Çalıştığı işyerinden kovulan işçi, iş akdinin haksız ve bildirimsiz şekilde işveren tarafından feshedildiğini iddia ederek kıdem, ihbar, kötü niyet tazminatı ile fazla çalışma, resmi tatil ve yıllık izin ücretinden oluşan işçilik alacaklarının ödetilmesini talep etti. İş akdinin haklı olarak feshedildiğine dikkat çeken mahkeme, işçinin talebini reddetti. Karar temyiz edilince dava dosyasında son sözü söyleyen Yargıtay, fesih haklı da olsa haksız da olsa işçinin izin ücretinin verilmesi gerektiğine hükmetti.

Hatay'ın Reyhanlı ilçesinde bir kişi, 1 Temmuz 2002 ile 31 Aralık 2010 tarihleri arasında müdür olarak çalıştığı işyerinden haksız şekilde kovulduğunu belirterek Reyhanlı Asliye Hukuk Mahkemesi'nde işveren aleyhine dava açtı. Davacı müdür, kıdem, ihbar, kötü niyet tazminatı ile fazla çalışma, resmi tatil ve yıllık izin ücretinden oluşan işçilik alacaklarının ödetilmesini talep etti. Davalı avukatı ise iş aktinin haklı nedenle feshedildiğini, davacının bir alacağının bulunmadığını savunarak davanın reddini talep etti. İş akdinin 4857 Sayılı Kanunun 25/II-e maddesi uyarınca haklı nedenle feshedildiğine dikkat çeken Reyhanlı Asliye Hukuk Mahkemesi, davanın reddine karar verdi.

FESİH NASIL OLURSA OLSUN İZİN ÜCRETİ ÖDENİR

Davacı müdürün avukatı, mahkeme kararını temyiz etti. Dava dosyasını yeniden değerlendiren Yargıtay 7. Hukuk Dairesi, 4857 Sayılı İş Kanunu'nun 59. maddesinde, iş sözleşmesinin herhangi bir nedenle sona ermesi halinde, işçiye kullandırılmayan yıllık izin sürelerine ait ücretlerin son ücret üzerinden ödeneceğinin hükme bağlandığına dikkat çekti. Yıllık izin hakkının ücrete dönüşmesi için iş sözleşmesinin feshinin şartının yeterli olduğunun vurgulandığı Yargıtay 7. Hukuk Dairesi kararında şöyle denildi: "Bu noktada, sözleşmenin sona erme şeklinin ve haklı nedene dayanıp dayanmadığının önemi bulunmamaktadır. Taraflar arasındaki uyuşmazlık, işçinin kullandırılmayan izin sürelerine ait ücretlere hak kazanıp kazanmadığı noktasında toplanmaktadır. Somut olayda, davacının iş akdi sona erdiğine, artık kullandırılmayan yıllık izinlerin ücretinin hüküm altına alınması gerekir. Feshin haklı nedenle yapılması bu istemin reddini gerektirmez. Kaldı ki yerel mahkemece de gerekçe yazım aşamasında bu yanlışlık fark edilmiş, ancak kısa kararla çelişki yaratmamak bakımından yıllık izin ücreti isteminin de reddine karar verilmiştir. Bu haliyle kararın bozulması gerekmiştir."