CHP Genel Başkan Yardımcısı Faik Öztrak, narenciye sektörünün her yıl başka sorunlarla karşılaştığını ve adeta şamar oğlanına döndüğünü belirterek," Bir portakal bardak suyunu 4 TL’ye içerken, bir bakıyorsunuz Mersin’deki narenciyeler dalında kalmış durumda. Bu da ihracatta bir sıkıntı olduğunu göstermektedir." dedi.

CHP Genel Başkan Yardımcısı Faik Öztrak başkanlığındaki “İş Dünyası Grubu” iş dünyası, esnaf ve sivil toplum örgütlerinin temsilcilerini ziyaret etmek için Mersin’e geldi. Konuyla ilgili Mersin Raporu hazırlayacak olan CHP heyeti kentteki temaslarından önce CHP İl Başkanlığı’nda basın toplantısı düzenledi.
Öztrak, burada yaptığı açıklamada Suriye krizi nedeniyle Mersin’de bu ülkeye yapılan ihracatta herhangi bir azalma olmadığını söyledi. Ancak Irak ile olan ihracatta büyük bir düşüş olduğuna işaret eden Öztrak, " 125 milyon dolarlık bir kayıp var. 4 yıl içerisinde Mersin’de, örneğin işsizlik konusunda 2011 yılında yüzde 9,2 iken bugün bu oran yüzde 12,4'tür. Bu oran Türkiye ortalamasının üzerindedir. Bu da Mersin’in en büyük sorununun işsizlik olduğunu gösteriyor. İstihdam konusunda da yüzde 4,4 oranında düşüş var. Türkiye’de istihdam konusunda yine büyük artış Mersin’de olmuş. Bunun dışında 4 yılda Mersin’de kiralarda yüzde 170 oranında artış olmuş" diye konuştu.
İşsizlik ve istihdamın yanı sıra narenciyede büyük sorunların olduğunu vurgulayan Öztrak "Bir bardak portakal suyunu 4 TL’ye içerken, bir bakıyorsunuz Mersin’deki narenciyeler dalında kalmış durumda. Bu da ihracatta bir sıkıntı olduğunu göstermektedir. Özellikle Rusya ve Ukrayna’daki çatışmalar ve Rusya’nın uğradığı ambargo nedeniyle döviz kurundaki dalgalanmalar, bu ülkeye yapılan narenciye ihracatına büyük darbe vurmuştur. Hükümetin derhal bu konuya el atması lazım." şeklinde konuştu.

Narenciye sektörünün her yıl başka sorunlarla karşılaştığını ve adeta şamar oğlanına dönmüş durumda olduğunu anlatan Öztrak şunları söyledi: "Avrupa’da, Irak’ta, Rusya’da yaşanan sorunlardan narenciye sektörü olumsuz etki görüyor. O zaman bir narenciye sektörünü koruyacak kurumsallaşma sağlayamıyoruz. Dışarıdan ucuz buğday ithal edilip işlenip hayali ihracat yapılıyor. İşte bunun son örneği de Mersin Limanında yapılan kaçak et ithalatıdır. Kırmızı Hat uygulaması ihracat maliyetlerini arttırdı. Bu da ileri ki zamanlarda Mersin ihracatı için büyük tehlike olacaktır. Eskiden Suriye’den Kuveyt’e mal gönderiliyordu. Bunun maliyeti de 2 bin 500 dolardı. Şimdi ise IŞİD ve terör olayları nedeniyle bu ülke üzerinden gidilmediği için maliyet 9 bin 500 dolara çıkmış durumda. Mısır ile kavgalı olduğumuz için İskenderiye Limanı'nı doğru düzgün kullanamıyoruz. Bu ülke gerçekten çok kötü yönetiliyor. Eğer hükümet Ortadoğu’daki çatışmalara mezhepçilik yaparak benzin dökmemiş olsaydı belki bugün Ortadoğu’da yaşananlar bizi ekonomik olarak bu kadar etkilememiş olurdu. Bu hükümete artık bölgede kimse güvenmiyor. Bu hükümet gitmeden de bu ülkelerle olan ilişkilerimiz düzelmez."