Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, ABD’nin tek taraflı olarak füze kalkanı projesini uygulamasının stratejik dengeyi sabote ettiğini söyledi.

Nükleer stratejik dengenin bozulmasında bir çok neden olduğunu kaydeden Lavrov, “ABD ve müttefiklerinin tek taraflı adımları stratejik istikrar üzerinde yıkıcı etkisi var. Özellikle de ‘sıfır nükleer’ hedefinin başarılmasını sabote ediyor.” eleştirisi getirdi.

Cenevre’de gerçekleşen silahsızlanma konferansında konuşan Lavrov, nükleer kapasitelerin imha sürecine devam edilmesinin eşitlik ve tüm ülkelerin parçalanamaz güvenlik prensipleri ile mümkün olabileceğini belirtti.

Rusya’ya ulaşabilecek Amerikan nükleer silahların Avrupa’da varlığını sürdürmesine rağmen, Rusya’nın kendi nükleer silahlarının imhasına devam ettiğini kaydeden Lavrov, “Bununla birlikte Amerikan silahları modernize ediliyor. Bir kısım nükleer olmayan NATO üyesi ülkeler buna dahil ediliyor. Bu yöndeki adımlar Nükleer Silahsızlanma Anlaşması’nın ilk iki maddesini ihlal ediyor.” suçlamasında bulundu.

Tüm nükleer ülkelerin Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nda 1996'da kabul edilen Kapsamlı Nükleer Test Yasağı Anlaşması’nı (CTBT) onaylaması gerektiğini kaydeden Lavrov, bir çok hassas silahların bugünlerde kitle imha silahlarının kapasitelerine yaklaştığını hatırlattı. Nükleer silahlarda sert indirimin olması durumunda hassas silahları sahip ülkelerin askeri avantaj elde edeceğini vurgulayan Rusya Dışişleri Bakanı, “CTBT Anlaşması hiçbir istisna olmadan tüm ülkeler tarafından onaylanmalı..” çağrısında bulundu. Lavrov, Rusya’nın anlaşmayı 2000’de onayladığını hatırlattı.

CTBT anlaşmasını 183 ülke imzalamasına rağmen, 163 ülke tarafından onaylandı. Anlaşmanın yürürlüğe girebilmesi ve ileri adımlar atılabilmesi için ABD, Çin, Mısır, Hindistan, İran, İsrail, Kuzey Kore ve Pakistan gibi ülkelerin de onaylaması gerekiyor.