2015’te bütçenin denk geldiğini belirten Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, bu başarıyı kalıcı kılma adına kamu maliyesinde reform yapacaklarını söyledi.
Türkiye-AB Yüksek Düzeyli Ekonomik Diyalog (Turkey-EU High Level Economic Dialogue) çerçevesinde tertip edilen İş Dünyasıyla Diyalog ve Uluslararası Yatırımlar ve Yatırım Ortamı Konferansı Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek’in katılımıyla yapıldı. Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu ile Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TÜSİAD) Başkanı Cansen Başaran Symes de yer aldığı konferansta Şimşek, ilk olarak AB’ye tam üyeliğin Türkiye için stratejik bir hedef olduğunun altını çizdi.
AB ile kuvvetli bir bağın Türkiye’nin menfaatine olduğunu belirten Şimşek, "Ben şuna inanıyorum Türkiye eğer hukuk devleti ilkesini iyi işletip, demokratik standartlarını ileriye taşıyıp, kurumların kalitesini arttırıp ondan sonra Avrupa ile yakınsama, commergancy sürecini başarı ile uyguladığı zaman veya bunun işaretleri ortaya çıktığı zaman Türkiye’ye çok ciddi bir yatırım akışı oluyor, Türkiye’nin risk primi düşüyor. Dolayısıyla AB üyeliği süreci bir anlamda Türkiye’nin en kapsamlı reform programıdır. AB büyük bir başarı hikayesidir. Bu bizim için de çok önemli. İnşallah Türkiye kurumların kalitesini arttıracak, istikrarı daha derinleştirecek ve hukuk devleti ilkesini daha derinleştirecek. Avrupa ile arayı kapatacak" dedi.
Yatırımları kolay kılma ve arttırma adına reformların önemle ele alındığını söyleyen Şimşek, "İlk defa bir Başkan Yardımcımız reformlardan sorumlu. Gerçekten ilk 3-4 ayımızda da cesaret verici bir ilerleme söz konusu. Biz, iş gücü piyasasını esnek hale getireceğiz. Bunun için gereken düzenlemelerin bir kısmını Meclis’e gönderdik. İnanıyorum ki AB vize liberizasyon sürecine ilişkin reformlar tamamlanır tamamlanmaz iş gücü piyasasını esnek hale getirecek düzenlemeleri hayata geçireceğiz.
Evet kamu maliyesinde geçen sene denk bütçeyi yakalayarak önemli bir başarı sağladık. Ama bu başarıyı kalıcı hale getirmek için kamu maliyesinde önemli reformlarımız var. Vergi gelirlerinin beşte birini eğitime, dörtte birini sağlığa harcıyoruz. Eğitimde kalite adına reformumuz var. Şeffaflık ve yolsuzlukla mücadele adına çalışmamız var. Bu hafta ya da önümüzdeki hafta mecliste görüşülecek" diye konuştu.
Başbakan Yardımcısı Şimşek, reformlar ile amaçlarının Türkiye’nin algısını iyileştirmek, ülkeyi daha ileriye taşımak olduğunu belirterek, “AB ile et ve tırnak gibiyiz, bir birimizden ayrılamayız. Avrupa ailesinin çok önemli bir üyesiyiz" ifadelerini kullandı.
Reformun önemli konulardan bir tanesi göçmen sorunu olduğunu belirten Şimşek, şunları söyledi, "Bu konuda AB ile yaptığımız anlaşmaya harfiyen uyuyoruz. Burada gerçekten de bir başarı var ortada. İllegal, yasal olmayan geçişlerde çok büyük düşüşler sağlandı. Bu hakikaten bir başarı. Bu konuda da gereken her şeyi yapıyoruz. Bu göçmen meselesi Türkiye’yi de, hatta AB’yi de aşan bir mesele. Küresel yaklaşımlar ve küresel çözümler gerektiriyor. Suriyeli göçmenlere gereken yardımların yapılması gerekli. Yoksa bu, küresel bir tehdit, sorun olarak dünyanın karşısına çıkıyor.
Birçok alanda işbirliğimiz söz konusu. vergi kaçakçılığı konusunda ki hepimizi ilgilendiriyor. Pek çok konuda AB ile işbirliği bizim menfaatimizedir. AB ile bir takım olarak, bir takımın oyuncusu olarak birlikte çalışıyoruz, başarıya ihtiyaç var. vize liberalisasyonu ile Türkiye AB ile daha iyi işler yapılacak. iş fırsatları daha da artacak. inanıyorum ki AB Türkiye’ye adil yaklaşıp, Türkiye’nin tam üyeliğini sağlamak ile değişik medeniyetler arasında, İslam ile diğer medeniyetler arasında barışçıl yaşama modelini başarıya ulaştıracak".
Avrupa ile vize sorununun aşılması gerektiğini söyleyen TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, sorunun ortak adımları ve yatırımları güçleştirdiğini belirterek, “Vize serbestisi ile ilgili kararın 2016 Haziran ayına çekilmesinden memnuniyet duyuyoruz. Benzer bir adım sorun yaşadığımız ulaştırma sektörü için gerekli. Türk ulaştırma şirketleri, sürekli biçimde AB ile kota sorunları yaşıyor. Hem belli toplantılarda G20 ya da başka toplantılarda korumacılığın getirdiği sıkıntılar vurgulanıyor. ‘Korumacılık tedbirleri kaldırılalım’ diye G20 içinde AB ülkeleri dile getiriyor. Ama bunu dile getirenler Türk tırlarına kamyonlarına karşı uygulanan kotalara maalesef ses çıkarmıyor. Bu, esasında tarife dışı, haksız bir engel. Avrupa Komisyonu da AB tırlarının sınırlarda beklemesinin ne kadar maliyetli olduğunun altını çizdi. Bu engellerin yol açtığı maliyeti çok yüksek. Sizden hem vize serbestisi hem taşıma kotası konusunda destek rica ediyoruz" dedi.