Şırnak'ın Cizre ilçesinde son bir ayda 6 kişinin hayatını kaybetmesi bölgedeki sivil toplum kuruluşları ile siyasi partileri harekete geçirdi. Diyarbakır'da ortak basın açıklaması yapan 7 siyasi parti ile çok sayıda sivil toplum kuruluşunun temsilcisi, açıklamada, "Cizre'de yaşanan olaylar gerek devlet yetkilileri, gerekse de basın tarafından Kürtler arası bir çatışma olarak gösterilmekte olup, devletin yaşanan olaylardaki rolü ve sorumluluğunun üstü örtülmek istenmektedir. Somut dolarak bilinmektedir ki katledilen çocuklar polis kurşunları ile katledilmiştir. Ayrıca, kolluk görevlilerinin Cizre'de yapmış oldukları provakatif eylemler de herkesin malumudur." dedi.

Diyarbakır'ın Yenişehir ilçesindeki DTK binasında önünde bir araya gelen siyasi partilerden DBP, ÖSP, KADEP, HDP, EMEP, ESP ile sivil toplum kuruluşu ve hareketlerden Azadi, DDKD, DTK, Diyarbakır Barosu, Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası ve Diyarbakır Tabip Odası'nın da olduğu çok sayıda kuruluşun temsilci ortak basın açıklaması yaptı. Açıklamada, "Tam da yaşanan sıkıntıların ve handikapların aşılarak çözüm sürecinin rayına oturmaya başladığı, umudumuzun güçlendiği bir sırada, Cizre'de yaşananları ve son bir ay'da 6 çocuğumuzun katledilmesi olaylarını, çözüm sürecini sabote etme ve sonlandırma amaçlı olduğunu düşünüyoruz." denildi.

"Devletin ve hükümetin ağırdan alan, zamana yayan, somut projelerle güçlendirmeyen tüm yaklaşımlarına rağmen; çözüm sürecinde ısrar eden Kürdistan ve Türkiye halkları olarak akan kanın durması, barışın, kardeşliğin, adaletin ve özgürlüğün gerçekleşmesi için büyük bir toplumsal iradenin ortaya çıktığını hep birlikte görüyoruz." denilen açıklamada, tüm bu provokasyonların, toplumsal iradeye, halkın birliğine ve kardeşliğine yönelik olduğunun açık olduğu vurgulandı.

"BAŞBAKAN VE İÇİŞLERİ BAKANI AÇIKLAMALARI SORUMSUZ"

Gençlerin, yaşadığı haksızlıklara, adaletsizliklere, baskı ve şiddete karşı tepkisini demokratik bir biçimde ortaya koyduğu savunulan açıklamada, "Çocuklarımız polis ve kontra güçlerin kurşunları ile katledilmekte, 90'lı yılların o karanlık, vahşet günlerini çağrıştıran uygulamalar yeniden hortlatılmaktadır. Başta Başbakan, İçişleri Bakanı ve yetkililerin bu katliam karşısındaki açıklamalarını, duyarsızlıklarını ve devlet güçlerinin olaydaki sorumluluğunu görmezden gelen açıklamalarını olayın üstünü örten sorumsuzca açıklamalar olarak değerlendiriyoruz. Bu nedenle , Vali ,Emniyet müdürü ve kaymakamı istifaya davet ediyoruz. Bizler, siyasi parti, hareket ve sivil toplum örgütleri olarak, Cizre'de yaşananlara karşı kayıtsız kalmayacağımızı ve Cizre halkının yanında olduğumuzu belirtmek istiyoruz." ifadelerine yer verildi.