Kahramanmaraş Ticaret ve Sanayi Odası (KMTSO) ile TGSD ortak yönetim kurulu toplantısı gerçekleştirdi. KMTSO Toplantı Salonu'nda düzenlenen toplantının açılış konuşmasını yapan KMTSO Başkanı Mehmet Balduk, tekstille konfeksiyonun etle tırnak gibi olduğunu ve birbirinden ayrılmayacağını söyledi. Balduk, "Konfeksiyon tekstilin lokomotifidir. Türkiye'nin de lokomotifidir. Türkiye son dönemde emek yoğun sektörler çok ihmal etti. Bu ihmalin cezasını da istihdam kaybı olarak çekti. Hükümetin yapması gereken biran önce piyasalara güven vermektir. Oluşan güvensizlik ortamını çalışır hale getirmektir. Güvensizlikten dolayı sistem çökmeye başladı" dedi. TGSD Yönetim Kurulu Üyesi Nazlı Ceylan Balduk Kurtul ise, özellikle konfeksiyon sektöründe katma değeri yüksek ürünlerin önemine dikkat çekti. TOBB Tekstil Konfeksiyon Meclis Başkanı Umut Oran da, her türlü olumsuzluklara rağmen bu sürecin zor olduğunu ifade etti. Oran, "Dünyadaki sorunlar, içeride kendi yarattığımız sorunlar özellikle içeride siyasetin yarattığı sıkıntılar sonuç olarak önemli bir sorun yumağı ile karşı karşıyayız. Ama ben Anadolu'yu gezdikçe her şeye rağmen, olumsuzluklara rağmen çaresiz olmayan, direnen, dayanan bir fikirle karşılaştığımı ifade etmek istiyorum. Önümüzde gerçekten çok ciddi bir sorun var. Kriz gelmez demekle bu iş olmuyor. Krizin doğru algılanması lazım. Türkiye'deki sanayi fabrikalar hepsi birer kale. Kalelerin düşmemesi için hepsine sahip çıkmamız gerekiyor. Çünkü hepsi iş aş getiriyor" ifadelerini kullandı. TGSD Başkanı Ahmet Nakkaş ise, kriz döneminde insanların birbirine kucak açması ve yardım etmesinin önemine işaret etti. Yürüttükleri projelerden bahseden Nakkaş, Türkiye'nin özellikle ihracatta sıkıntı yaşadığı pazarlara yönelik çalışma yapması gerektiğini dile getirdi. Nakkaş, "Örneğin bizim Kuzey Avrupa'daki ülkelerdeki ihracat payımız çok az. Burada da refah seviyesi oldukça yüksek ülkeler söz konusu. Burada önemli potansiyel olduğu için burada aktif pazarlamaya geçebilmek için pilot bölge seçtik. Bu 1.5 yıllık bir çalışmanın ürünü. Tasarıma önem firmalara öncelik vererek yerinde pazarlama yaparak ihracatımız artırmak istiyoruz. 2009 yılında yerinde aktif çalışmayı yapabilecek en somut çalışmayı hayata geçireceğiz. Bu bize neyi kazandıracak? Eğer burada elde edeceğimiz başarı önemli olursa diğer Avrupa ülkelerinde de organize pazarlama sistemi kurabileceğimiz bir yapı oluşturmuş olacağız. İşletmeleri de cesaretlendirecek bir yapı kuracağız. Çünkü Dış Ticaret Müsteşarlığı'nın ortaya koymuş olduğu bir teşvik programı var. Yurt dışında ofis açma gibi teşvikleri var. Bunu çoğu firmalarımız bilmiyor. Uygulamada zorluk olacağını düşündükleri için benimsemiyorlar. Cazip hale getirmek istiyoruz" şeklinde konuştu. Özel sektörün değişim ve dönüşümü hızlı bir şekilde gerçekleştirmesine rağmen kamu alanında bunu göremediklerini öne süren Nakkaş, "Hükümetin 2023 yılında dünyanın 10. büyük ekonomisi olma gibi hedefi var. 2 trilyonluk bir yapıya ulaşmanız lazım. Onun için alt yapıya ve yapısal reformlara imza atması lazım. Stratejik sektörlerin desteklenmesi lazım. Bu öyle konuşmakla olmaz" ifadelerini kullandı. Gelinen noktada tekstil sektörünün ülkemiz menfaati gereği her zamankinden bu ülkenin ihtiyacı olduğu gerçeği ortaya çıktığını hatırlatan Nakkaş, "Çünkü geldiğimiz şuan ki nokta bu sektörün vazgeçilemez, bilhassa sahip çıkılması gerektiği gerçeği net bir şekilde ortaya çıkmıştır. Neden? istihdamı sırtlayan sektör olduğundan dolayı" dedi. Tarımın da stratejik bir sektör olduğunu kaydeden Nakkaş, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Biz dünyada sayılı pamuk üreticisi iken bugün sayılı pamuk ithalatçısı durumuna geldik. Bu da çok acı bir durum. Türk pamuğu dünyanın en kaliteli pamuğudur. Doğal yapısı gereği organik bir durumu var. Türk pamuğunun dünyada tanıtımı için bir proje başlattık. Türk pamuğunu stratejik bir ürün haline gelmesi ve dünyada tercih edilen bir ürün hale gelmesi ve yüksek değerde satılabilmesi için çalışma başlattık." Dünyanın ekonomik anlamda durağan bir döneme girdiğini ve bunun da sosyal hayatı etkilediğine dikkat çeken Nakkaş, "Yeniden yapılandırma açısından kriz bizim için son derece önemli bir imkan olacak. Bu imkanı bizim nasıl değerlendirdiğimiz çok önemli. Bu süreçte olumsuz yanlarımızı, eksikliklerimiz çok iyi tespit edebilirsek bundan sonraki süreçte piyasaların normale geldiği noktada önemli sektörlerimiz uluslar arası piyasada pay kapabilme hedefimizi oluşturabilirsek çok daha avantajlı çıkarız diye düşünüyorum ve Türkiye'ye kimse rakip olamaz" şeklinde konuştu. Dünyada yaşanan olumsuz tablo nedeniyle ülkelerin de artık temkinli hareket edeceğinin belirlendiğini ifade eden Nakkaş, "Kriz, eskisi gibi gözü kara ucu açık bir para kazanma hırsının insanlar için ne kadar tehlikeli olduğunu da ortaya çıkardı. Dolayısıyla daha temkinli serbest ticaret dönemi oluşacağı için dış alımlarda büyük oyuncuların da daha temkinli bir ticari yapıya oluşacağı açık ortada. O yüzden daha kısa vadeli daha az stokla öngören bir ticari dönem başlıyor. O yüzden yapılandırmamızı bu şekilde yapmamız gerekecek" dedi.