Zonguldak'ın Ereğli ilçesi Ticaret ve Sanayi Odası (TSO) Yönetim Kurulu Üyesi ve Ereğli Mücadele Platformu Sözcüsü Niyazi Özcan, Ereğli'nin her geçen gün kan kaybettiğini ve eridiğini belirterek, ilçede 2008 yılında vergi sıralamasına 137 kişinin girerken bu sayının 2015 yılında ise 5'e düştüğünü söyledi.

Özcan düzenlediği basın toplantısında, Ereğli Demir ve Çelik Fabrikaları (Erdemir), Organize Sanayi Bölgesi (OSB), Ereğli TSO ile ilçedeki icra dosyaları ve banka ipoteklerine ilişkin açıklamalarda bulundu. Özcan, şunları kaydetti: “Erdemir’de 11 bin işçi çalışıyordu şimdi 4 bin 700’e düştü. Resmi kayıtlar ortada şuan itibari ile 34 bin kayıtlı icra dosyası var. Yüzde 68’e gelmiş, tapu dairesindeki bankalar ipotek altına almış Ereğli’yi. Konuşmayıp da ne yapacaksın? OSB, 25 yıl olmuş, 56 fabrika olması gerekiyor 24 fabrika var, çalışan sayısı bin 151. İzmit’te sadece bir firma bin kişi çalıştırıyor. Erdemir’de 10 OSB kapanmış, işçi sayısı 10 bin 850’den 4 bin 700’e gelmiş, bunlara müdahale edilmiyor. 2008 yılında Ereğli’de vergi sıralamasına 137 kişi girdi bugün ise 5 kişi. Ereğli’nin nereye geldiğini daha nasıl anlatayım? Ya da çıksınlar anlatsınlar bu kadar mı sessiz, suskun olunur? Vergi tahsilat durumu şu anda eskiye nazaran yüzde 65 düşmüş. 7 aydır kimse bir şey konuşmuyor, susuyor. Biz de 7 aylık bilgileri topladık. Bu toplantının adına da, ‘hiç kimse kusura bakmasın’ diyorum. Biz ilk geldiğimizde Erdemir ruhunu seni arıyoruz. İstanbul’a gittik, eylem yaptık, bunun üzerinden 1 yıl geçti. Bizim önümüzü kesmek için çaba gösterenler Ereğli’ye bir şeyler yapıldı da, katma değer sağladı da biz mi bilmiyoruz?"

Erdemir'in Ereğli'nin kalbi olduğunu her seferinde söylediklerini kaydeden Özcan, şu görüşlerini paylaştı: "Kimse zannetmesin ki biz Erdemir’e bir kavga içerisinde, onları üzecek bir şey söylemek istemiyoruz. Bizim söylemek istediğimiz Erdemir OYAK Vakfı Türkiye’nindir, Ereğli’nin kalbidir. Bunun içerisindeki Erdemir’i yönetim kısmındaki insanların bazı kişileri özel ilgi göstermesi, içerisinde yaptıkları adaletsizlikleri önlemek adına söylüyoruz. Kimse bedava sac, nakliye istemedi. Adapazarı, Düzce, Bolu, Bartın, Devrekli gelen herkes yükünü istediği şekilde çekti de bizim aynı şekilde çekmemizde ne mahsuru olabilir? Biz ne istemişiz, hiç bir şey istediğimiz yok, biz bunları defalarca söylesek dahi kabul edilmedi, görülmedi. Bir Konya, Kayseri, İzmir’liye yapılan Ereğli esnaf ve tüccarımıza yapılmıyor. Yeni gelen paşamız var, Necati Özbahadır. Özellikle sesleniyoruz kendisine, tamamen alt kademesindeki Coşkun Ulusoy, Ali Pandır, Başak Hanım da dahil hepsini sorgulaması, denetlemesi lazım. Yapılan ne kadar adaletsiz, haksız olaylar var ise hepsini ortaya çıkarması lazım. OYAK yeniden Ereğli ile birleşecek noktaya gelmesi lazım. Singapur’a Ali Pandır, OYAK adına bir temsilcilik açtı. Bu temsilcilikte hiç sac satılamayacağını bilmiyor mu?"

İCRALIKLAR, DAĞ GİBİ

Son dönemlerde iki ayrı icra müdürlüğündeki icralık dosyalarının kayıtlı olarak 34 bin olduğunu söyleyen Niyazi Özcan, şunları kaydetti: "İcralar ile alakalı ise daha önce 50 bin diye söylemiştik. Resmi kayıtlar ortada, şu an itibari ile 34 bin resmi kayıtlı icrası var. Yüzde 68’e gelmiş tapu dairesindeki bankalar ipotek altına almış Ereğli’yi. Konuşmayıp da ne yapacaksın? Bu mücadeleye set atanlara taş koyanlara sesleniyorum, Allah karşısında nasıl hesap vereceksiniz? OSB’nin başlayalı 25 yıl oldu gelinen noktada 24 çalışan fabrikamız var, toplam 56 fabrika olması gerekiyor yani yüzde 40’tayız. Her yerde böbürlene böbürlene anlatıyoruz. Çalışan sayımız bin 151 diye. İzmit’te bir firma bugün bin kişi çalıştırıyor. 25 yılda böbürlendiğimiz yine de Allah razı olsun. Erdemir’de 10 OSB kapatılmış, 10 bin 850’den 4 bin 700’e gelmiş işçi sayısı."

BİR SANDAL BİLE YAPILMADI

Önceki dönem AK Parti Milletvekili Ercan Candan' a da göndermelerde bulunan Niyazi Özcan, söylenen hiç bir şeyin yerine getirilmediğini, canlandırılacağı iddia edilen tersaneler bölgesinde 'bir sandal bile yapılmadığını' iddia etti. Özcan konuşmasında "Tersaneler konusunda bizi 5 yıl uyutulup, tersaneleri bugün açıyorum, Afrika’ya şunu yaptırdım, siparişlerimiz geliyor, Gambiya’ya şu gidiyor, anlatıldı, 5 yılda 1 adam alınmadı, bırak gemiyi bir sandal bile yapılmadı. Şimdi bugünün şartlarında insanlar çıkıp, 'mücadeleciyim, ben mücadeleme devam edeceğim' deniliyor. Biz bu kadar mı uyuyan insanız? Sorgulamamız gerekiyor her ne olursa olsun." dedi.