Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık, kamu alımlarında yerli malı için uygulanan fiyat avantajının yüzde 15 olduğuna işaret ederek, "Bunu maalesef yüzde 93 oranında uygulamamış, kamu alımı yapan kurumlar uygulamamış. Ama artık teknolojik ürünlerde yüzde 15 oranını uygulamak ihtiyari olmaktan çıktı, zorunlu oldu. Bu ürünler yüzde 15 pahalı dahi olsa kamu satın almak zorunda. Artık mecbur. Yani 'Alırsam soruşturma açılır mı' gibi bir şey yok. Kanun bunu emrediyor." dedi. Işık, ilaveten tekstil tasarım ofislerinin Ar-Ge merkezi gibi teşviklerden yararlanacağını; otomotiv yan sanayi tarafından üretilen eş değer parçanın arabalarda kullanılabileceğini bildirdi.

Fikri Işık, Yerli Malı Belgesi tanıtım toplantısına konuk oldu. Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu ile İstanbul Sanayi Odası (İSO) Başkanı Erdal Bahçıvan’ın da katıldığı toplantıda Işık, yerli ileri teknolojili ürünlerin hem üretim hem ihracat adına önemli olduğunu vurguladı. Işık, şu an yüzde 4 olan ileri teknolojili üretimi ve ihracatı yüzde 15’e çıkarmayı hedeflediklerini belirtti; "2014’ün 11 ayında dış ticaret açığımız 76 milyar dolar. Bunun 48 milyar doları orta ve ileri teknolojili ürünlerde. Onun için sanayiyi orta ve ileri teknolojili ürün üreten bir yapıya getirmek hedefimiz." ifadelerini kullandı.

Kamunun orta ve ileri teknolojili üretimi arttırmada önemli bir rolünün olduğunu anlatan Işık, şöyle devam etti:

"Bunun için imalat sanayiinde Ar-Ge harcamalarına daha çok odaklanma durumundayız. Şu an Ar-Ge harcamalarının payı yüzde 60’larda. Bu oran yüzde 80’i aşmalı. Ar-Ge harcamalarında sanayi payı ile ilgili örnekler var. Yani Almanya’da bu oran yüzde 89, Güney Kore’de yüzde 89, Japonya ve Çin’de yüzde 87, İngiltere’de yüzde 74, Meksika’da yüzde 69, ABD’de 67. Yani almamız gereken ciddi yol var. Biz, kamu alımlarını ve bütün teşvik mekanizmalarını bu amaç için ele alıyoruz. 2014’te Devlet Malzeme Ofisi’nin (DMO) doğrudan yaptığı alım 2 milyar lirayı geçti. Yine kamunun toplam ihale rakamı 16 milyar lirayı aştı. Biz bu hedefi yakalamak için kamu alımlarını kaldıraç olarak belirledik. Yerli Malı Tebliği’nden sonra belge sayısı 330’u buldu. Önemli bir rakam. Biz, bu arada orta ve ileri teknolojili ürünleri belirledik. Kamu İhale Kurumu bunu 239 kalem olarak ilan etti. Şu an her şey belli. Şu an kamu alımlarında yerli malı avantajı yüzde 15. Bunu maalesef yüzde 93 oranında uygulamamış, kamu alımı yapan kurumlar. Ama artık teknolojik ürünlerde yüzde 15 oranını uygulamak ihtiyari olmaktan çıktı, zorunlu oldu. Artık yüzde 15 pahalı dahi olsa yerli ürün belgesi olan bir ürünü kamu satın almak zorunda. Artık mecbur. Yani 'Alırsam soruşturma açılır mı, başıma bir şey gelir mi?' gibi bir şey yok kanun bunu emrediyor."

TEKSTİLDE TASARIM OFİSLERİ AR-GE MERKEZLERİ GİBİ TEŞVİK EDİLECEK

Kamu tedarikinin önemli bölümünün yerli olacağını dile getiren Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı, ayrıca şu açıklamalarda bulundu:

"Şu an kamu ihalelerine girmek için gerek duyulan iş bitirme belgesini de engel olmaktan çıkardık. Bir ürün teknolojik ürün ise, Ar-Ge faaliyetinin ardından üretildi ise ona teknolojik ürün deneyim belgesi veriyoruz. Yani bu söz ettiğim ürünler iş bitirme belgesi verilmeden ihaleye girebiliyor. Şu an bu da yürürlükte. Şu an 13 teknolojik ürün deneyim belgesi alındı. Arzumuz bu sayının artması. Hedefleri yakalamak için ithal etme durumunda kaldığımız ürünlerde savunma sanayinde uyguladığımız ofset dediğimiz güç birliği programını uyguluyoruz. Burada 'İthalat yapacaksak asgari yüzde 50’sinde yerli kaynaklardan yararlanacaksınız' diyoruz. İnşaallah bu sene önemli aşama alacak ülkemiz. Bu, ekonomi ve sanayiye olumlu katkı sunacak. Yine mobilyada yüzde 56, giyimde yüzde 82, tekstilde yüzde 63 yerlilik oranımız var. Ama tekstil ileri teknolojili ürün gamına girmiyor. Ama güçlü bir alan. Burada da hedef katma değerli ürün gamına geçmek. Bu anlamda tasarıma önem veriyoruz. Onun için tasarım ofisinin Ar-Ge merkezi gibi teşvik edilmesini öngören kanun ele alınıyor. Taslağı Bakanlar Kurulu’na göndereceğiz. Artık kendi tasarımlarımızı ortaya koyacağız, belki sattığımızın 2-3 katı fiyata satacağız."

"OTOMOTİVDE EŞDEĞER PARÇA KULLANILABİLECEK, YERLİ ÜRETİMİ ARTACAK"

Fikri Işık, otomotiv sektörünün de öneminin giderek arttığına temas etti. Yerli otomobil için yan sanayiyi teşvik ettiklerini belirten Işık, "Bu çerçevede 1 Haziran 2015’te eşdeğer parça uygulaması devreye girecek. Artık illa orijinal parça değil artık yan sanayinin ürettiği eşdeğer parça arabalarda kullanılacak. 2 sene Türk Standartları Enstitüsü (TSE) olmak sureti ile akredite kurumlarca onaylanan muadil ürünler eşdeğer parça yerine kullanılabilecek. Böylece yerli üretimi otomotivde arttıracağız. Orijinal yedek parçada uygulama ile maliyet baskısının bir miktar önüne geçilecek tüketici adına." dedi.

TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu da kamu ihalelerinde yerli üretime yüzde 15 fiyat avantajı uygulamasının 2002’de başladığından; bürokratik güçlükler nedeniyle hayata geçemediğinden söz etti. Hisarcıklıoğlu, yerli ürünlere yüzde 15 fiyat avantajının daha etkin uygulanacağını, orta ve ileri teknolojili ürünlerin belirlenip teşvikleneceğini kaydetti.
Uygulamanın cari açığın daralmasına ve büyümeye katkı sunacağın sözlerine ekledi.