Almanya’da keşfedilmeyi ve teşvik edilmeyi bekleyen üstün yetenekli Türk çocuklarının sayısı tahmini olarak 90 bin. Bu sayıya Nürnberg Üniversitesi Pedagojik Psikoloji ve Üstün Zeka Araştırmaları Kürsüsü ulaştı. Bu çocukların keşfedilip teşvik edilmesi için hayata geçirilen "Türk göçmen kökenli üstün yeteneklilere" (HotM) adlı projeyi yürüten araştırmacı Marold Reutlinger, bu konuda ilerleme sağlamak için daha fazla aydınlatma çalışmalarının olması gerektiğini söyledi.

Geçtiğimiz yılın son ayında çalışma grupları şeklinde anne-babalara ve öğretmenlere yönelik gerçekleştirdikleri projeyle ilgili olarak konuşan Reutlinger, “Yüksek zekayı gölgeleyen veya anlaşılmasını zorlaştıran faktörler açısından daha fazla aydınlatmaya ihtiyaç var.” şeklinde konuştu. Reutlinger, dil alanındaki eksikliklerin yanı sıra öğretmenler ve velilerin beklentileriyle ilgili olarak da daha fazla aydınlatma çalışması önerisinde bulundu.

Reutlinger proje esnasında üstün yetenekli Türk çocuklarının ailelerini değerlendirme konusunda da zorluk çekmiş. Sebebi ise araştırmaya tabi tutabilecekleri sayıda üstün yetenekli olduğu tespit edilen çocuğa sahip Türk anne-babaların sayısının çok az olması. Tespit edilebilen bir olgu varsa o da Türk ailelerinin Almanya’daki diğer milletlerden ailelere göre çocuklarının üstün yetenekli olabileceği yönünde daha az beklenti içinde olduğu izlenimini vermesi.

Reutlinger’e göre iyi okul notları çocukta yüksek yetenek olduğuna dair ipucu verebilir ancak bu her zaman isabetli olmayabilir. Notlarla birlikte çocuktaki bir dizi yeteneğin de teste tabi tutulduğunu anlatan araştırmacı, sınıfta derse katılım, evde ders çalışma gibi birçok faktörün bunlar arasında sayıldığına dikkat çekti. Araştırmacı, özellikle ilkokul çocuklarında okul notlarıyla birlikte dil kabiliyetinin belirleyici olduğunu ifade etti.

Reutlinger, üstün yetenekli Türk çocuklarının Almanya’nın gelecekte ihtiyaç duyacağı kalifiye eleman sıkıntısının giderilmesinde önemli rol oynayabileceğini söyledi Bu projeyi 2014 Türk-Alman Araştırma, Eğitim ve İnovasyon Yılı çerçevesinde gerçekleştirdiklerini belirten Reutlinger, şu an aynı alanda projeler hayata geçirmek için finansman sağlama aşamasında olduklarını söyledi.

Almanya’nın iyi bir eğitim sistemine sahip olmakla birlikte zayıf kaldığı birçok alanın olduğuna dikkat çeken araştırmacı, bu sistemin gelecekte Türk öğrencilerin eksikliğine odaklanmak yerine yetenek gelişimine ve potansiyellerinin tamamını kullanmalarına odaklanması gerektiğini dile getirdi. Reutlinger, bunun mümkün olması için de öğretmenlerin, eğitmenlerin ve eğitim sisteminde sorumlu tüm personelin hassaslaştırılmasını istedi.