Çubukçu, Adana Kadın Girişimciler Derneği'nin ev sahipliğinde HiltonSA Oteli'nde düzenlenen 3. Anadolu Kadın Girişimciler Zirvesi'nin açılışında yaptığı konuşmada, kadınların hayatın her alanında eşit olanaklara ve eşit fırsatlara sahip olmadığını vurguladı. Cumhuriyetin ilk yıllarından bugüne kadar Türkiye'de kadınların özellikle karar alma mekanizmalarına katılmamaları başta olmak üzere birçok sorun yaşandığını belirten Çubukçu, "Kadınlar istihdama katılımdan, kız çocuklarının okul, eğitim olanaklarından yararlanmalarına, şiddet ve ayrımcılığa uğramalarına kadar birçok sorunla karşı karşıyadır. Bu sorunların farkındayız. Çoğu zaman bu sorunların çözümü için Bakanlığımız tarafından çok büyük çabalar sarf ediliyor" diye konuştu. [URL=http://www.haber46.com.tr/gallerydetails.asp?id=325#]3. ANADOLU KADIN GİRİŞİMCİLER ZİRVESİ FOTOĞRAFLARI İÇİN TIKLAYINIZ[/URL] "Ekonominin tek argümanı devlet değil, piyasanın kendine, ekonominin kendine özgü koşulları var" diyen Çubukçu, şöyle devam etti: "Kadınların istihdama katılımında ekonominin bu reel gerçekleriyle ilgili bilgilendirme, bilinçlendirme kadınlara düşüyor. TOBB Kadın Girişimciler Kurulu'nun kurulmuş olmasını çok önemsiyorum. 81 ilde örgütlenmesi konusunu önemsiyorum. Gönül ister ki kadınlar sadece kadın girişimciler kurulunda değil, TOBB yönetiminde de olsun. Ana kademede olsunlar. Biz siyasette kadın sayısının az olmasını sorguluyoruz. Bunun bir problem olduğunu düşünüyoruz ve bunun mücadelesini veriyoruz, ama siyasetin dışındaki hiçbir alanda da kadınları göremiyoruz. Yönetim kademelerinde, sendikalarda, odalarda kadınlar yok. Kadınlar temsil makamlarında yok. Kadınlar kadın kimliklerini siyasete de ticarete de yansıtmalılar. Siyasette kadın demokrasi için, kalkınma için olmalı, eşitlik için olmalı." Parlamentodaki temsilin çok önemli olduğunu, ancak asıl önemli olanın kadınların temel sorunlarının ortadan kaldırılmasına yönelik çalışmalar olduğunu vurgulayan Çubukçu, "Başta kız çocuklarının okullaşması olmak üzere şiddetle mücadele kadar çok geniş alanlarda çalışmalar yürütüyoruz. Çok yakın bir tarihte Çarşamba günü Meclis Genel Kurulu'nda bu alandaki yapılan yasal değişikliklerin partim açısından da son derece önemli olduğunu düşündüğüm yasama organının çatısı altında kurumsal bir yapı olarak kadın-erkek fırsat eşitliği komisyonunun kurulmuş olmasını büyük bir memnuniyetle duyurmak istiyorum" şeklinde konuştu. TOBB Başkan Yardımcısı Nejat Koçer de, TOBB olarak kadınların hem sosyal hayatta hem de iş hayatında daha fazla inisiyatif ve görev üstlenmesini istediklerini ve bu amaç doğrultusunda çalıştıklarını belirtti. Hedeflerinin, Türkiye'de kadın girişimcilerin sayısını, erkek girişimcilerin sayısıyla eşit hale getirmek olduğunun altını çizen Koçer, "Bu konuda birlikte çalışmak zorunda olduğumuzu ifade etmeliyim. Zira ülkemizde kadınların istihdam oranı yaklaşık yüzde 25'dir. Bir başka ifadeyle ülkemiz, kadın istihdam potansiyelinin ancak dörtte birini kullanmakta, gerisini ise maalesef ekonomiye kazandıramamaktadır. Oysa kısa adı ILO olan Uluslararası Çalışma Örgütü'nün verilerine göre, 2007 yılında küresel ölçekte kadın istihdam oranı yüzde 49'dur. Avrupa Birliği'nde yüzde 56'dır. Son verilere göre ülkemizde 15.7 milyon erkek istihdamına karşı, kadın istihdamı ancak 5.6 milyonda kalmıştır. Diğer bir ifadeyle, çalışabilir yaştaki 25.4 milyon kadından yaklaşık 20 milyonu işgücüne dahil edilememiştir. İstihdam edilen kadınların yüzde 44'ü tarımdadır. Erkeklerde bu oran sadece yüzde 19'dur. Demek ki zaten az olan kadın istihdamı, aynı zamanda nispeten düşük üretkenliğe sahiptir. Zira tarımdaki kadın istihdamının yüzde 74'ü ücretsiz aile işçisi statüsündedir. Ama, daha çarpıcı olanı, 1 milyon 259 bin işverenin sadece