Bursagaz Genel Müdür Yardımcısı Şükrü Özden, Türkiye’nin enerji tüketiminin son on yılda yüzde 57 artışla 122,8 milyon TEP (ton eşdeğer petrol) olduğunu belirtti. Özden, "Şu an Türkiye’de kişi başı enerji tüketimi 1,6 ton petrol eşdeğeri kişi başı tüketim varken, Almanya’da ise bu yaklaşık 3 misli fazla ve 4 TEP civarında." dedi.

Alman enerji devlerinden EWE AG’nin yüzde 80 oranla ana hissedarı olduğu
Bursagaz, 2014 yılını değerlendirirken, 2015 yılı plan-proje ve hedeflerini paylaştı.
Crowne Plaza’da yıllık değerlendirme toplantısında dünya ve Türkiye’de doğalgaz üretimi ve tüketimi konusunda bilgi veren Bursagaz Genel Müdür Yardımcısı Şükrü Özden, dünyada yıllık enerji tüketiminin yüzde 2,3 oranında arttığını belirterek, enerji tüketiminde kalkınmada olan ülkelerinin payının ise yüzde 56,5 olduğunu söyledi. Enerji üretiminde yenilenebilir enerjinin payının yüzde 5,3 civarında olduğunu anlatan Özden, 2013 yılı sonunda dünyada tüketilen toplam enerjinin 12.730 milyon ton eşdeğer petrol olarak geçekleştiğini söyledi. Dünya birincil enerji talebinin 2035 yılında yüzde 47’lik artışla 17.4 milyar ton eşdeğer petrol (TEP) olduğunu bildiren Şükrü Özden, şunları söyledi: "Dünyada doğalgaz saptanmış rezervi olarak toplam 185,7 trilyon metreküp. Dünyada yılda üretilen doğalgaz 3 trilyon metreküp. Bilinen rezervlerin ömrü ise 61 yıl. Dünyada saptanmış doğalgazın yüzde 41,2’si ise Ortadoğu’da bulunuyor. Bunu yüzde 33,5 ile Avrasya ve Avrupa takip ediyor. Dünya’da enerji tüketimi 12.730 milyon iken, Türkiye’de ise 122,8 milyon ton petrol eşdeğeri bir enerji tüketiliyor. Bu da yaklaşık dünyanın yüzde birine tekabul ediyor. Ayrıca Türkiye’nin enerji tüketimi son on yılda yüzde 57 artışla 122,8 milyon TEP olarak gerçekleşti. Şu an Türkiye’de kişi başı enerji tüketimi 1.6 ton petrol eşdeğeri kişi başı tüketim varken, Almanya’da ise bu yaklaşık 3 misli fazla ve 4 TEP civarında."

Türkiye’ye 1980’li yılların sonuna doğru Turgut Özal tarafından getirildiğini hatırlatan Şükrü Özden, 2014 yılı itibariyle toplam doğalgaz tüketiminin 48 milyar metreküp olarak gerçekleştiğini anlattı. Şu anda 81 ilin 72’sinde doğalgaz bulunduğunu anlatan Özden, şu anda yaklaşık 12 milyon civarında konutun doğalgaz kullandığını ifade etti. Doğalgazın yüzde 58 civarında büyük bir kısmının Rusya’dan temin edildiğini anlatan Şükrü Özden, geri kalanının da İran ve Azerbaycan’dan temin edildiğini ve bununda Türkiye’nin enerji kaynak çeşitlemesi açısından biraz risk teşkil ettiğini söyledi.

Türkiye’de doğalgazda yerli üretimin yüzde 1.2 oranında olduğunu bildiren Şükrü Özden, doğalgazın kullanıldığı alanların ise 2013’de yüzde 45 civarında elektrik üretmek için kullanıldığını söyledi. Geri kalan kısmın ise yüzde 25’inin ısınma diğeri kalanını da sanayide kullanıldığını kaydetti.

'ROMANYA’DAN SONRA EN UCUZ DOĞALGAZI KULLANIYORUZ'

Doğalgazın Türkiye’de pahalı olmadığının altını çizen Şükrü Özden, AB ülkeleri içinde Türkiye’nin konut doğalgazı fiyatı sıralamasında Romanya’dan sonra en ucuz ikinci ülke olduğunu söyledi. Özden, doğalgaz fiyatlarının uzun dönemli kontratlarla ‘al yada öde' petrol ve petrol türevi yakıtların fiyatlarına göre 6 aylık dönemlerde belirlendiğini vurgulayarak, "Türkiye şu anda fiyat iyi. Şu anda 0,03 kilovat Euro/kilovat saat olarak verdik bu fiyatları. Yani şu 2012’de birinci dönemde Romanya’nın ardından 0,0341 olan fiyat, aynı yıl ikinci dönemde 0,0415 olmuş. 2013’ün birinci döneminde 0,0405 olan fiyat, ikinci dönemde ise 0,0369 Euro/kilovatsaat olarak görülüyor. TL’ye geçirdiğimiz zaman bu bizim KDV ve ÖTV fiyat hariç fiyatlarımızı temsil ediyor. Ona baktığımızda Türkiye şu anda gayet iyi bir durumda. Aslında bu son kullanıcı vatandaş için iyi bir haber ama devlet bunu maalesef aldığı fiyatın altında satıyor. Devlet bu konuuda biraz çapraz sübvansiyon uyguladığından dolayı şu anda biraz ekonomik fiyatlarla karşı karşıyayız, bu sübvansiyon olmasa daha yüksek fiyatlarla karşılaşıyor olurduk." dedi.

Şükrü Özden, doğalgazda indirim beklentisine ilişkin de şunları söyledi: "Şu anda petrol fiyatlarında yaşanan düşüş nedeniyle ekstra bir indirim beklentisi var. Fakat doğalgaz uzun dönemli kontratlarla belirleniyor. Bu fiyatın esası da özellikle Avrupa bölgesi için petrol ve petrol türevi yakıtların bir miksiyle elde ediliyor. Bu fiyatlar ve minimumda 6 aylık dönemlerle bunlar revize ediliyor. Dolayısıyla özelikle kurda ve petrolda bir düşme olduğu zaman yaklaşık olarak bir 6 aylık dönemde beklemek lazım normalde. Bu kontratlarda 20 yıllık yapıldığı için dolayısıyla bu da bir anda bu son kullanıcının faturasına yansıyan indirim olmuyor. Burada ‘al ya da öde' kontratları bazen almasak bile bazen ödemek zorunda kalabiliyoruz."