Ortaöğretim kurumlarında öğretim süresinin 4 yıla çıkarılmasıyla birlikte, ülkemiz ve dünyada ki gelişmeler de dikkate alınarak Milli Eğitim Bakanlığınca İlk ve ortaöğretim Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersi öğretim programları ile İmam Hatip Lisesi Meslek dersleri programları öğrenci merkezli, aktif öğrenme temelli bir yaklaşımla yeniden hazırlanması dolayısıyla ilimizde ki öğretmenlere yönelik bir konferans verildi. Konferansın öğretim görevlileri ise: Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesinden Prof. Dr. Recai Doğan, Prof. Dr. Sönmez Kutlu, Din öğretimi genel müdürlüğünden Dr. Mehmet Yaşar, Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi kitabı yazarlarından; Ekrem Özbay, Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi öğretmeni Muhammet Yılmaz idi. Milli Eğitim eski ek bina salonunda gerçekleştirilen Konferans saygı duruşu ve İstiklal Marşı ile başladı. Programın açılış konuşmasını Değerli meslektaşlarım! 1982 yılından beri uygulanan Ortaöğretim Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi ile 2000 yılından itibaren uygulanmakta olan İlköğretim Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Öğretim Programları öğrenci merkezli ve aktif öğrenmeyi temel alan bir yaklaşımla yeniden geliştirilerek Ortaöğretim Programı 2005”“2006; ilköğretim programı ise 2007-2008 öğretim yılından itibaren uygulamaya konulmuştur. Programlara uygun ders kitapları ve öğretmen kılavuz kitapları da yazdırılarak öğrencilerimizin hizmetine sunulmuştur. Anayasa'mızın 24.Maddesi gereği Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersleri ilk ve ortaöğretim kurumlarımızda okutulan zorunlu dersler arasında yer almaktadır. Bireylerin sağlıklı bir ortamda dinini öğrenmesi sosyal devlet olmanın da bir gereğidir. Sağlıklı bir din anlayışının, Türkiye için gerekli düşünce gelişimine yardımcı olacağı muhakkaktır. Düşünen, sorgulayan, inancını aklı ile bütünleştiren öğrencilerin yetiştirilmesi Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi öğretim programlarının temel amaçlarındandır. Bu çerçevede dinin hem bireysel hem de sosyal alanda birleştirici, huzur verici ve barışı sağlayıcı gücünün ön planda olması, gelişen dünya şartlarında daha da lüzumlu hale gelmektedir. Değerli katılımcılar! Yetişmekte olan nesle sadece hazır kalıplar sunarak onların yaşamlarını başarılı bir şekilde sürdürmelerini bekleyemeyiz. Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Öğretim Programlarında insana, düşünceye, hürriyete, ahlaka ve kültürel mirasa saygıyı temel alan bu bakış açısı, din öğretiminin önemini belirlemektedir. Bu bakış açısı, “Din Kültürü ve Ahlâk Bilgisi Dersi Öğretim Programları” geliştirilirken de göz önünde bulundurulmuştur. Genel Müdürlüğümüzce program çalışmalarına başlamadan önce alan araştırması yaptırılmış ve bu konuyla ilgili ihtiyaçlar belirlenmiştir. Bu çerçevede uygulanmakta olan İlköğretim Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Dersi Öğretim Programı ile ilgili her öğretim yılı sonunda okullarımızdan geri bildirimler alınmıştır. Alınan bu geri bildirimlerle uygulamadaki aksaklıklar, öğretmenlerin programdan beklentileri, öğretim programına eklenmesi ve çıkarılması istenen konular tespit edilmiştir. Ayrıca İlahiyat Fakültelerinin Din Eğitimi alanında yapılan Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Öğretim Programı'nın uygulanması ile ilgili alan çalışmaları incelenerek öğretime dahil edilecek konular belirlenmiştir. Hazırlanan taslak programlar farklı okullarda çalışan Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi öğretmenlerine ve İlahiyat Fakültelerindeki akademisyenlere gönderilmiştir. Bu amaçla çalışma toplantıları düzenlenmiştir. Bu toplantılara alanlarında uzman öğretmen ve akademisyenler iştirak etmiş olup onların programa ilişkin teklif ve önerileri değerlendirilmiştir. Genel Müdürlüğümüz; eğitimde başarı seviyesini artırmak için değişen öğretim yaklaşımlarını, yöntem ve tekniklerini siz değerli meslektaşlarımızla paylaşmayı önemsemektedir. Bu amacın gerçekleşmesi için uygulamaya koyduğumuz öğretim programlarının felsefesini, dayandığı temel ilkeleri, uygulama örneklerini kapsayan bu program tanıtım toplantısını düzenlemiş bulunmaktayız. Öğretim Programlarının istenilen düzeyde başarıya ulaşması için programda yer alan yönlendirmelere ve uyarılara; uygulayıcı konumunda olan siz değerli meslektaşlarımızın azami derecede dikkat etmesi çok büyük önem arz etmektedir. Sizlerin bu programlarla eğitim ve öğretimi daha da verimli hale getireceğinize olan inancımız muhakkaktır. Öğretim programlarının öğrencilerimize yararlı olmasını temenni eder hepinize başarılı bir öğretim yılı dilerim.” Dedi Daha sonra İl Milli eğitim şube