Akdeniz Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarla Bitkileri Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Taner Akar, buğdayın dünyayı besleyen stratejik bir ürün olduğunu belirterek, üretiminin önemine dikkat çekti. Akar, bu yıl yaşanan kuraklığın buğday üretimini vurduğunu dile getirerek, kuraklığın Akdeniz, Trakya, İç Anadolu ile güneyde Gaziantep’i vurduğunu bildirdi.
Antalya Ticaret Borsası’nın (ATB) düzenlediği Hububat Hasadı Öncesi Sektörel Analiz Toplantısı, Akdeniz Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarla Bitkileri Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Taner Akar’ın moderatörlüğünde yapıldı. Toplantıya, Antalya Ticaret Borsası Meclis Başkanı Hüseyin Cahit Kayan, ATB Meclis Üyeleri, Hububat ve Mamulleri Meslek Komitesi üyeleri, Ziraat Odası Başkanı Nazif Alp, Batı Akdeniz Biçer Döverciler Kooperatifi Başkanı Kadir Sarıcalar, BATEM, TMO, ilçe ziraat odaları, tarım il ve ilçe müdürlükleri, un fabrikalarından temsilciler katıldı.
"BU YIL BUĞDAY ÜRETİMİNİ VURDU"
Toplantıya katılan buğday üreticileri, kuraklığın bu yıl buğday üretimini vurduğunu belirterek, ülke genelinde yaşanan sıkıntının Antalya bölgesinde özellikle yayla kesimini etkilediğine dikkat çekti. Üreticiler, yayla kesiminde buğday veriminde yüzde 70’e varan verim kaybı yaşandığını bildirdi. Toplantıda, buğdayda kalite ve verimin nasıl artırılacağı da konuşuldu.
Buğdayın biçilmesinde yaşanan sıkıntıya dikkat çeken un fabrikası temsilcileri, buğdayın ikinci ürün kaygısı nedeniyle erken hasat edildiğini bildirdi. 13 rutubetin üzerindeki buğdayın kalitesinde sıkıntı yaşandığına dikkat çekilen toplantıda, 13 rutubet üzerindeki buğdayın alınmayacağı ifade edildi. Biçerdövercilerin sapı en az 25 santimetre yukarıdan biçmesi gerektiğini belirten alıcı ve un fabrikası temsilcileri, topraklı buğdayın tercih edilmediğine dikkat çekti.
"ÇİFTÇİNİN VERİMLİ VE KALİTELİ BUĞDAY ÜRETİMİ KONUSUNDA BİLİNÇLENDİRİLMESİ GEREKİYOR"
Un fabrikası temsilcileri, protein oranı 11.5 seviyesinde olan buğdayın tercih edildiğini, çiftçinin verimli ve kaliteli buğday üretimi konusunda bilinçlendirilmesi gerektiğini vurguladı. Ziraat Odası Başkanı Nazif Alp, çiftçi ve muhtarlara ot kuruduktan sonra buğday hasadının yapılması, 13 rutubetin üzerindeki buğdayda hasat yapılmaması yönünde SMS çekileceğini bildirdi.Toplantıya katılanlar, 1., 2. Sınıf tarım arazilerinin yapılaşmaya açıldığını belirterek, bunun önüne geçilmesi gerektiğini söyledi. Bundan 50-100 yıl sonra betonun ve petrolün para etmeyeceğini söyleyen sektör temsilcileri, tarım yapılabilir arazilerin ve gıdanın önemine dikkat çekti. Toplantıya katılanlar, Toprak Koruma Kanunu’nun uygulanmasını talep etti.
"KURAKLIK VERİM KAYBINA NEDEN OLACAK. FİYAT ARTABİLİR"
Akdeniz Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarla Bitkileri Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Taner Akar, buğdayın dünyayı besleyen stratejik bir ürün olduğunu belirterek, üretiminin önemine dikkat çekti. Akar, bu yıl yaşanan kuraklığın buğday üretimini vurduğunu belirterek, kuraklığın Akdeniz, Trakya, İç Anadolu ile güneyde Gaziantep’i vurduğunu bildirdi. Akar, "Türkiye’nin yüzde 40-45’inde kuraklık sıkıntısı var. Akdeniz’de buğday hasadında en az yüzde 10’luk düşüş beklentisi var" dedi. Akar, dünya buğday fiyatında artış beklenmediğini ancak Türkiye’de yaşanan kuraklığın fiyatları yukarı çekecek düzeyde olduğunu söyledi.
"BİZDE FRANSA’YA GÖRE 6 KAT DAHA FAZLA İŞLETME TARIMLA UĞRAŞIYOR"
Doç. Dr. Akar, Türkiye nüfusun da yüzde 32’sinin tarımla uğraştığını belirtti. Fransa’nın tarımda Türkiye’nin 6 kat arazi büyüklüğüne sahip olduğunu, nüfusunun yüzde 22’sinin tarımla uğraştığını belirten Akar, "Biz daha fazla nüfusu daha dar alanda idare etmeye çalışıyoruz. Bizde buğday üretimindeki işletme sayısı 3 milyon iken Fransa’da 527 bin işletme bu işi yapıyor. Yani bizde Fransa’ya göre 6 kat daha fazla işletme tarımla uğraşıyor" dedi.
TÜRKİYE FRANSA KARŞILAŞTIRMASI
Türkiye’de 2015’te buğday üretimi 22-23 milyon ton iken, Fransa’da 42 milyon tonun üzerine çıktığına dikkat çeken Akar, "Geçen yıl bizde dekar başı 280 kilogram buğday alınırken, Fransa’da bu rakam 740 kilogramdı. Türkiye’de 7.8 milyon hektar alan ekilirken, Fransa’da 5.2 milyon hektar alan ekiliyor. Bizden 2.5 hektar daha az alanı ekiyorlar ama verimde bizi 2’ye katlıyorlar. Fiyata baktığımızda Türkiye’de buğdayın tonu ortalama 330 iken Fransa’da 185 dolar. Bu maliyet ayağı, bir de kalite ayağı var. Fransa bu işi profesyonel yapıyor bizim de böyle yapmamız lazım" diye konuştu. Akar, Fransa’da çiftçinin yüzde 80-90’ının sertifikalı tohum kullandığını bizde bu oranın yüzde 25’lerde olduğunu belirtti.
"ÜRETİM PROFESYONEL HALE GELMELİ"
Taner Akar, yapılacak Ar-Ge çalışmaları, ziraat mühendisleri ve çiftçilerin eğitimi ve sertifikalı tohumla dekar başı 1 tona kadar buğday verimi alınabileceğini söylerken, Kanada’da dekar başına 2 ton buğday alınabildiğine dikkat çekti. Akar, "Fransa, Kanada gibi ülkelerin başarısının altında büyük işletmelerin olması, endüstriyel tarım yapılıyor olması, gübre, sulama, makineleşmede son aşamada olmaları ve sertifikalı tohum kullanmaları yatıyor. Bizim de bu kriterleri yerine getirmemiz gerekiyor" diye konuştu.