Denizli'nin Sarayköy ilçesi Tekke Hamamlar bölgesi, 2006 yılında turizm alanı ilan edildi. Yatırımcılar, bölgede termal turizm ve sağlıkla ilgili otel yapmaları için teşvik edildi. Bu teşvikle başta bakanlık olmak üzere dönemin valileri, yöreye yatırımcıları yönlendirdi. Siyasetçiler de uzun çabalardan sonra bölgeyi turizm alanı yaptıklarına, ilin büyük istihdama kavuşacağına dair açıklamalar yaptılar. Bu teşviklerin ardından turizm yatırımcıları, 100-150 dönüm olan onlarca araziyi satın alarak her biri yaklaşık 50'şer milyon dolarlık otel yapmak için çalışmaya başladı. Bölgedeki turizmcilerin kimisi yabancı ortaklar buldu.

Jeotermal bölgenin bulunduğu arazilerde 1/25 binlik ve 1/5 binlik nazım imar planları yapılarak onaylandı. Her şey normal gidip yatırımcılar 1/2 bin ölçekli nazım imar planı yapılarak onaylanmasını beklerken Maden Tetkik Arama (MTA) Genel Müdürlüğü, aynı yörede turizm alanını dikkate almadan enerji ihalesine çıktı. İhaleyi Konya kökenli, 2012 tarihinde Saray Holding ile Acarsan Holding'in ortaklığı ile kurulan Greeneco Enerji Elektrik Üretim A.Ş. kazandı. 22 bin 500 dönümlük arazi üzerinde ÇED raporu alınmadan kuyular açılmaya başlayınca turizmciler ayaklandı. Kendileri devletin teşvikiyle bölgeye gelip yatırım yapmaya çalışırken enerji santrali çalışmasıyla resmen aldatıldıklarını söylediler. Sarayköy'ün Kabaağaç, Tırkaz ve Teke mahallelerini ilgilendiren ÇED bilgilendirme toplantısını şirket, 13 Mart 2015 Cuma günü, yörenin pazar kurulan günü ve cuma namazı saatinde, jandarmanın da hazır bulunduğu Kabaağaç'ta bir küçük bir kahvehanede, yaklaşık 30 kişinin katılımıyla yaptı. Toplantıda yatırımcılar, köylüler ve şirket yöneticileri arasından sert tartışmalar yaşandı. Aynı saatlerde şirketin, ÇED raporu tamamlanmadan santralin yapılacağı yerde hafriyat çalışmalarına bağladığı görüldü.

'TURİZM BÖLGESİ İLAN EDİLMİŞ YERDE ENERJİ SANTRALİ YAPILAMAZ'

Sarayköy Termal Turizmciler Birliği Başkanı Özkan Atik, bölgenin 2006 yılında termal turizm bölgesi ilan edildiğini belirterek, yatırımcılara başta Denizli Valisi başta olmak üzere bölgede şifalı termal suları değerlendirmek üzere otel ve devre mülk için teşvikler yapıldığını söyledi. Atik, "Şu anki Cumhurbaşkanımız, zamanında gelmiştir, bu gölgenin turizm bölgesi olmasını da teşvik etmiştir. Turizm Bakanlığı turizm bölgesi ilan ettiği, 25 binlik ve 5 binlik imar planları onaylandığı halde bu bölgede MTA ihale yapıyor. Kanunen, turizm bölgesi ilan edilmiş yerlerde enerji santralinin yapılmaması lazım. Bu bölgeye yatırım yapmayı planlayan sekiz işadamı birlik kurduk. Biz, bize verilmiş olan hakkı istiyoruz." dedi.

'KUYULARA SALGILANAN İNHİBİTÖR, ÇEVREDEKİ BİTKİ ÖRTÜSÜNE ZARAR VERİYOR'

Bölgede mağdur olan kişiler arasında AK Parti'li turizmciler de bulunuyor. Yörede 2002-2004'e kadar AK Parti Sarayköy İlçe Başkanı ve parti kurucusu olarak görev yapan, 1983'ten bu yana turizm sektörünün içinde bulunan İnaltı Termal Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Şen de uygulamaya tepki gösteren işadamlarından. Bölge turizm alanı ilan edildikten sonra kendilerine Norveçli ortak alarak 20 milyon dolarlık yatırım çalışmaları yaptıklarını belirten Şen, "Kuyulara inhibitör salgılıyorlar. Bu inhibitörün, havaya çıkıp ağır metal geri dönüşümünde zeytin ağaçlarına ve meyvelerine, incir ağaçlarına ve meyvelerine çok büyük zararı olduğunu söylüyorlar. Aydın'ın bazı bölgelerinde, Germencik'te olsun, tül şeklinde incir ağaçlarının üstünü kapladılar. O tülleri dahi parçaladı o asit. İncir mahsulünü alamaz oldu vatandaş. Köylünün burada bağırması, isyan etmesi sadece enerji yatırımı da değil, bu çıkan gazın, kimyasalın zarar verdiğinden. Vadideki sular, sondaj yapmadan doğal çıkışlı kaynaklar. Kendi halinde çıkan sular çok nadir kaldı. Bu kuyulara da biz ne yapıyoruz? İnhibitör veriyoruz. Bu kimyasal, zamanla sağlık turizmini de etkiliyor. Suyun içindeki faydalı maddeleri de yok ediyor. Benim burada 100 yataklı yerim var. Turizm bölgesi oldu diye ortak aldık, yatırımcı kişileri davet ettik. Norveçli ortağımızla en az 20 milyon liralık bir yatırım olacaktı." şeklinde konuştu.

'DÜNYANIN EN İYİ İNCİRİNİN YETİŞTİĞİ BÖLGE 3-4 YIL İÇİNDE YOK OLACAK'

Yöreye Denizli eski Valisi Yavuz Ermen'in teşvikiyle geldiğini anlatan Tuncer Tunçbilek ise otel yapmak istediklerini, MTA'nın Kültür ve Turizm Bakanlığı'ndan habersiz, yer altındaki sıcak suları sattığını ileri sürdü. Tunçbilek, "Buradan yer alan, turizm yeri yapacağız diye uğraşan insanlar aldatılmış duruma düştü. Biz devlete nasıl güveneceğiz? Bakanlar Kurulu kararından yüksek karar var mı ülkede?" ifadelerini kullandı.

ÇED RAPORU ALINMADAN SANTRAL YAPIMINA BAŞLANDI

Denizli eski Çevre ve Şehircilik İl Müdürü Ali Korkmazcan, bölgeye yatırım yapmak amacıyla gelen turizmcilerin devlet tarafından aldatıldığını söyledi: "Devlette, vatandaşını aldatma diye bir şey olmaz. Hiçbir yerden sondaj kuyusu kazma izni almadan, kaçak sondaj kuyuları açılmış. ÇED raporu alınmadan kuyular açılmaya devam etmekte. Yapılacak santralin yerinde hafriyat başlamış durumda. Bunların hepsi izinsiz ve kaçak yapılmaktadır. Santralin yapım izni yoktur. Menderes Nehri'nin güneyinde kalan bölgeler, tamamen termal turizm alanıdır."