Filistin de devam eden İsrail tarafından Sivil halkı hedef alan Füze ve tankların kullanıldığı Gazze'de yaşananlar İsrail tarafından yapılan hunharca saldırılar, bir devlet terörüdür, bir insanlık suçudur bütün vahşeti ile dünya kamu oyu önünde cereyan etmektedir. Her gün onlarca insanın öldüğü kadınların çocukların hedef alındığı bu katliama İnsan hakları gerekçe gösterilerek dünyanın bir ucundan öbür ucuna müdahaleyi kendisinde hak görenlerin bu vahşet karşısındaki suskunlukları yaşananlar kadar ibret vericidir. Kendi halklarının refahı ve mutluluğunu ölüm kusup, göz yaşı dökerek sağlamaya çalışan emperyalist ve siyonistlerin bu mezalimi ne kadar sürecek?" şeklinde soran Ali Çoban, bu mezalime dur diyecek zihniyetlerin sessizliğinin kendilerini rahatsız ettiğini belirtti. İsrail uçakları, Gazzeyi vurdu! Ani saldırıda, insanlar sokaklarda, öğrenciler yollarda yakalandı! . Açıkta vuruldular, yıkılan binaların altında kalanlar oldu!.. 500 ölü 3000 yaralı...Katliam bu! Gazze Şehri üstüne, yüz ton bomba atmışlar. Etkili bombalar, düştükleri yerlerde 15, 20 m çukur açmış! Sanki bomba denemesi yapıyor. Çevresindeki binalar yerle bir olmuş! İnsanlar yıkıntıların altında can vermişler. Yaralanmışlar! Kadın, çocuk, yaşlı, sivil ayırımı yapılmamış! Ölçüsüz güç kullanılmış! Yapılanlar insanlık suçu, savaş suçu, cinayet! Ne derseniz hepsi var içinde! İsrail bu tür incelikleri takmıyor! Aşırı bir saldırganlıkla vuruyor, vuruyor! Ne insan biliyor, ne insan hakları! Olanlar dünya kamu oyu önünde olup bitiyor!..Dünya, Gazze halkının trajedisine, yaşam hakkına, özgürlüğüne, toprakları üstünde özgür ve güvende yaşama hakkına duyarsız! Oysa 10 Aralık 1948 de Birleşmiş milletlerde kabul edilen İnsan Hakları Evrensel bildirgesinin getirmek istediği insan hakları ortamı için öngörülen Barış ve sevgi prensiplerinin bugün Güçlü devletler elinde yeni insan hakları ihlallerine neden olan Silahlar haline dönüşmüş olması son derece üzücüdür. Vahşetin adresi olan Filistin'deki bu katliama seyirci kalanlarda en azından bu vahşeti işleyenler kadar suçludur. Siyonist azgın faşistler bütün dünyanın ve egemen güçlerin sessizliğini kendilerine olumlu referans kabul ederek, daha fazla toprak uğruna yarında diğer ülkelere saldıracak ve oralarda ki mazlum halklara da göz yaşı ve ölüm götürecektir." ABD tepki göstermiş saldırılara! Ama Hamas'ı kınamış! Hamas'tan ateş kesmesini istemiş! Güler misin, ağlar mısın? Savaşın, siyasetin karamizahı da böyle oluyor anlaşılan! Çocuklar ölüyor... Masum çocuklar... Kör müsünüz? Gelen görüntüleri, fotoğrafları görmüyor musunuz? Bu arada o `liberal aydınlar` nerede? İsrail`e sesinizi yükseltmeyin... Hamas`ı kınayan ABD`ye susarak destek atın... `Demokrasinin kalesi` AB`nin eylemsizliğine katılın... Çeçenistan`da, Bosna`da aynısını yapmadınız mı? Soros`un sevgili çocukları nerede? Sesiniz neden çıkmıyor? Neden meydanlarda sizi göremiyoruz? Hadi bir zahmet bir özür kampanyası daha yapın... Altı üstü bir internet sitesi... Bir `tık`... İnsanlıktan özür dileyin... `Sessiz kaldık... Özür dileriz...` Susmayın... Bebeklerin cesetlerine bakarken ne hissediyorsunuz? İşte `açık toplum`, işte `demokrasi`, işte `ABD`, işte `insan hakları`... İsrail, karadan da Gazze Şeridini vurmaya niyetlenmiş! Tankları, zırhlı araçları sınıra yığmış! Beş bine yakın yedek askeri silah altına almış! Hafta sonunda basına yansıyanlar böyle... Binlerce insanı acılar içine sürükledi. Altı aylık ateş kes süresi geçen hafta doldu. İki taraf da gelecekten tedirgindi. Bu gerginlik yüzlerce insanı öldürüp binini yaralamaya bahane tutulabilir mi? Hamas'ın maytap benzeri, çoğu çölün içinde kayıp düşen füzeleri bahane olur mu? Var olan ambargoyu iyice sıklaştırıp yörede yaşayan insanları aç, susuz ve ilaçsız bırakmaya değer mi? Tam bir gavur eziyeti olanlar!.. Suriye, İsrail ile ikili görüşmeleri askıya almış! Arap