Türk Girişim ve İş Dünyası Konfederasyonu (TÜRKONFED) Genel Başkanı Süleyman Onatça, Türkiye’nin orta gelir tuzağına düştüğüne dikkat çekerek, "İstanbul gayri milli hasıla konusunda oldukça iyi durumda. Geri kalan 40 ilimiz İstanbul’un gayri milli hasılasının yarısını elde edebiliyor. 27 ilimiz açlık sınırının altında. Bütün mega projeler maalesef İstanbul’da gerçekleştiriliyor” dedi.

Türk Girişim ve İş Dünyası Konfederasyonu’nun (TÜRKONFED) sosyal sorumluluk projelerinin tanıtım toplantısını Diyarbakır Liluz Otel’de gerçekleştirdi. Programa, Diyarbakır Valisi Hüseyin Aksoy’un yanı sıra Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanı Fırat Anlı, TÜRKONFED Genel Başkanı Süleyman Onatça, Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Ahmet Sayar, Diyarbakır Baro Başkanı Tahir Elçi ve iş dünyasından birçok kişi katıldı.

TÜRKONFED Genel Başkanı Süleyman Onatça ise “Alevi, Türk, Kürt, Arap, Çerkez ve Laz’ların yakaladığı başarı herkesin başarısı olacaktır. Ötekileştirmeyi lugatımızdan çıkarmamız gerekiyor.” dedi.
Türkiye’nin mali ve ekonomik yapısına ilişkin bilgiler veren Onatça, ekonomik istikrarın iyi bir şekilde ilerlemediğini, demokratikleşme konusunda ciddi eksiklikler olduğunu söyledi. Reel ekonominin güvenle ilerleyeceğini ifade eden Onatça, Türkiye’nin orta gelir tuzağına düştüğüne dikkat çekti. Ülkede İstanbul’un gayri milli hasıla konusunda oldukça iyi durumda olduğuna dikkat çeken Onatça, “Geriye kalan 40 ilimiz İstanbul’un gayri milli hasılasının yarısını elde edebiliyor. 27 ilimiz açlık sınırı altındadır. Bütün mega projeler maalesef İstanbul’da gerçekleştiriliyor. Olması gereken projelerin diğer illere dağıtılmasıdır. Bunu başarabilirsek diğer illerimizde gelişme kaydedecektir.” dedi.

‘METROPOL KENTLER ÜRETELİM’

Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanı Fırat Anlı da TÜRKONFED’e raporlarını Kürtçe hazırlamasından dolayı teşekkür etti. Katılımcıları Kürtçe selamlayan Anlı, “Biz çok zengin bir coğrafya da yaşıyoruz. En büyük zenginliğimizde taşımız, toprağımız değil, insanımız. Nereye gidersek gidelim, en kıymetli, en nitelikli, en önemli varlığımız nedir denildiğinde insan öne çıkıyor.” dedi.

Diyarbakır ve Urfa Karacadağ Kalkınma Ajansı’nın iki bileşeninin yaptığı araştırmalardan çarpıcı sonuçların çıktığını ifade eden Anlı, Urfa’nın büyüklük olarak 9, Diyarbakır’ında 12. sırada olduğunu; ama gelişmişlik sıralamasında Diyarbakır’ın 67, Urfa’nın da 73. sırada bulunduğunu söyledi. 27 ilin yoksulluk riski altında olduğunun altını çizen Anlı, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bir hat çizilirse tam bir Doğu -Batı ikilemi olur. Doğu Karadeniz’den aşağı inerseniz son derece negatif verilerle karşı karşıya kalırsınız. Bu durumu değiştirmek ve yanlışı düzeltmek mümkün. Hem bölgeler arasındaki gelişmişlik farkını giderilmesi, hem tek tek okuryazarlıktan tutalım ölüm oranına, aile içi şiddetten tüm başlıklara geldiğimizde bunu pozitife çevirmek mümkün. Bunu pozitife çevirmek Türkiye’nin total pozitife dönüşümü anlamına geliyor.”

10 yıl önce bir öneriyle yatırımların sadece merkezi illere yapılmaması gerektiği konusunda uyarıda bulunduklarını belirten Anlı, “Burada tekrar dile getireyim öncellikli metropol kentler üretelim. Bu Diyarbakır, Van ve Trabzon olabilir. Kendi coğrafyasında bir dinamo görevi gören, sosyoekonomik gelişimi, ticari gelişimi, üretimi, totalle insan kapasitesini ve üretimini artıran modeller kurmak durumundayız. Aslında üye olmaya çalıştığımız Avrupa Birliği süreci bunun en tipik örneğidir ve en iyi organizasyonudur.” şeklinde konuştu.