Afyonkarahisar'da devletin verdiği karşılıksız yardım ve Genel Sağlık Sigortası'ndan (GSS) faydalanarak hayatını sürdüren ailelerin sayısı yaklaş 20 bine ulaştı. Bu durumun iş gücüne de olumsuz yansımaları olduğu, insanların artık yardımlara güvenerek iş beğenmemeye başladığı belirtiliyor.

Türkiye İstatistik Kurumu (TUİK)’in eylül ayında açıkladığı verilere göre; ülkede 13 milyon kişi her ay düzenli olarak ayni ve nakdi yardım alarak ayakta durabiliyor. Gizli yoksullarla birlikte sayı 20 milyonun üzerinde. Toplumun yüzde 65’i de günlük yaşamını sürdürebilmek için borçlanmış durumda.

Afyonkarahisar'da devletin verdiği karşılıksız yardım ve Genel Sağlık Sigortası'ndan (GSS) faydalanarak hayatını sürdüren ailelerin sayısı yaklaşık 20 bine ulaştı. Afyonkarahisar Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı (SYDV) tarafından da her ay düzenli olarak bu ailelere nakdi ve ayni yardımlarda bulunuluyor. Yaklaşık 20 bin aileye her yıl yaklaşık 6 milyon liraya yakın yardım yapılıyor. Hiçbir geliri olmadığını beyan eden ailelere, parayla birlikte kömür, gıda, giyecek, ilaç ve kira yardımı ve kömür veriliyor. Dağıtılan kömürün miktarı ilçelerle birlikte 15 bin tonu buluyor. 1 Ocak 2012'de yürürlüğe giren GSS ile ilgili gelir tespiti çalışmaları doğrultusunda 2014'de 16 bin kişi işlem yaptırırken, bu sene bu sayı 20 bine çıktı. Hiçbir geliri olmayan ve devletten yardım alanların GSS bedelini de yine devlet ödüyor.

“AKP SANKİ BUNLAR LÜTUFMUŞ GİBİ LANSE EDİYOR”

MHP Afyonkarahisar milletvekili adayı Mehmet Parsak, günümüzde sosyal yardımların artık AK Parti'nin iktidarda kalabilmesinin en büyük argümanı haline getirildiğini söyledi. Parsak, “Gerçek anlamada sosyal yardıma muhtaç bir vatandaşımıza, bir aileye yardım yapılması doğru bir durumdur. Ancak, bu meseleyi etraflıca değerlendirmek lazımdır. Birinci boyut bu sosyal yardımlar AKP’nin iktidarda kalabilmesinin en büyük argümanı haline gelmiştir. Yani her seçimde vatandaşı ‘Biz iktidardan düşersek sosyal yardımlar kesilir’ diye tehdit ediyorlar adeta. Sanki AKP bunu kendisi veriyormuş gibi. AKP bunu nasıl yapıyor o sosyal yardımlar dağıtılırken, yapılırken, sistem işlerken AKP il ve ilçe başkanlıklarını devreye koyuyor. Hatta çoğu yerden kamu yöneticilerini AKP yöneticisi gibi kullanıyorlar. Dolayısıyla vatandaşın evine gelen makarna, kömürü, unu bunları sanki bizzat Recep Tayyip Erdoğan, Ahmet Davutoğlu Davutoğlu, gönderiyormuş gibi bir algı oluşturuyorlar.” dedi.

Parsak, insanlara 'Bakın biz size bu yardımı yapıyoruz. Biz iktidardan gidersek yardımınız kesilir' stratejisiyle hareket edilerek adeta tehdit edildiğini kaydetti. MHP milletvekili adayı, “Oysa bu yardımlar AKP iktidarından öncede yapılıyordu. Fakat daha sistematik yapılıyordu. İhtiyaç sahiplerine göre yapılıyordu. Örneğin kömür yardımı eylül ayında yapılıyordu şimdi haziran ayında seçim yapıyoruz. Mayıs ayında kömür yardımı yapılıyor. Yani tamamen böyle seçim endeksli AKP’yi iktidarda tutma amaçlı olarak yürütülüyor. Biz MHP olarak bunu adaletli bir şekilde devam ettireceğiz. İkincisi de sosyal yardıma muhtaç yaşama durumunu ortadan kaldıracağız. Her yıl 700 bin insana istihdam sağlayarak insanları bu sosyal yardımlara muhtaç olma durumundan çıkaracağız.” diye konuştu.

Sosyal yardımların kimi yerde adaletli bir şekilde yapılmadığını ifade eden Parsak, evi, arabası olanlara bile mevzuata da aykırı olmasına rağmen ne yazık ki AK Parti için hareket eden, çalışan bir muhtarın bir beyanı ile sosyal yardım yapıldığını anlattı. Mehmet Parsak, gerçek ihtiyaç sahibi olduğu halde başka bir partiden olduğu bilindiği için sosyal yardımın yapılmayan bazı durumların da olduğunu dile getirdi.

ATSO BAŞKANI SERTESER: SOSYAL YARDIMLAR İŞ DÜNYASINI ETKİLİYOR BU BİR GERÇEK

Afyonkarahisar Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı (ATSO) Başkanı Hüsnü Serteser, iş dünyası olarak yapılan devlet yardımların insanların üretken olmaktan yoksun bıraktığını ve bunun iş gücüne de yansıdığını gördüklerini söyledi. Serteser, sosyal yardımların iş gücüne katılımı azalttığını ve sosyal yardımların yeniden düzenlenmesi gerektiğine dikkat çekti. Bu durumu, 8 ay önce düzenlen '8. Türkiye Ticaret ve Sanayi Şurası'nda dile getirdiğini ifade eden ATSO Başkanı, şunları kaydetti: "İş gücü derken tembelliğe itme, iş beğenmemeyi kast ediyorum. Bu sosyal yardımlar bedavadan çalışmadan yaşamaya yöneltiyor. Tabii ki sosyal yardımlar olmalı. Fakat, bu çok sıkı denetlenerek insanları tembelliğe, iş beğenmemeye itmeden, sıkı bir denetim altında yapılmalı."

Serteser, Afyonkarahisar'da her üç kişiden birinin yardımlarla ailesinin geçimini sağlamasını üzerinde durulması gereken bir durum olduğunu vurguladı.

HÜRSİAD BAŞKANI: ADAM NASIL OLSA YARDIM VAR DEYİP İŞİ BIRAKIP GİDİYOR

Afyonkarahisar Hür Sanayici ve İşadamları Derneği (HÜRSİAD) Başkanı Ali İşisağ da insanların eskiden işe girerken öncelikli olarak sigorta şartı koşmasına rağmen şimdi 'aman sigortam olmasın' dediğini, bunun nedeninin de bu sosyal yardımlar olduğunu anlattı. İşisağ, insanların artık bir işe girdikten belli bir süre sonra 'iş ağır geldi nasıl olsa ben yardım alıyorum ne lüzum var' deyip işten ayrılabildiklerini anlattı. Bu durumun işveren açısından çok sıkıntılı bir durum olduğunu ifade eden HÜRSİAD Başkanı, “Üretmesi gerekiyor, yetişmesi gereken siparişleri var. Bu durum insanları işgücüne katılmayı engelliyor. Bu, insanları tembelliğe, işgücüne katılmayı bir anlamda engelliyor. Üretkenlikten yoksun hale getiriyor." dedi.

İşisağ, sosyal yardım tanımın yeninde düzenlemesi gerektiğini dile getirdi.