Manisa’da 20 ile 25 Nisan 2015 arasında meydana gelen don olayının üzüm bağlarına faturası ağır oldu. Bağlarda yüzde 20 ile 90 arasında zarar meydana geldi. Üreticilerin yüzde 40’a yakınının zarara uğradığı ve toplam üzüm üretiminde de yüzde 25’lere varan azalma olabileceği belirtildi.

Ziraat Mühendisleri Odası (ZMO) Manisa Şubesi Yönetim Kurulu üyelerinin saha çalışmaları ve üyelerden alınan bilgiler ışığında durum tespiti yapıldı. Şube Başkanı Müjgan Şenay, merkez Gediz Nehri yakınları daha yoğun olmakla birlikte geniş bir kesimde dalga dalga don olayının etkisini gösterdiğini söyledi. Saruhanlı'da, diğer ilçelere nazaran daha yoğun ve etkisi yüksek, yer yer yüzde 100’lere varan oranlarda zarar görüldüğünü belirten Şenay, “Gölmarmara, Akhisar, Turgutlu, Ahmetli ilçelerinde de don zararının etkileri, özellikle alçak kesimlerde daha fazla görülmüştür. Salihli, Alaşehir ve Sarıgöl ilçelerinde etkilenme ise diğer ilçelere göre daha düşük seviyelerdedir. Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğü ile Bağcılık Araştırma İstasyonu Müdürlüğü'nün de yapmış oldukları saha çalışmaları sonucu zararla ilgili öngörüler, yer yer yüzde 20 ile yüzde 90 arasında zararlanmaların olduğu, üreticilerin yüzde 40’a yakınının zararının bulunduğu ve toplam üzüm üretimi üzerine yüzde 25’lere varan zararın olabileceği belirtilmiştir. Bu oranların daha da yukarılara çıkma olasılığı bulunmaktadır. Bilindiği üzere ilimizde kış donları ve daha önce meydana gelen ilkbahar donlarından dolayı özellikle bağ alanları ve meyvelikler etkilenmiştir. Bağ alanlarında meydana gelen zararın rekolte üzerine etkilerini söylemek için daha erken olduğu düşünülmektedir. Önümüzdeki süreçte meydana gelecek fenolojik değişimler ve iklimsel olumsuz veya olumlu faktörler, rekoltenin miktarını ve zararın boyutlarını belirleyecektir.” dedi. Bunlarla birlikte özellikle bağlarını sigortalatma imkanı bulamamış ve büyük oranda don olayından etkilenmiş olan üreticilerin durumunun gözönünde bulundurulması gerektiğini kaydetti. Üretici borçlarının ertelenmesi konusunda Çiftçi Kayıt Sistemi (ÇKS)’ne kayıt zorunluluğu olduğunu aktaran Şenay, “Bu durum, çeşitli sebeplerle ÇKS kaydı yaptıramayan üreticileri zor durumda bırakacaktır. Yetkili kurumların, bu konulara gerekli hassasiyeti göstermesini beklemekteyiz. Sigortalı bağların da hasar tespitlerinin objektif olarak yapılması, geçmişte yapılan yanlış uygulamaların tekrar edilmemesi ve üreticilerin haklarını almaları önemli bir konudur.” şeklinde konuştu.