Bu değişikliği bir şahıs gündeme getirmiş ve “12 Şubat” ismini önermişti. Ben bu haberi okuduğumda bunu bir köşe yazısına dönüştürmeyi uygun bulmadım. Çünkü bu tür köşe yazıları, “suni gündem oluşturma hedefi içinde olanların ekmeğine yağ çalar”. Bu sebeple yalnızca habere sert bir yorum yapıp özetle şunları yazmıştım: “Bu nasıl iş? Bu nasıl talep? Bu talepten maksat ne? İşin perde arkasında ne var? Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi isminden rahatsızlık duyanlar, “sütçü'den mi utanıyorlar, imam'dan mı utanıyorlar yoksa her ikisinden mi utanıyorlar” diye sormuştum. Bu konuda yazı yazmayacaktım. Fakat, Sütçü İmam'ın Torunu ve Kahramanmaraş ve İlçeleri Kültür Derneği Başkanı Yaşar TÜRKKORUR Ağabey'den bu hususta bir mesaj aldım. Bu mesaj, basın bildirisi olarak kaleme alınmış ve şahsıma da gönderilmiştir. Yaşar Ağabey, Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesinin isim değişikliği konusunda, nerdeyse her sene gündem oluşturulmaya çalışıldığını ve bunun “iğrençliğinden kimsenin yemediği bir temcit pilavı olduğunu” belirtmiş. Mesaj 2 sayfa. Fakat oldukça sert bir üslupla hazırlanmış. Ben özellikle bu kadar sert üslubu tasvip etmediğimi de belirtmeliyim. Neyse, Başkanımız ve Değerli Ağabeyimiz Yaşar TÜRKKORUR Bey'in üslubu konusunu burada tartışmak yerine, gelin şu isim değişikliği hususunda bir fikir jimnastiği ve kısa bir münazara da bulunalım. Önce şu soruyu sormak istiyorum: Bu Ülkede kim “imam'dan rahatsızlık duyar?” Elbette, “imam Milletimize dinini, diyanetini karınca kararınca öğreten bir görevlidir”. Gerçi, “imamın esas işlevi önderliktir. O işlev günümüzde pek geçerli değil. O ayrı bir konu.” (Toplumdaki fertlere önder olma konumundaki az sayıdaki tüm imamlara sonsuz saygım var.) Evet, Bu Ülkede aklı başında ve selim bir ruha sahip her insan imamı sever. Aklı başında olmayanlara, selim kâlp taşımayanlara diyecek bir sözümüz yok. Peki, imam isminden kim rahatsızlık duyar? O da yukarıdaki çerçevede değerlendirilebilir. Burada da bir mesele yok. Toplumumuzda çocuklarına imam isminin verildiği bir gerçektir. Öyleyse, burada da bir rahatsızlık yok. Şimdi gelelim “sütçü” konusuna. Sütçü dediğimiz mesleğin de hakir görülecek bir tarafı olmadığını hepimiz biliyoruz. Esasında helalinden kazanç üzerine kurulan tüm meslekler makbuldür. Öyleyse “sütçü” ismini de tartışmaya mahal yok. Şimdi gelelim, “Sütçü İmam” ismine. Vatanını ve milletini seven hiçbir kimse “Sütçü İmam'dan rahatsızlık duymaz. Bilakis gurur duyar. Bu nokta itibariyle, Kahramanmaraş Sütçü İmam ismindeki rahatsızlığın özünde özellikle “Sütçü İmam'ın” şahsının bulunmadığı da çok açık. Yukarıdaki analizlerden sonra insan sormadan edemiyor. Öyleyse, nedir bu rahatsızlık? Nedir bu Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi isminden rahatsızlık duyanların maksadı? Sütçü İmam'ın torunu Yaşar TÜRKKORUR Bey, bu hususla ilgili olarak yukarıda bahsi geçen mesajında, KSÜ Rektörü Nafi BAYTORUN ile yaptığı bir görüşmede, “ismin uzunluğundan bahsettiğini ve üniversitenin geride olmasının bu ismin bu şekilde uzun olmasına bağladığını” belirtmiş ki, eğer bu ifadeyi ben mesajdan yanlış anlamadıysam, aynen bu meram ifade edildi ise, “böyle bir bahaneye kargalar değil, tüm canlılar, hatta cansızlar, taşlar, kayalar, duvarlar güler” demekten başka bir söz kalmıyor. Yani, Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesinin geride olmasının nedeni, “isminin uzun olması mı?” O zaman, ismi uzun olan şahıslar başarısız olacak demektir!? Çocuğun ismi, mesela, “Muhammed Abdurrahman” soyadı “Bayramoğlu” olan başarısız olacak, ismi mesela “Kaan”, soyadı “Alp” olan başarılı olacak. Böyle bir mantık var mı? Yok elbet. Bu nedenle, Yaşar Bey'in mesajındaki o bölümün iyi anlaşılması ve Rektör'ün asıl meramının bu olmadığına inanıyorum. Yani ismin uzunluğu ile üniversitenin geride kalması arasında bir illiyet bağı elbette kurulamaz. Bu bağı da kimse kurmaz. Bu tartışmayı fazla uzatmaya gerek yok. Sanırım işin özünde şu var. Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi isminden rahatsızlık duyanlar şanlı tarihimize oldukça uzak, “kendini ve özünü bilmez birkaç öğrenciden” ibarettir. Bunlar bu rahatsızlığını zaman zaman dile getiriyorlar. Kendi mantıklarına göre, “sütçü'yü” mü hafife alıyorlar, “imam'ı” mı benimsemiyorlar? O konuyu ben bilemem. Benim bildiğim tek şudur: Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi ismiyle ve cismiyle bizimdir ve geleceğe bu isim ve cisimle güvenle ilerlemelidir. Kahramanımız Sütçü İmam da her zaman baş tacıdır ve yalnızca Kahramanmaraşlının değil, tüm Türkiye'nin sevdiği güzide bir şahsiyettir. Durum bu, vesselam.