HSBC’nin ‘Emekliliğin Geleceği Raporu’ Türkiye’de emeklilerin birikim ve yatırımının 8 sene yettiğini ortaya koydu. Rapora göre Dünyada emeklilerin birikimleri emeklilik hayatlarının son 7 senesine yetmezken, Türkiye’de bu süre 18 seneye çıkıyor. Şu an emeklilikte gelir yaratmanın en iyi yolu olarak emlak yatırımı görülüyor.

Aralarında ABD, Singapur, İngiltere, Birleşik Arap Emirlikleri, Brezilya, Hindistan ve Fransa’nın da bulunduğu 15 ülkede bini Türkiye’den toplam 16 bin deneğin katılımı ile yapılan araştırmaya göre emeklilik döneminde rahat yaşayamamak ortak kaygı. Türkiye’de daha emekli olmayanların yüzde 54’ü çalışmayı bıraktıktan sonra rahat bir yaşamayacağına kanaat getirirken, yüzde 53’ü parasız kalmaktan, yüzde 45'i ise günlük gereklerini karşılayamamaktan kaygı duyuyor.

Türkiye’de emeklilik için birikim yapmak çalışanların yüzde 93’ünün önem verdiği bir konu değil. Yüzde 23, çocukların eğitimi için birikim yapmayı, yüzde 16 başka borçları ödemeyi, yüzde 9 kötü günler için yatırım yapmayı tercih ediyor.

Eski yasadan yararlanan; tam emeklilik yaşının ortalama 49, tahmini ömrünün ortalama 75 olduğu esas alındığında Türkiye’de ortalama emeklilik dönemi 26 sene. Emeklilik süresinde dünya ortalaması ise 18 sene. Bu durum her ne kadar Türkiye adına olumlu görünse de gelir boşluğu olarak dünya ile Türkiye ayrışıyor. Emeklilik döneminde gelir boşluğu katılımcıların kaygılarında haklı olduğuna işaret ediyor. Katılımcıların, emeklilik birikim ve yatırımlarının emekli olduktan sonra ortalama 8 sene yetereceğine kanaat getirdikleri esas alındığında emekli olmayanlar, 18 senelik bir boşlukla karşılaşıyor. Dünyada emeklilerin yaşadığı gelir boşluğu ise ortalama 7 sene.

Emeklilik dönemini bekleyen gelir boşluğu tehdidi çalışanlar için emeklilikte alternatif gelir kaynaklarını zaruri kılıyor. Araştırmaya Türkiye’den katılanlar içinde emekli olanların yüzde 81’i, kira geliri elde ettiği ikinci mülklerine güveniyor. Emlak yatırımlarını sırasıyla yüzde 62 ile bireysel emeklilik planları, yüzde 60 ile mevduatlar izliyor. Benzer şekilde çalışanlar da yüzde 79’luk oranda emeklilik için en güvenilir yatırım aracı olarak gayrimenkulü görüyor. Gayrimenkulü yüzde 68 ile bireysel emeklilik planları, yüzde 63 ile işveren emeklilik planı takip ediyor.


Dünyaya bakıldığında çalışanların yüzde 62’si bireysel emeklilik planlarının ve yüzde 57’si işveren emeklilik planlarının emeklilik dönemleri için yeterli olduğu görüşünde. Her ne kadar emlak yine en gözde gelir kalemlerinden biri olsa da Türkiye’ye göre alternatif yatırımlar ön planda. Araştırmaya dünya genelinden katılan çalışanların yüzde 65’i kendi ülkelerinde, yüzde 32’si ayrı ülkelerde kira geliri temin etmek amacıyla ikinci mülk edinmeyi planlıyor. Dünyada çalışanların yüzde 52’si altın, elmas ve mücevheri, yüzde 24’ü antikaları, yüzde 22’si sanat eserleri ve yine yüzde 22’si klasik otomobilleri emeklilikte kullanılacak yatırım aygıtları olarak görüyor.


Raporda Türkiye ile ilgili öne çıkan bulgular ise şöyle:

•Pek çok emekli, daha önceden yeterince tasarruf ve yatırım yapmadığı için pişmanlık duyuyor. Emeklilerin yüzde 40’ı daha fazla birikim yapmış olması, yüzde 33'ü ise birikim yapmaya daha erken bir yaşta başlamış olması gerektiği görüşünde.
•Borç ödemeleri, çalışanların konforlu bir emeklilik için birikim yapmalarını engelliyor. Her beş bireyden ikisi (yüzde 38), borç ödemeleri nedeniyle emeklilik dönemine açık olmanın imkansızlaştığını belirtiyor.
•Çalışan katılımcıların yüzde 39’u, gelirlerinin yaşam maliyetleriyle aynı seviyede ilerlemediğini belirtiyor.
•Emekli olmayanların yüzde 59’u şu anda emeklilik için birikim yapmıyor veya birikim yapma niyetinde değil. Daha kaygı verici olan ise 45 yaş ve yukarısı ve emekliliği gelenlerin yüzde 59’unun da birikim yapmaması veya yapmaya niyetlenmemesi
•Ekonomik gerileme emeklilik için birikim yapma şekillerini olumsuz etkilemeye devam ediyor. Son senelerde ekonomik gerilemenin evveli ile karşılaştırıldığında, çalışanların çoğu sigorta (yüzde 28), mevduat (yüzde 28), yatırım (yüzde 27), senelik sabit oranda gelir ödeyen ürünler (yüzde 26), bireysel emeklilik planları (yüzde 25) veya işveren emeklilik planları (yüzde 25) şeklinde emeklilik için yaptıkları birikimleri bıraktığını veya daralttığını ifade ediyor.


Raporla ilgili açıklamalarda bulunan HSBC Türkiye Bireysel Bankacılık Genel Müdür Yardımcısı Taylan Turan, birikim yapmaya daha erken yaşta başlanmasının önemini vurgulayarak, “HSBC’nin ‘Emekliliğin Geleceği’ Raporu, Türkiye’de emeklilik eğilimleri ile emeklilikte beliren tasarruf açığını telafi etmek adına emekliliğe yönelik alternatif birikim ve yatırım yöntemlerine ilişkin çok çarpıcı bulgular ortaya koyuyor. Gençken emekliliğin çok uzak olduğuna kanaat getirebilirsiniz. Emeklilik birikiminin sadece 8 sene yettiğini göz önüne alırsak, emeklilik planı yapmaya mümkün olan en erken zamanda başlamak çok önemli. Bireylerin emekli olduğunda nasıl bir yaşam talep ettiğini ve bunun için ne kadar birikime gerek duyacağını şu aşamada ele alması gerekiyor”.dedi.

Son senelerde hükümetin programında da tasarrufa yönlendirme anlamında ciddi çalışmaların yer aldığını belirten Turan “Türkiye’nin tasarruf oranı toplam milli gelirin yüzde 14,6’sı seviyesinde. Bu oranın 2015 için yüzde 15’i aşması ve 2016 için yüzde 16 olmasını bekliyoruz. Gelişmekte olan ülkelerin ortalaması iseyüzde 34. Tasarrufun ülke ekonomisine sunduğu olumlu katkıyı da göz önünde bulundurursak umuyoruz bundan böyle tasarruf konusunda çalışmalara daha da ağırlık verilecektir.” dedi.