yüzde 7'si, yani 83 bini kadındır" dedi. "Bu durumdaki bir ülke uluslararası piyasada rekabet edebilir mi? Bu durumdaki bir ülke, Avrupa Birliği'ne üye olabilir mi? Bu durumdaki bir ülkenin insanları zenginleşebilir mi?" diye soran Koçer, şunları söyledi: "İnsanlarımızın dörtte birini, iş ortamından uzak tutarak, küresel rekabette var olmaya çalışıyoruz. Böylesine bir insan kaynağı israfına göz yumacak lüksümüz yoktur. Kadının elinin değmediği bir ekonominin bereketi de olmaz, büyümesi de olmaz. O yüzden diyoruz ki 'eline hamur bulaşanlar, iş hayatına da karışsın' ki, büyümenin bereketini de toplumun tamamı hissetsin." Türkiye'nin, gelişmiş bir toplum olmak için, kadınları sosyal hayata, üretim süreçlerine sokmak zorunda olduğuna işaret eden Koçer, "AB'nin bir parçası olmayı hedefleyen ülkemizde, kadınlarımızın eğitimi, istihdamı ve toplum hayatı içindeki yeri konusunda mutlak surette ilerleme sağlamalıyız. Bunun anahtarı önce eğitimdir. Kızlarımızın eğitimine mutlaka ağırlık vereceğiz. TOBB olarak, 1.3 milyon üyemizin yanında, 1.3 milyon kadın girişimci görmek istiyoruz. Biz, iş dünyası kuruluşu olarak, sorunun çözümünde kadın girişimci sayımızın artırılmasının önemli katkı sağlayacağına inanıyoruz. Bunun için de çalışıyoruz" diye konuştu. TOBB Kadın Girişimciler Kurulu Başkanı Aynur Bektaş ise, salonda bu kadar iş kadınını bir arada görmekten büyük gurur duydukların zere şiddetle mücadele kadar ı ifade ederek, "Biz, siyasi parti ayırmaksızın 81 ilde 81 kadın milletvekili diyoruz. Bunu yapabiliriz, bunu başarabiliriz. Sayın Bakanımızın da önderliğinde Meclis'te kadın-erkek fırsat eşitliği yasası oluşuyor, bu bir başarı. Kendilerine çok teşekkür ediyoruz" dedi. Oda seçimlerine de değinen Bektaş, "Biz bu işleri yeni öğreniyoruz. Biz bir şey bilmiyoruz. Biz daha yeni o salonlara girdik, yeni oy kullanıyoruz. Ayak oyunlarını yeni öğreniyoruz. Ama her zaman ki gibi iyi öğreniyoruz" ifadelerini kullandı. Anadolu Girişimci İş Kadınları Dernekleri Federasyonu (AGİFED) Başkanı Nilüfer Baran da, kadınların kendi çabalarıyla iş kurduğunu söyledi. Baran, "Yıllarca 'yuvayı dişi kuş yapar, kadınlar başımızın tacı, evimizin süsü' dediler. İş yönetime gelince 'kadının yeri evidir' dediler. Bu nasıl demokrasidir? Bu bize göre eksik bir demokrasidir" diye konuştu. İş dünyasının kadınları olarak Devlet Bakanı Nimet Çubukçu'dan istekleri olduğunun altını çizen Baran, şunları kaydetti: "Türkiye'de 8 yıllık eğitimden sonra okula devam edemeyen kızların töre cinayetleri, berdel ve intihar gibi uygulamalara maruz kaldığını görüyoruz. Kızlarımızın bu sıkıntılarını ortadan kaldırmak için temel eğitim 12 yıla çıkarılmalı. Kadın girişimcilerin desteklenmesi kapsamında yoksulluk sınırında mikro kredi kullanan kadınlar ile istihdam yaratan girişimci kadınlar arasında ayrım yapılarak ayrı düzenlemelerle desteklenmeli. Türkiye'de iş kadınları envanteri çıkarılmalı." Adana Valisi İlhan Atış ise, kadınlara evdeki işin yanı sıra bir de işteki yükün yüklendiğini söyledi. Kadın girişimciler olmazsa Türkiye'nin çağdaş olamayacağını anlatan Atış, "Erkeklerin size yer vermelerini beklemeyin. Erkekler size yer vermez" ifadelerini kullandı. Kadınların baş tacı edilmesine inanmış bir insan olduğunu vurgulayan Atış, "Kadınlarımız layık oldukları yerlerde olacaklar. Okuyacaklar, çalışacaklar. Biz bütün toplantılarımızda kız çocuklarımıza kadın bakanlarımızı ve milletvekillerimizi anlatıyoruz. Onların dizileri örnek almaktansa başarılı kadınlarımızı örnek almalarını istiyoruz. Kızlarımız örnek kadınları görürlerse çalışırlar" diye konuştu. Vali Atış, Adana'yı, kadınlara kılık kıyafet ayrımı yapmayan, onların baskı olmadan yaşadıkları bir il olarak tanımladı. 3. Anadolu Kadın Girişimciler Zirvesi, yarın sona erecek.