Birliği, bir işe yaramasa bile acil toplanma çağırısı yapmış. B.M. Genel Sekreteri ateş kes istemiş. Bunu biraz da Başbakan Sayın Erdoğan'ın dürtüklemesiyle yapmış! AB, Rusya, İngiltere usulden İsrail'i kınamışlar! Türkiye'nin dört bir yanında insanlar sokaklara döküldü! Kara yağmura aldırmayıp İsrail saldırısını kınadılar! Doğu Akdeniz'de kışa rağmen sıcak, sıkıntılı bir bekleyiş var. Filistin'de İsrail'e zorla bir vatan yaratılmıştı. Yahudi liderleri, II. Abdülhamit'ten Filistin'den parasıyla toprak istemişti! Abdülhamit Han, “ Vatan toprağıdır! Satılmaz! “diye karşı çıkmıştı! Evet deseydi, Osmanlı'nın tüm dış borçlarını ödeyeceklerini söylemişler! Hayır dedi. Sonra ne oldu? II.Abdülhamit tahtından indirildi. Selanik'e sürüldü. On senede, ne Osmanlı İmparatorluğu kaldı, ne de Arap Filistini! Araplardan tek tek arazileri satın aldılar.Baştan Yahudiler iyi para veriyormuş! Göçmenleri bu topraklara yerleştirmişler. Burada örgütlenip silahlanmışlar. Terörle, silahla, dehşet yaratarak kalan Arapları Filistin topraklarından sürdüler. Göçebe Yahudiler yerleşmeci oldular. Dünya Yahudiliği yanlarındaydı! 1948'de İsrail devleti kuruldu. Araplarla bir çok kez savaştılar!. Arap toprakları üzerinde sürekli genişlediler. Şimdi sıra Gazze Şeridini ilhak etmeye geldi.. Filistin halkı, komşu Arap ülkelerinde sığınmacıdır. Gettolarda, sağlıksız gecekondu mahallelerinde ölen ölüyor, kalanlar yaşama tutunma savaşında! Dünya seyrediyor! Zengin Araplar seyrediyor. Hepsi de ABD'nin ağzına bakıyor! ABD, İsrail'i bırakıp Hamas'ı azarlıyor! İran, Mısır suskun!.. İrak' da taşlar yerine oturmamış zaten! Zengin Arap ülkeleri, başka dünyaların vatandaşları! .Olanlardan habersizler! Deve sütü içip keyiflerine bakıyorlar. Yılan onlara ilişmiyor nasılsa!... Yahudi sermayesi, nüfuzu büyük devletlerin yöneticilerini, halkını esir almış! Kalbleri, gözleri, elleri, ağızları bağlı! Üç maymunu oynuyorlar. Gıkları çıkmıyor! Hepsi İsrail'in ardında! Araplar bile Filistin halkını sahiplenemedi! Suriye'nin dörtte biri İsrail işgali altında. Kışın orta yerinde binlerce Gazzeli evsiz, aç, yaralı veya ölüdür. Yarına çıkma garantileri yoktur! İsrail'in yapacağı bellidir. Hamas'ın kıytırık füzeleri çölün içinde kayıp düşerken, İsrail, saldırmak için bir aksırık sesi bekliyor! Yakında İsrail'de genel seçimler var. Bunlar siyasi yatırım! Gazzeli kanı üstüne basarak şahinler yeniden iktidara gelmenin taşlarını döşüyorlar!. Doğu Akdeniz zonkluyor! Ülke topraklarını üç kuruşa yabancıya peşkeş çekenlere ciddi bir tarih dersi var burada! Ders alınsa, tarih bilinse hiç yinelenir mi? Olanlar, toprak satıcılarının kulağına küpe olur mu? Olmaz! Babalar gibi satarlar! Abdülhamit Han'ı göğe çıkarırlar. Yaptıklarından ders almazlar!.... “Kendi çıkarları için haksızlığa boyun eğenler, yarın çıkarlarıyla birlikte onur ve şereflerini de kaybederler” Filistin de yaşanan soykırımı yapanları, bu soykırıma göz yumanları, tedbir mevkiinde olupta tedbir almayanları kınamak ve tarihe şikayet etmekten başka çare kalmamaktadır. Dünya barışı için tehdit unsuru haline gelen İsrail'e gereken cevabı vermek için Türkiye Büyük Millet Mecilsi(TBMM) ve sivil toplum kuruluşlarının birlikte hareket ederek seslerini duyurması ve acil çözüme ulaşılmasını istiyoruz. Tarih; masum insanları hunharca katleden İsrail'i ve bu katliama göz yumanları utançla yazacaktır. Bu katliamın hiçbir gerekçesi olamaz. İnsanlık alemi için yeni umutlarla girdiğimiz 2009 yılının ilk günlerinde, yağdırdığı bombalarla 'insanlık dramı' yaşatan İsrail'i, Kahramanmaraş Yörük Türkmen Derneği ve Akdeniz Yörük Türkmen Dernekleri Federasyonu yönetimi olarak nefretle kınıyor, saldırıların ve akan kanın bir an önce durdurulmasını bekliyoruz. Akdeniz Yörük Türkmen Dernekleri Federasyonu Yönetim Kurulu Üyesi K.Maraş Yörük Türkmen Derneği G.Sekreteri Yörtürk Vakfı K.Maraş İl Başkanı S.Muhasebeci Ali AYDIN