Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Demokrasi Paketi'nde açıkladığı farklı dil ve lehçelerdeki eğitimle ilgili hazırlıklara başladıklarını belirterek, bu uygulamaya ancak gelecek yıl geçileceğini açıkladı. Bakan Avcı, "Üniversite gibi merkezi sınavlar, tıpkı İngilizce, Almanca, Fransızca eğitim veren ya da azınlık okullarındaki gibi belli başlı dersler Türkçe, diğerleri anadilde yapılacak. Avcı, geçen yıl seçmeli ders olarak Kürtçe'yi talep eden 28 bin kişinin olduğunu söyledi. Bakan Avcı'nın açıklamaları şöyle:

GEÇEN YIL 24 BİN KİŞİ KÜRTÇEYİ SEÇTİ

Hürriyet'in haberine göre tıpkı İngilizce, Fransızca ya da Almanca eğitim veren ve azınlık okullarında olduğu belli dersler Türkçe olmak zorunda zaten. Hatta özel okullar bazen bizim devlet okullarında okutmadığımız ders önerileriyle Talim Terbiye Kurulumuza geliyorlar. Bunlar kurul tarafından incelenip uygun bulunursa okutulabiliyor. Yeni açılacak okullarda da aynı statü geçerli olacak. Eğer talep gelirse ve Talim Terbiye Kurulu da uygun görürse matematik dersi bile farklı dilde olabilir.

En önemli çekincemiz öğretmen konusu. Burada hazırlığımız şimdiye kadar seçmeli olarak verilen diller üzerineydi. Geçen sene 19 bini Kırmançi, 853'ü Zazaki ve diğer dillerde de daha az sayıda olmak üzere toplamda farklı dil dersi seçen 24 bin 373 öğrenci vardı. Önümüzdeki yılı izleyeceğiz.

Bir dili bilmek ya da o dili öğretmekle, o dilde bir dersi öğretmek farklı bir şey. Ama hızla gerekenleri yapacağız. Mutlaka bu konuda da öğretmenimiz yetişecek. Bu uygulama en erken 2014-2015'te hayata geçebilir. Herhangi bir özel okul, benim şu dilde eğitim yapmak isteyen (en az 12) öğrencim var, öğretmenim hazır ve onlara bu dilde eğitim veren bir sınıf açmak istiyorum diye başvurabilir, Talim Terbiye Kurulu müfredatını kontrol eder ve açabilir.

ANDIMIZ 1 HAFTA, 10 GÜN İÇİNDE OKULLARDA SON BULUR

Farklı etnik kökenli vatandaşlarımızın andımızla ilgili talepleri vardı. Totaliter rejimlerin işine benziyor ya da militarist formatta yapılıyor diyenler oldu. Kısacası uzun zamandır tolumun farklı kesimlerince gerek içerik, gerekse uygulama olarak hayli eleştiri alan, militarist çağırışımları yüksek olan bu uygulamayı kaldırarak çocuklarımızı rahatlatacağımızı ümid ediyorum. Bu zamana denk geldi. Sürecin psikolojik katkısı da zamanlamada tabii etkili olmuştur. Yeni durum için yönetmelik hazır. Resmi gazetede yayınlanmasıyla ki bu da bir hafta, 10 gün içinde olur, andımızın okunması tüm okullarda sonlanacak. Bazı okulların andımızı okuması konusunda ısrarı yanlış. Milli Eğitim Bakanlığı'na bağlı okullarda hangi etkinliğin yapılacağı net. Okullar kendilerince yeni ritüeller uygulamayazlar. Yapamazlar yani.

MERKEZİ SINAVLAR ANADİLDE DE YAPILABİLİR

Farklı dillerde sınav hazırlığımız şimdilik yok, ancak bu konunun üzerinde çalışacağız. Merkezi sistemde sorular dillere göre değişebilir. Bu dersi okutan Bakanlık sınav sorusunu da sormayı bilir.

8'İNCİ SINIFLARIN YERLEŞTİRME SİSTEMİ DEĞİŞEBİLİR

Bu sene rasyonel, kolay, herkesi rahatlatacak bir düzeni kurmakta geciktiğimizi biliyoruz ama önümüzdeki sene daha adil, daha pratik ve herkes için daha kullanışlı bir düzeni kurmak için hazırlıklarımızı yapıyoruz. Zaten bu yeni sistem nedeniyle okullar kapanır kapanmaz adayların yerleştirme puanları elimizde olmuş olacak. Velilerimize ve çocuklarımıza bunları yaşatmayacağız. 8'inci sınıflarda yeni bir yerleştirme sistemi olacak.

MERKEZİ SINAVLARDA SINAVI ERKEN BİTİREN ÇIKAMAYACAK

Bu yıl uygulanacak merkezi sınavlarda her dersten 20 soru sorulacak ve 40 dakika olacak. Test şeklinde yapılacak. Her dersin kitapçığı farklı olacak. Sınavını erken bitiren salondan çıkamayacak. Sınavlar arasında ara verilecek. Okulların tümünde müfredat eş zaman tutturulacak."

DERSHANELERİN ADI KALMAYACAK

Milli Eğitime ilişkin kanunda özel kurumlar için tanımlar var. Burada dershane bir üst eğitim kurumuna hazırlamak üzere kurslar veren kurumlardır, deniyor bu tanımda. Ardından da fiziki yapısı ve ayrıntıları yer alıyor. Bu tanım tamamen kaldırılacak. Aynı yasada, etüd merkezi tanımı da var, onu da kaldıracağız. Bu yasal düzenlemelerden sonra alternatif kurumlar açılmaya çalışılabilir, herhangi bir ticari kurum gibi olabilir ama sektör bunu kaldırmaz.
Zaten bunları MEB tanımayacak, tarafımızdan kontrol edilmeyecek, standartları tarafımızdan belirlenmeyecek. Öğretmenler de özel okula dönüşen dershanelerde olanlar kurumlarında devam ederler zaten. Diğerleri de klasik olarak KPSS'ye girmek zorundalar. Bir de daha önceden devlette çalışmış ve dershaneye geçmiş öğretmenlerimiz var. Bunlar için zaten her yıl belirli bir kontenjan açıyoruz. Burdaki prosedür de yine aynı olacak

ŞUBAT'TA ATAMA YOK

Şubat'ta atama yok. Kaldı ki bütçe kanunu da zaten o tarihe kadar çıkmamış olacak. Bütçe kanunundan bize kadro tahsis edilmemiş olacak. Kısaca bu prosedürün yetişmesi de mümkün değil.

Kaynak: Haber7