Türkiye, 650 bin dekar sera varlığıyla bu alanda dünya dördüncüsü. İspanya'nın ardından ise Avrupa'da ikinci sırada. Ancak Türkiye'deki seraların yüzde 45'i bir ile üç dönüm büyüklüğe sahip, sadece yüzde 2'si 10 dönüm ve üzerinde. Sahip olunan varlığın yüzde 85'i de düşük teknolojili plastik seralardan oluşuyor.

Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Bitkisel Üretim Genel Müdürlüğü (BÜGEM) tarafından, Sera Konstrüksiyon Donanım ve Ekipman Üreticileri ve İhracatçıları Derneği'nin (SERKONDER) katkılarıyla Antalya'da düzenlenen ve 1. Ulusal Seracılık Çalıştayı'nda seracılığın sorunları, çözüm önerileri ve hedefler masaya yatırıldı. Türkiye'de ulusal düzeyde ilk kez düzenlenen ve iki gün süren çalıştayda konuşanların verdiği bilgilere göre, Türkiye sera varlığında dünyada dördüncü, Avrupa'da İspanya'nın ardından ikinci sırada. Dünyada yaklaşık 310 bin hektarlık sera alanı bulunurken Türkiye'de bu rakam 650 bin dekar. Türkiye'de 51 ilde örtü altı üretim yapılıyor. 2104 yılı itibariyle seralarda 6,5 milyon ton ürün yetiştiriliyor ve karşılığında 10 milyar liralık bitkisel üretim geliri elde ediliyor.

BÜGEM Genel Müdür Yardımcısı Ümit Bayram Kutlu, Türkiye'deki 650 bin dekar sera varlığının yüzde 85'inin plastik sera olduğunu kaydetti. İşletme büyüklüklerinin küçük olduğunu kaydeden Kutlu, "Seraların yüzde 45'lik kısmı 1-3 dekar arasında, yüzde 2'lik kısmını ise 10 dekar üzerindeki seralar oluşturmakta. Örtüaltında yüzde 95 oranında sebze, yüzde 5 oranında meyve üretilmekte. Amacımız bu üretimi arttırmak." dedi. Kutlu, bu alandaki ekonomik büyüklüğü sağlamak, karlılığı ve verimliliği arttırmak için teknolojik seralara ihtiyaç olduğunu söyledi.

EN BÜYÜK ÖRTÜALTI ÜRETİM ANTALYA'DA

Türkiye'de en çok örtüaltı üretim yapılan il Antalya. Antalya 248 bin dekar sera varlığına sahip. Antalya'nın Türkiye sera alanlarının yüzde 38'ine sahip olduğunu belirten İl Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürü Ahmet Dallı, "Alan bakımından yüzde 38 ini, üretim bakımından ise yüzde 56'lık kısmını karşılamaktayız. Üretim içinde ana kalem sebze, sebzenin içinde ise yüzde 66'lık pay ile domates ilk sırada yer almakta." diye konuştu. İlde, 152 bin çiftçi ailesi bulunduğuna ve bunun yarısının geçimini örtüaltı üretimle sağladığına işaret eden Dallı, Antalya’nın 3 milyon 131 ton sebze üretimi ile Türkiye üretiminin yüzde 50'sini karşıladığını söyledi.

SERALAR SORUNLU, MODERNİZASYON ŞART

Ülke seracılığının 1995 sonrası gelişmeye ve alanların artmaya başladığını aktaran Dallı, şöyle konuştu: "1994-2014 yılları arasında toplam sera varlığında yüzde 79 artış yaşanmışken, Antalya'da bu artış yüzde 148 düzeyinde gerçekleşmiş. Dolayısıyla avantajları da dikkate alındığında örtüaltı üretimin ilimizin önceliği olduğunu ifade etmek isterim. Antalya'daki mevcut seraların yüzde 85'i geleneksel yapıda. Bu seralarda genelde küçük ölçektedir. Yüzde 90'ı 1-3 dekar arasındaki düşük teknolojiye sahip seralardır. Seraların yapısal sorunları da beraberinde bazı problemleri getirmektedir. O nedenle üreticilerimize sıfır faizli kredi verilerek modernizasyonun yapılması gerekmekte."

HURDA İNDİRİMİ VE FAİZSİZ KREDİ SAĞLANMALI

SERKONDER Yönetim Kurulu Başkanı Bülent Aytekin de profesyonel sera sistemlerinin küçük üreticiler tarafından yapılamadığını belirterek, "Var olan geleneksel seraların modernize edilmesi için hurda indirimi hususunun dikkate alınması gerek. Eski serası olan üreticiler, hurda indirimi ile modern sera yapılması noktasında teşvik edilmeli. Sıfır faizli uzun vadeli krediler verebilir. Bu mevcut çiftçimizi rahatlatacak bir durum." diye konuştu.