Deloitte’un Ekonomik Görünüm Raporu’na göre riskli ortam Türkiye gibi ülkelerin kendi siyasi ve ekonomik hikâyelerini güçlendirmesini gerekli kılıyor. Bu çerçevede temkinli olunmalı, siyasi istikrar bir an evvel temin edilmeli.

Dr. Murat Üçer tarafından kaleme alınan raporda reformcu anlayışın önemine de vurgu yapılıyor.


Deloitte Türkiye CEO’su Hüseyin Gürer, “Dünyada devam eden belirsizlikler ve büyüme kaygıları, bölgemizde artan istikrarsızlık durumu ve ekonomide görülen yapısal tıkanma Türkiye’nin bir an evvel önünü görebilmesini ve bir reform perspektifini yakalamasını gerektiriyor.” dedi.

Gürer, ilaveten olumlu ekonomik verilerin rehavete neden olmaması uyarısında bulundu.

Ekonomik Görünüm Raporu’nda kredi notunda bir oynama olmadığı ama siyasete bağlı aşağı yönlü risklerin devam ettiği dile getiriliyor.

Raporda yer alan ifadeler şöyle:


• İkinci çeyrek için beklenti yüzde 3,3 civarındaydı ve yüzde 3,8 büyüme görüldü.
• Büyümeyi temel olarak iç talep sürükledi.
• Özel sektör yatırımı tarafında bir artış yaşandı.
• Sektörel olarak bakıldığında resim görece dengeli oldu.
• Üçüncü çeyrek için genel trend büyümenin çeyreksel bazda net bir şekilde hız kestiğine işaret etti.
• İşsizlik oranında artış son aylarda belirginleşti.

ENFLASYON GÖRÜNÜMÜNDE BOZULMA DEVAM EDİYOR

• TÜFE yüzde 7,9 seviyesine, ÜFE yüzde 6,9’a geldi.
• TÜFE artışının temelinde liranın değer kaybı ile gıda fiyatlarının yanı sıra fiyatlama hareketlerindeki bozulma da etkili oldu.
• Enflasyonda 24 aylık beklentiler 2010’dan bu yana en kötü seviyelere ulaştı.
• Bu gelişmeler karşısında TCMB faiz tarafında tedrici adımlarla yetindi, para politikasında normalleşme haritası açıkladı.

BÜTÇE PERFORMANSI BOZULUYOR

• Ağustos ayına kadar nispeten olumlu seyreden bütçe performansı Eylül itibariyle bozulmaya işaret etti.
• Eylül ayı rakamları, Orta Vadeli Program’ın revize tahminlerinin de yakalanmasının kolay olmayabileceğini düşündürdü.
• Seçim yılı olmasına rağmen vergi gelirlerindeki artış genelde faiz dışı harcama artışının üzerinde seyretti.

CARİ AÇIKTA DARALMA GECİKTİ

• Enerji faturasındaki belirgin düşüşe karşın cari açıktaki daralma çekirdek denge tarafındaki bozulma ile gecikti.
• Hem ithalat, hem ihracatta trend aşağı yönlü gerçekleşti.
• Turizmin desteği bu yıl zayıf kaldı.
• Finansman tarafında zayıf görünüm devam etti.
• Reel kur 2003’ten bu yana en düşük seviyelerini gördü.
• Dış borçlanmada bankacılık kesiminin artan ağırlığı dikkat çekti. “