıllar direnmişlerdi. Fakat, Türk Hükümetleri’nin Danimarka makamları nezdindeki uğraşları sonucunda Danimarka Yüksek Temyiz Mahkemesi, 2014 yılı Şubat ayında Roj TV’nin yayın lisansını iptal etmişti. T.C. Dışişleri Bakanlığı da iptal kararını memnuniyetle karşıladığını belirten bir açıklama yapmıştı.

“TÜRKİYE’NİN MISIR HALKINI TERÖRİZE ETMEYİ AMAÇLAYAN YAYINLAR EV SAHİPLİĞİ YAPMASI TEPKİ ÇEKTİ”

Hal böyleyken, Türkiye’nin Mısır halkını terörize etmeyi ve ülkedeki yabancıları tehdit ederek ülkeden kaçırmayı amaçlayan yayınlara ev sahipliği yapması hem tepki çekmiş hem Türkiye’nin uluslararası platformlardaki konumunu üzerindeki gölgeyi daha da ağırlaştırmaktadır. Konuya ilişkin olarak yanıtlanması istenen sorular şunlardır:

Mısır halkını şiddete kışkırtan ve ülkedeki yabancıları tehdit eden yayınların Türkiye’den yapılıyor olması Anayasa’ya ve yasalara uygun mudur?

AKP Hükümeti, söz konusu yayınları yapan kuruluşlara yönelik olarak bir girişimde bulunmuş mudur?

Bugün Mısır örneğinde yaşanmakta olan gelişmelerle geçmişte Türkiye ve Danimarka arasında Roj TV bağlamında yaşanan gelişmeler arasındaki benzerlik ve farklılıklar nelerdir?

Türkiye, bahse konu kanallara ev sahipliği yaptığı için teröre destek vermekle itham edilmektedir. Bu konuda ne düşünülmektedir?”