Bank Asya’nın eski Genel Müdürlerinden Abdullah Çelik, Borsa İstanbul’un Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF)’nu referans göstererek yaptığı açıklamanın, katılım bankasının hala ortakların mülkiyetinde olduğunu teyit ettiğini söyledi. TMSF’nin ne yapacağını bilemediğini de kaydeden Çelik, "Normal bir el koyma olmadığı ortaya çıkıyor. El koyma kararının siyasi olduğunu gösteriyor. Tam bir 'Kır kapıyı al’ dönemi uygulaması olduğu görülüyor.” ifadelerini kullandı.

Bank Asya ile ilgili olarak Borsa İstanbul tarafından Kamuyu Aydınlatma Platformu (KAP)’a gönderilen açıklama ile ilgili tartışmalar devam ediyor. Sektör otoritesi Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK)’nda 13 yıl bankaları denetlemekle görevli murakıp olarak çalışan ve Bank Asya’nın önceki genel müdürlerinden olan Abdullah Çelik, 3 Şubat ve 30 Mayıs’ta yapılan iki farklı açıklamanın da ortak yönünün 'temettü hariç yönetim ve denetimin devredilmesi’ olduğuna dikkat çekti. Borsa İstanbul tarafından yapılan açıklama ile TMSF’ye atıfta bulunularak banka ortaklarına, “Bu hisseler sizin.” denildiğini ifade eden Çelik, “Hisseler sizin, alın-satın diyor ama yönetim ve denetimin kendisinde olduğunu söylüyor.” dedi.

Bank Asya ile ilgili sürecin kanuni olarak başından bu yana kanuni olarak sıkıntılı olduğunu vurgulayan Çelik, şu değerlendirmelerde bulundu:

“Bankaya el konulması için zarar etmiş olması gerekir, ya da açıkladığı bilanço ile gerçek bilançosunun farklı olması. El koyma durumunda TMSF’nin çıkardığı bilançoya bakılır. Burada Bank Asya’ya TMSF’nin atadığı yönetimin açıklaması var. Özkaynak sıkıntısı yok, banka 13 milyon liraya yakın da kar etmiş. TMSF Başkanı’nın medyaya yansıyan açıklamaları da bankanın durumun, özkaynaklarının iyi olduğunu teyit ediyor. Dolayısıyla TMSF açısından sıkıntılı bir durum bu. Kitaba (Bankalar Kanunu) göre özkaynakları yeterli bir bankaya el koyamazsın. Bu açıklama TMSF’nin ne yapacağını bilmediğini gösteriyor. Normal bir el koyma olmadığı ortaya çıkıyor. El koyma kararının siyasi olduğunu gösteriyor. Bu tam bir 'Kır kapıyı al’ dönemi uygulamasıdır.”