Sanayiye çevre engel olmamalı

Bir sanayici olarak çevre ile ilgili görüşlerini örnekleriyle dile getiren Öksüz, "Hepimiz bazen çevreyle ilgili bizim hoşlanmadığımız başkalarının yaptığı olumsuz işlerle karşılaşıyoruz. Bir bakıyoruz yolda yürürken yolun kenarına birisi çöp dökmüş, öteki atık dökmüş veya bir yeri kazmış öyle bırakmış. Şimdi bir kere sanayinin gelişmesi için çevre bir engel olmamalı ama çevrenin korunması içinde her şey yapılmalı" dedi.

Belediyelere düşen görev

Her sanayicinin fabrikasından çeşitli atıklar çıktığını vurgulayan Öksüz, şöyle devam etti:
" Öyle oluyor ki bir arkadaş temel atıyor taşlar çıkıyor dökecek yer arıyor. Başka bir arkadaş inşaatın zeminini sağlamlaştırmak için taş arıyor o götürüyor taşı nehrin kenarına döküyor. Toprak konusunda da durum aynı.. Toprağı götürüp nehir kenarlarına, su kenarlarına döküyoruz. Yine bir başkası ise istinat duvarını yapmış toprak arıyor. Bunları buluşturmak için belediyelerimizin ayırmış olduğu alanlar olması lazım. Bu atıklar aslında birer servettir."

Toprağın kükürt ve karbon ihtiyacı var

Kendi arazisinden örnekler de veren Meclis Başkanı Öksüz, şöyle devam etti:

" Bakın ben kendi arazilerimde deneme yaptım gübreyle karıştırdığım topraklarda verim artışı oldu. Çünkü bizim topraklarımızın kükürt ve karbon ihtiyacı var. Ben çok faydalı bir iş yaptım hem atığımı yok ettim, hem de toprağımın verimini artırdım. Bu konularda çok ciddi araştırmalar yapılmalı. Bakın ben çimentocuyum. Ürettiğimiz ve özellikle sıva ve duvarlarda kullanılan çimentolara katkı katarız kül katarız. Çünkü sıvacı harcını yapar sigarasını yakar çayını demler oturur neden çünkü iki dakika sonra o çimento donar. Onun donmasını geciktirici unsurlar var. Bazı küller var ki çimentoyu bozar. . Bizim bunu teknik olarak yapmamız lazım."

İşbirliği yapılmalı

Öksüz,  belediyelere de çağrıda bulunarak, "Atıklar için geniş alan vermeleri gerekir. Gelip insanlar kumunu atığını dökmeli parasını verip sonra sende gidip ihtiyacın olanı oradan almalısın. Eğer böyle bir yer yapılmazsa adam gece gelir döker kaçar bizde sabah bakarız ayıplarız. Bu konuda iş birliği yapılması gerektiğine inanıyorum." dedi.

Sanayi tesislerinin atık su sorununa da dikkati çeken Öksüz, yeni kurulacak Tomsuklu Sanayi Bölgesi'nde atık su arıtma tesisi olmayan hiçbir sanayi kuruluşuna izin verilmemesi gerektiğini savunarak, konuşmasını şöyle sürdürdü:

Karasuyu da Aksuyu da kirlettik

"Bakın köylerden başlayalım en küçük beldeden falan nereye gidiyor atık sular? köyün en yakının da ki dereye gider. O dereden gelir ırmağa karışır, nehre karışır oradan baraja oradan da denize karışır. Biz ne yaptık organize sanayi bölgemizde dedik ki" tekstil boya tesisleri kurmayalım" niye ? yanında baraj var sanki öbürlerinin suları oraya gitmiyor. Halbuki daha zararlı yaptık. Şimdi oradan Karasuyu da Aksuyu da kirlettik. 

Tomsuklu kurtulsun

En azından bu yeni kuracağımız Tomsuklu Organize Sanayi Bölgesi'nde atık su arıtma tesisi olmayan hiçbir sanayi tesisine izin vermeyelim: Bunlar baraja aslında ne kadar yakınlarsa o kadar az barajı kirletirler.  Biz bu kadar değerli şeyleri aslında kirlilik yaparak yok ediyoruz. Biz sanayiciler olarak, çevre için yaptığımız yatırımları külfet olarak görmemeliyiz. Şehrimizin geleceğini kurtaralım."