müdürlerinden Ramazan Avcı bir konuşma yaparak şunları ifade etti. “Yeni uygulamaya konulan Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi ve İmam Hatip Lisesi meslek Dersleri öğretim programlarının felsefesi, temel ilkeleri, yapısı, yeni program anlayışları ve bu alandaki yeni yaklaşımlar ile yöntem ve tekniklerin aktarılmasını sağlayan program tanıtım toplantısına hoş geldiniz. Her geçen gün küreselleşerek küçük bir köy haline dönüşen çağımızın dünyasında inanç ve kültür gibi manevî değerlerin yetişen nesillere gerektiği gibi aktarılmayışından dolayı bu değerlerin yerini metal düşünceler almakta ve inanç gibi çok önemli bir kontrol mekanizmasından mahrum olan insanlık buhran girdabına, insanlık dışı arayış ve maceralara yönelmektedir. Bunun içindir ki özellikle korku değil sevgi temelinin üzerine inşa edilmiş Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi öğretimi huzur ve mutluluğumuz için eğitimimizin olmazsa olmazları arası içindedir. Bu bağlamda, Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersinin daha etkili ve verimli işlenmesi için geliştirilen yeni öğretim programını ilimizdeki öğretmenlerimize kavratmak üzere toplantıyı düzenleyen Din Öğretimi Genel Müdürlüğüne ve ilimize teşrif eden çok değerli hocalarımıza teşekkür ediyor, saygılarımı sunuyorum.” Dedi. Bu konuşmalardan sonda konuşmacı öğretim görevlileri sinevizyon eşleğinde konferansa başladılar. İlk konuşmacı Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesinden Prof. Dr. Recai Doğan Öğretim programlarının temel yaklaşımını geniş bir şekilde anlattı ve Temel Zekâ, Geleneksel ve Aktif öğrenme, Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersinde öğretmenin temel rolü konusuna açıklık getirdi. [URL=http://www.haber46.com.tr/gallerydetails.asp?id=217#]FOTOĞRAFLAR İÇİN TIKLAYINIZ[/URL] Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Doç Dr. Sönmez kutlu ise Alevilik-Bektaşilik ve Diyanetin temsili problemi, Din Bilimsel yaklaşım, Din söylemi ve İslamiyet, Din öğretiminin sempozyumunun tanıtımı konularına açıklık getirerek Alevilik-Bektaşilik ve Diyanetin temsili problemi ile ilgili olarak şunları dedi: “Diyanet İşleri Başkanlığı, Türkiye'de son yıllarda en çok tartışılan kurumların başında gelmektedir. Bu konudaki tartışmalar, “Türkiye'de din-devlet” ilişkisi, laik bir devlette DİB'nın meşruiyeti, Diyanet'te mezhep ve tarikatların temsili gibi problemler etrafında cereyan etmektedir. 3 Mart 1924 tarihinden bugüne kadar, diyanet işlerinin düzenlenmesiyle ilgili olarak “Diyanet işlerinin devlet çatısı altında yer alan bir kurum tarafından yürütülmesi, kurumun devlet organizması içerisinde tutulmakla birlikte özerk bir nitelik kazandırılması ve diyanet işlerinin sivil toplum içinde yapılanması şeklinde”1 birbirinden farklı üç temel yaklaşım ortaya çıkmış bulunmaktadır. Böyle bir makalede, bunları tartışacak değiliz. Ancak, laik bir devlette, diyanet işleri, DİB ve bu konuda oluşturulacak bir kurumun İslam'ı ve Müslümanları temsili ile ilgili bazı tespitlerde bulunmak istiyoruz 1-İslam dini, Hıristiyanlığın aksine, ruhbanlığı ve ruhban sınıfını kabul etmediği için, teolojik ve dinî bakımdan, din işlerinin Allah'ın yetkisini temsil eden bir sınıf ya da bir kurum tarafından yürütülmesinin gerekliliğinden bahsedilemez. Bu sebeple, Müslümanlar arasında din işlerini yürütecek bir kurumun bulunması, Hıristiyanlık'taki gibi dinî bir zorunluluk değildir. Tarih boyunca müslüman devletlerde din işlerini yürütmek için oluşturulan kurumlar, tamamen dünyevi maslahat gereğidir; ilahi ve dinî bir misyonu temsil etmezler. Ayrıca, İslam tarihinde, din, devletin karşısında, dini temsil etmek üzere örgütlenmiş değildir. Devletin içerisinde örgütlenmiş olmasına rağmen, sivil bir tabiatı vardır. Bununla birlikte, bu örgütlenme biçiminin doğruluğu ya da yanlışığı tartışılabilir. Diğer taraftan, bu hizmeti veren kişilerle, devleti temsil edenler arasında bir hakimiyet sorunu yaşanmamıştır. 2- Bu açıdan, diyanet işlerini düzenlemek ve kontrol etmek üzere oluşturulan herhangi bir kurum, dini temsil edemez.” Din öğretimi genel müdürlüğünden Dr. Mehmet Yaşar, Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi kitabı yazarlarından; Ekrem Özbay, Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi öğretmeni Muhammet Yılmaz ise yaptıkları konuşmalarda Programın yaklaşımı, Ölçme ve değerlendirme, ders işleniş şekli, İlköğretim ve ortaöğretimde ders işlenişi, programın yapısı ve uygulama alanları konularına açıklık getirildi. Konferansın öğleden önceki bölümünden sonra katılımcılara İmam Hatip Lisesi müdürlüğünce öğle yemeği ikramı yapıldı. Konferans sonunda katılımcı öğretmenlerin soruları eğitim görevlilerince cevaplandırıldı. www.oguzkarakoc.com