Forklift operatörü olarak çalıştığı işyerinde sendikal örgütlenme çalışmalarına katılan ve sendikaya üye olan işçi, 14 aylık sürede 43 gün rapor alarak iş akışını olumsuz etkilediği ve performans düşüklüğü iddiasıyla işten kovuldu. İşveren aleyhine dava açan işçi, feshin geçersizliğine, işe iadesine ve yasal sonuçlarına hükmedilmesine karar verilmesini talep etti. Mahkemenin işçiyi haklı bulduğu karar temyiz edildi. Yargıtay 9. Hukuk Dairesi, davacının iş sözleşmesinin, sık sık rapor alması ve iş akışını sekteye uğratması gerekçesi ile feshedildiğine dikkat çekerek, "14 ayda farklı branşlardan 43 rapor kullanan işçi iş akışını olumsuz etkilemiştir. Fesih geçerli nedene dayanmaktadır, davanın reddedilmesi gerekir" ifadeleriyle yerel mahkeme kararının bozulmasına hükmetti.

İstanbul'da ahşap sektöründe faaliyet gösteren bir şirkette forklift operatörü olarak çalışan işçi iddiaya göre; bir grup arkadaşıyla 2013 yılı başlarında işyerindeki sendikal örgütlenme çalışmalarını yürüttü. Bir süre sonra sendikaya üye olan işçi, Ocak 2012 ile 15 Mart 2013 tarihleri arasındaki 14 aylık dönemde farklı branşlardan 43 gün rapor alarak işin akışını olumsuz etkilediği iddiasıyla işten kovuldu. İstanbul Anadolu 7. İş Mahkemesi'ne işe iade istemli dava açan işçi, feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini talep etti. Mahkemede ifade veren işçi, "Sendikaya üye olduk. Arkadaşlarımla birlikte işyerinde işleri aksatmadık. İşveren, bu süreçte sendikaya üye olan beni ve arkadaşlarımı hoş karşılamadı. 15 Mart 2013 günü idareye çağrılarak sık sık rapor aldığım, performans düşüklüğü sebepleri ile iş akdimin feshedildiğini tebliğ ettiler. İş akdimin feshinin asıl amacının sendikal örgütlenmeyi kırmamdır. Feshin geçersizliğine ve işe iademe karar verilmesini talep ediyorum." dedi.

"PERFORMANS DÜŞÜKLÜĞÜNE DAİR VERİ SUNULMADI, FESİH SENDİKAL NEDENLE GERÇEKLEŞMİŞTİR"

Mahkemede savunma yapan işveren avukatı ise davacının Ocak 2012 ile 15 Mart 2013 tarihleri arasında 43 iş günü, son olarak da 2013 Şubat ayında 9 iş günü hastalık nedeniyle işe gelmediğini, davacının sık sık rapor almasının iş verimliliğini düşürdüğünü, bu nedenle 4857 sayılı yasanın 18. maddesi gereğince iş akdinin fesih edildiğini söyledi. İşveren avukatı, davacının sendikal sebeplerle iş akdinin fesih edildiği yönündeki iddiasının doğru olmadığını savunarak davanın reddini istedi.

Davalı işverenin davacının performans düşüklüğüne ilişkin herhangi bir veri sunmadığı ve performans düşüklüğünün tespitine yönelik bilirkişi incelemesini kabul etmediğine dikkat çeken İstanbul Anadolu 7. İş Mahkemesi, davacının rahatsızlıklarının işi etkilediğine dair delil sunulmadığı, feshin geçerli nedene dayanmadığı ve davacının iş akdinin sendikal nedenle feshedildiği gerekçesi ile davanın kabulüne karar verdi. Mahkeme kararı davalı işveren avukatınca temyiz edildi.

"SIK SIK RAPOR ALMAK GEÇERLİ FESİH İÇİN YETERLİDİR"

Dava dosyasını inceleyen Yargıtay 9. Hukuk Dairesi, emsal bir karara imza attı. Feshin sendikal nedenle gerçekleşmediğine vurgu yapılan kararda, 4857 Sayılı İş Kanunu’nun 18.maddesinde iş sözleşmesinin işveren tarafından işçinin yeterliliğinden veya davranışlarından kaynaklanan geçerli bir sebebe dayanılarak feshedilebileceğinin düzenlendiği hatırlatıldı.

İşçinin yeterliliğinden veya davranışlarından kaynaklanan sebeplerin ancak işyerinde olumsuzluklara yol açması halinde fesih için geçerli sebep olabileceğinin dile getirildiği Yargıtay kararında, şöyle denildi: "İş Kanunu’nun gerekçesinde hangi hallerin işçinin yetersizliği nedeniyle geçerli fesih hakkı bahşedeceği örnek kabilinden sayılmış olup bunlardan biri de sık sık hastalanarak rapor almadır. Sık sık rapor alma halinde, işveren aralıklı da olsa işçinin iş görme ediminden faydalanamayacaktır. Sık sık hastalanan ve rapor alan işçinin, bu nedenle devamsızlığının işyerinde olumsuzluklara yol açacağı açık bir olgudur. İş Kanunu’nun gerekçesinde sık sık hastalanmanın yeterlilikten kaynaklanan neden olarak örnek kabilinden sayılması, işyerinde olumsuzluklara yol açtığının kabul edilmesindendir. Somut olayda, davalı iş yerinde forklift operatörü olarak çalışan davacının iş sözleşmesi, sık sık rapor alması ve iş akışını sekteye uğratması gerekçesi ile feshedilmiştir. Dosya kapsamından davacının, 2012 yılının 1. ay ile 2013 yılı 3. ay arasında farklı farklı branşlardan toplam 43 gün rapor kullandığı ve böylece davacının iş yerinde iş akışını olumsuz etkilediği ortadadır. Davalı işverenliğin davacıyla çalışma ilişkisini devam ettirmesinin beklenemeyeceği, işverence gerçekleştirilen feshin geçerli nedene dayandığı anlaşılmakla davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi hatalıdır. Mahkeme kararının bozulmasına oy çokluğu ile karar verilmiştir."

BİR ÜYE KARARA KARŞI ÇIKTI

Yargıtay 9. Hukuk Dairesi'nin bir üyesi çoğunluk görüşüne katılmadığını, feshin sendikal nedenden kaynaklandığını kaydetti. Karşı oy kullanan üye, gerekçesinde "Somut uyuşmazlıkta davacı sendikal nedeni kanıtladığında, artık davalı işverenin geçerli neden savunmasına değer verilemez. Zira anılan düzenlemeler değerlendirildiğinde sendikal nedene üstünlük tanındığı sabittir. Sendikal neden kanıtlandığında, bu doğrudan feshi geçersiz kılar. Davalı işverenin geçerli fesih savunması dinlenmemelidir. Yerel mahkemenin kararı isabetli olduğundan, kararının onanması gerekirken bozulması doğru değildir." ifadelerine yer verdi.