Ziraat Bankası Genel Müdürü Hüseyin Aydın, "Eskiden devlet 'sen benim adıma öde, yaz tahtaya ben onu ödeyeceğim haftaya' demiş ama bir hafta geçmiş ödeyememiş, sonra bir daha ödeyememiş. İşte meşhur görev zararı dediğimiz husus budur" dedi.

Aydın, Kahramanmaraş Sanayici ve İş Adamları Derneği (KASİAD) tarafından bir otelde düzenlenen "Sektör Buluşmaları II, Ziraat Bankası ve Kahramanmaraş Açılımı" konulu etkinlikte, bankaların asli fonksiyonunun reel sektörü finanse etmek ve ülkenin büyümesine katkıda bulunmak olduğunu kaydetti.

Türkiye'de kamunun iyi yönetilmediği dönemlerde Ziraat Bankası'nın işini gücünü bırakıp kamunun yapması gereken görevleri yapmaya görevli kılındığını ve bunun da unutulmaması gerektiğini kaydeden Aydın, şunları kaydetti:

"Aslında hukuki ve yasal olmayan bir süreç. Devlet esnafa destek verecek ama bütçeye kaynağını koymamış. Devlet çiftçiye destek verecek ama bütçeye kaynağını koymamış. Hatta belki sosyal güvenlik ödemeleri nakit akışları bozulmuş, araya kamu bankasını koymuş. Ziraat bunları yaparken veya Halk Bankası bunları yaparken eskiden devlet 'sen benim adıma öde, yaz tahtaya ben onu ödeyeceğim haftaya' demiş ama bir hafta geçmiş ödeyememiş, sonra bir daha ödeyememiş. İşte meşhur görev zararı dediğimiz husus budur. Hesabın ve kitabın yapılamadığı bir ortamda hiç kimseyi suçlamıyoruz ama bilançonun çıkmadığı bir ortamda suyu getiren ve testiyi kıranların ayrıştırılmadığı bir ortamda bankanın genel performansı düşmüş."

Aydın, Ziraat Bankası'nın kamunun iyi yönetilmediği dönemde banka aktifi üretmeyi durduğunu, kredi vermeyi, reel sektörü, işletme sermayesini ve orta vadede krediyi ve proje finansmanını unutarak "akşam ben kasayı nasıl bağlarım" düşüncesiyle gününü geçirdiğini kaydetti.

ABD, Avro bölgesi, Japonya, Çin ve Türkiye ekonomilerine ilişkin görüşlerini aktaran Aydın, dünyanın en büyük ekonomisi ABD'de işlerin düzelmekte olduğunu belirtti.

"ABD'de işler düzeldiğinde gelişmekte olan ekonomilerde ve Türkiye'de işler bozulur" gibi çok sağlıklı olmayan değerlendirmelerin bulunduğunu dile getiren Aydın, kısa bir süre için bunun negatif etkilerini gördüklerini, orta vadede dünyanın en büyük ekonomisinin düzelmesinin ise herkese faydasının olacağını işaret etti.

- "Çin hiçbir zaman reddedemeyeceğimiz bir yer"

Türkiye'nin en büyük partneri avro bölgesinde işlerin hala istenilen düzeyde olmadığını vurgulayan Aydın, "İhracatçı için çok önemli bir pazar. Ama avro bölgesinde eskiye nispeten bir iyileşme olmakla birlikte hala para genişlemesinden, hala 'her hangi bir kurumun batmasından veya batırılmasına müsaade etmem' söylemiyle hayatını devam ettiriyor. Japonya izlenmesi gereken ekonomilerden biridir. Onlarda deflasyon riskinden uzaklaşabildikleri sürece dünya ekonomisine katkıda bulunacaklar. Yeni bir yapı yeni bir uygulama içindeler. Şimdilik o uygulama başarılı olmuş gibi gözüküyor. Çin hiçbir zaman reddedemeyeceğimiz bir yer. En az ABD kadar, avro bölgesi kadar önemli izlenmesi gereken bir bölge ve orada da yapısal reform çalışmaları devam ediyor" ifadelerini kullandı.

Aydın, Türkiye'nin siyasi ve ekonomik istikrarıyla uyumla para ve mali politikalarla, güçlü bankacılık sistemiyle, etkin kamu borç yönetimiyle, dış talebe bağlı büyüme politikasıyla iyi bir noktaya geldiğini, faizin de stabil olarak devam edeceğini ümit edip beklediklerini sözlerine ekledi.

KASİAD Başkanı Ali Arpasatan ile Kahramanmaraş Sanayi ve Ticaret Odası Başkanı Kemal Karaküçük'ün de kent ekonomisine ilişkin sunum yaptığı etkinlik, ödül töreni ve aile fotoğrafının ardından sona erdi.