Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) Eş Genel Başkanı Lami Özgen, 2016-2017 toplu sözleşme taleplerini açıkladı. Özgen, bir kamu çalışanının bugün en düşük toplam 2 bin 323 TL aldığını belirterek, dört kişilik bir aile için Temmuz 2015 itibariyle kira, yakıt, çocuk ve aile yardımı hariç bu miktarın 2 bin 900 TL’ye yükseltilmesini talep etti. İstenen meblaf, reel kayıplar ve enflasyon karşısındaki maaşının erimesini telafi edecek yüzde 25 artışa karşılık geliyor.

KESK Konfederasyonu, toplu sözleşme taleplerini Mülkiyeler Birliği’nde basın toplantısı ile açıkladı. 3 Ağustos'ta yapılacak görüşmelerin eylül ya da ekim aylarına alınmasını yineleyen Özgen, "Talebimizi hem iktidara hem de muhalefet partilerine ilettik, çeşitli girişimlerde bulunduk. Bu çabamız devam edecektir. TBMM 29 Temmuz’da, yani yarın olağanüstü toplanacak. Ateşten günlerden geçtiğimiz şu ortamda Meclis'in yeniden tatile girmesi zaten doğru değildir. Dolayısıyla hem Meclis çalışmalarına devam etmeli hem de TİS görüşmelerinin ertelenmesine dair ek bir madde gündeme alınarak hızla Meclis'ten geçirilmelidir. 3 Ağustos’ta ise usulen bir araya gelinip toplantı bitirilerek yapılacak değişiklik beklenmelidir. Kaldı ki TİS görüşmelerini devlet adına yürütecek olan geçici Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı milletvekili bile değildir. Bu vesile ile tüm tarafları kamu emekçilerinin çıkarı adına sorumlu davranmaya çağırıyoruz.’’ diye konuştu.

Özgen, KESK’in tüm taleplerini Devlet Personel Başkanlığı’na ilettiklerini belirterek şunları kaydetti: "Bugün itibariyle en düşük maaş alan kamu emekçisi (13. Derecenin 1. kademesindeki hizmetli), maaş+ek ödeme olarak toplam 2 bin 323 TL almaktadır. Konfederasyonumuzun hesaplamalarına göre dört kişilik bir aile için Temmuz 2015 itibariyle kira, yakıt, çocuk ve aile yardımı hariç bu miktar 2 bin 900 TL’ye yükseltilmelidir. 2 bin 900 TL, AKP iktidarı boyunca en düşük maaş alan kamu emekçisinin reel kayıpları ve enflasyon karşısındaki maaşının erimesine denk gelen yüzde 25 artışa karşılık gelmektedir. Bununla birlikte kamu emekçilerine kira yardımı olarak aylık 395 TL, aile/eş yardımı aylık 290 TL, çocuk yardımı 232 TL, asgari ücret tutarında yılda iki ikramiye ve ulaşım için aylık abonman bilet ücreti ödenmelidir. 4688 sayılı yasa ILO normlarına ve AİHM kararlarına göre düzenlenerek, özgür toplu sözleşme ve grev hakkı tanınmalıdır. Özelleştirilmeler durdurulmalıdır. Sözleşmeli, taşeron esnek kuralsız çalışma yasaklanmalı, 4/b, 4/c kadroya alınmalı, herkese güvenceli iş ve gelecek sağlanmalıdır. Ayrımsız tüm çalışanları kapsayan yeni bir İşçi Sağlığı ve Güvenliği Yasası yapılmalı, meslek hastalıkları tanımlanmalıdır. Kamu ve özel sektör dâhil tüm çalışanların ücretlerinin asgari ücret tutarındaki kısmı vergiden muaf tutulmalı, üzerindeki miktar için vergi kesintisinin en alt sınırına sabitlenmelidir. Tüm ek ödemeler emekliliğe ve emekli aylığına yansıtılmalıdır. Çalışanlara verilen promosyon tüm emeklilere de verilmelidir. Anayasa Mahkemesi'nde kazandığımız otuz yılı aşan hizmetler için ikramiye ödenmesi kararının ilgili tarihten önce emekli olanları da kapsayacak şekilde yasal düzenleme yapılmalıdır. TİS sonuçlarından etkilenen emeklilerin de toplu sözleşme masasında temsiliyeti sağlanmalıdır. Kamu emekçilerine siyaset yapma yasağı kaldırılmalıdır. Ek ödemeleri düzenleyen 666 Sayılı KHK ile yaratılan ücret adaletsizliği ve mağduriyetler giderilerek, aynı unvanda farklı kamu kurumlarında çalışan tüm kamu emekçilerine eşit ücret ödenmelidir. Başta öğretmenler olmak üzere lisans mezunu tüm kamu emekçilerinin ek göstergeleri 3600'e, önlisans mezunu olanların 3000'e çıkarılmalı, ek gösterge adaletsizliğine son verilmelidir. Kadrolaşma, sürgün, rotasyon, soruşturma, mobbing, mülakat gibi ayrımcılık yaratan bütün uygulamalara son verilmelidir. İstihdam, terfi ve unvan değişikliklerinde cinsiyet eşitliği sağlanmalıdır. Kadın kamu emekçilerine; çalışma yaşamında uygulanan ayrımcılık, mobbing, baskı ve şiddete son verilmeli, uygulayanlar hakkında etkili cezai yaptırımlar getirilmelidir. En az 50 çalışanın bulunduğu işyerlerinde ücretsiz nitelikli anadilinde hizmet verecek kreş ve bakımevleri açılmalıdır. İdarenin kamu emekçileri üzerinde çeşitli yöntemlerle uyguladığı baskılar son bulmalı, ayrımcı politikalardan vazgeçilerek özgür örgütlenme ortamı sağlanmalıdır. Kamu hizmetleri herkese parasız, eşit, nitelikli, ulaşılabilir ve anadilinde olmalıdır. Kamu hizmetleri işletmecilik esaslarına göre değil, toplumsal fayda gözeterek sağlanmalıdır. AKP-MEMUR SEN Toplu Satış Sözleşmesi sonucu olarak kamu emekçilerinin 2014 yılı için alamadıkları enflasyon farkından kaynaklı kaybı karşılanmalıdır."

Toplu sözleşme görüşmelerinin başlayacağı 3 Ağustos Pazartesi günü Çalışma Bakanlığı önünde eylem yapacaklarını ifade eden Özgen, "Yapılacak merkezi eylem için, KESK Genel Meclisi üyeleri, KESK'e bağlı sendikalarımızın şube ve temsilciliklerindeki yürütme, denetleme ve disiplin kurulu üyelerimiz başta olmak üzere tüm üyelerimiz Ankara’da olacaklardır.’’ dedi.