Anadolu Üniversitesi, Savunma Sanayii için Araştırmacı Yetiştirme Programı (SAYP) kapsamına dahil edildi.
SAYP’ın ilk olarak ODTÜ ve SSM, ASELSAN, ROKETSAN ve TAI ile 2011 yılı ekimde aynında imzalanan işbirliği protokolleri ile hayata geçirildiği ve 2012 yılı içerisinde uygulanmaya başlandığı belirtildi. Bugün imzalanan protokollerle ise 15 üniversitenin ve 27 sanayi firmasının yanında Anadolu Üniversitesi’nin de SAYP kapsamına dahil edildiği bildirildi.
Konuyla alakalı Anadolu Üniversitesi Senato Salonu’nda düzenlenen imza törenin açılışında konuşan Anadolu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Naci Gündoğan, bulunduğu bölgede hassas bir jeopolitik konuma sahip olan ülkemizin, ulusal bütünlüğünü tüm tehdit unsurlarına karşı korumak durumunda olduğuna dikkat çekti. Gündoğan, “Bu kapsamda hem bağımsız hareket edebilmek, hem de ulusal ekonomiye pozitif katkı sağlamak bakımından ülke savunmasının azami ölçüde yerli kaynaklara dayandırılması, günümüzde tartışma götürmeyen bir Devlet Politikası niteliğindedir. Yurt çapında etkin ve istikrarlı AR-GE programları ile yerli teknoloji tabanının geliştirilmesi, bu hedeflere ulaşmasında büyük önem taşımaktadır” dedi.
“ÜLKEMİZİN HEDEFİNE ULAŞMASINDA ÜNİVERSİTELER OLARAK BİZLERE DE BÜYÜK GÖREVLER DÜŞMEKTEDİR”
Bu noktada savunma sanayinde sürdürülebilir ve rekabetçi teknolojik yetkinliğin sağlanması, ülkemizin savunma sanayinde özgün tasarım ürünler ile dışa bağımlılığının ortadan kaldırılması hedefine ulaşmasında üniversiteler olarak kendilerine de büyük görevler düştüğünü aktaran Rektör Gündoğan, “Deneysel geliştirmeler ve temel araştırmalar üniversitemizde yapılmakta, üniversitemiz tarafından belli bir teknoloji seviyesine getirilmektedir. Sonrasında sanayi, yan sanayi firmaları ve üniversite ortaklı yurt içi geliştirme projeleri ile teknolojiye sahiplik kazanılmaktadır. Teknoloji kazanımından, teknoloji olgunluğuna erişilmesi sürecinde üniversiteler ve firmalar arasında kesintisiz, uzun vadeli ve güçlü işbirliklerinin kurulması önemi tartışılmazdır. Bu noktada Anadolu Üniversitesi olarak bizler üniversite-sanayi işbirliklerini birer stratejik ortaklık olarak görmekteyiz. ‘Her firma bizlerin stratejik ortağıdır’ düşüncesi ile ilişkilerimizi uzun vadeli ilişkilere dönüştürme sorumluluğu ile hareket etmeliyiz” ifadelerini kullandı.
“HALİ HAZIRDA BİRÇOK AKADEMİSYENİMİZ SAVUNMA SANAYİ FİRMALARI İLE ÇALIŞMAKTADIR”
Prof. Dr. Gündoğan, her zaman desteğe hazır olduklarını da kaydederek, şöyle devam etti:
“Anadolu Üniversitesi olarak ülkemizin savunma sanayi yerleştirme hedefine yetenek ve laboratuvar alt yapımız ile desteğe hazırız. Hali hazırda birçok akademisyenimiz savunma sanayi firmaları ile çalışmaktadır. Aselsan, TAİ, Roketsan, Aspilsan firmalarımız ile akademisyenlerimiz teknoloji geliştirmektedir. Savunma Sanayi Müsteşarlığımızın himayesinde SAYP ve benzeri projelerle bu sayıyı arttırmak ve üniversitemiz geneline yaymak, yaygınlaştırmak ana hedefimizdir.”
"ZAYIF KALDIĞINIZ NOKTADA HEMEN BAŞINIZA VURMAYA HAZIR BEKLEYEN BÜYÜK DÜŞMANLARIMIZ VAR"
“Eğer savunmasız kalırsak kendimizden başlamak üzere bütün vatandaşlarımızın geleceğinin büyük bir tehlike içinde olduğu bilincine vardım” diyen Savunma Sanayii Müsteşarlığı Müsteşar Yardımcısı Dr. Celal Sami Tüfekçi ise, şöyle konuştu:
“Malumunuz olduğu üzere yeni başımızdaki Suriye, biz ateş çemberi içerisindeyiz ama onlar ateşin yandığı yer. Oranın insanlarına biz kucak açtık, buralara geldiler. Fakat bir an için düşündüm ki Türkiye acaba aynı durumda olsaydı ne olacaktı? Öyle olmamak içten bile değil. Hakikatten zayıf kaldığınız noktada hemen başınıza vurmaya hazır bekleyen büyük düşmanlarımız var. Bu sebeple savunma sanayi ve savunmada gelişmemiz ve bunu aktif bir şekilde yapmamız çok önemli. Herkes takip ediyordur. Burada zaten güzide şirketlerimiz bu projeleri yürütüyorlar. Çok değerli projelerimiz var. Çok değerli çok güzel platformlarımız var. Havada, karada, denizde, elektronik harpte, sensör sistemlerinde yaptığımız birçok gelişme var. Bunlarla gurur duyuyoruz. Ancak konuşmacılarında burada bahsettiği gibi, sayın rektörümüzün de bahsettiği gibi bu sistemler ve bu sistemlerin yapıldığı iş yerleri, kendi kendilerine oluşmuyorlar. Bunların hepsini kurgulayan, bu ekosistemi kurgulayan insanlara ihtiyaç var. Yöneticisinden araştırmacısına, çalışanlarına, işçisine, teknisyenine ihtiyaç var. Onun için üniversitelerimiz bizim için çok önemli bir yer tutuyor. Üniversitelerimizin yetiştireceği insanlar bu işleri yapacaklar.”
Konuşmaların ardından SAYP Protokolü imza töreni gerçekleşti ve törene katılan firma temsilcileri birere konuşma yaptı. Bundan sonra ise Anadolu Üniversitesi ile SSM ve TEI arasında ayrı ayrı Metal Malzemeleri Test Laboratuarı İş Birliği Protokolleri imzalandı.
Tören, Rektör Gündoğan ve Müsteşar Yardımcısı Dr. Tüfekçi’nin birbirlerine çeşitli hediyeler vermesiyle sona erdi.