Erzurum Büyükşehir Belediyesi Çat ilçesinde Kardeşlik Sofrası’nı kurdu. Erzurum Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Eyüp Tavlaşoğlu, AK Parti Çat İlçe Başkanı Yavuz Yaşa ve ilçe yönetim kurulu üyeleri, belediye meclis üyeleri ve ilçe protokolünün katıldığı iftar programına vatandaşlar büyük ilgi gösterdi. Hava şartlarından dolayı kapalı spor salonunda yapılan program Kur’an-ı Kerim tilavetiyle başladı. AK Parti Çat İlçe Başkanı Yavuz Yaşa, programda yaptığı konuşmada, “Cenabı Hakk’a bizi bir Ramazan-ı Şerif ayına daha kavuşturduğu ve Büyükşehir Belediyemizin Kardeşlik Sofrası’nda buluşturduğu için hamd-ü senalar olsun. Çat ilçemizde bu kardeşlik iftar programını düzenleyen Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Mehmet Sekmen’e ve iftara katılan herkese teşekkür ediyorum. Bu mübarek günler ve gecelerde İstanbul’da, Mardin Midyat’ta terör saldırıları oldu. Bunları yapan her kimse, aklen, fikren kim bunlara destek veriyorsa Cenab-ı Hak bunları Kahhar ismiyle kahr-ü perişan etsin. Ne yaparlarsa yapsınlar bu milletin yükselişini engelleyemeyecekler. Allah bu aziz milletin evlatları kahraman polisimizi ve kahraman askerlerimizi bu hain teröristlerin ve destekçilerinin şerlerinden muhafaza eylesin” dedi. Erzurum Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Eyüp Tavlaşoğlu da, “Mübarek Ramazan ayı içerisindeyiz. Şükrediyoruz ki, Allah bizi bu mübarek günlere kavuşturdu. Allah, huzur ve mutluluk içerisinde nice Ramazan aylarına bizleri kavuştursun. Ramazan ayı bizler ve İslam Âlemi için çok önemli. Belediyelerin çok çeşitli hizmetleri vardır. Büyükşehir Belediyesi olarak, 20 ilçemizde ve 26 bin kilometrelik il genelinde, Trakya’dan daha büyük bir alanda, Büyükşehir Belediye Başkanımız Mehmet Sekmen’in çalışkan temposuyla, bütün şehrimize hizmet ediyoruz. Çat ilçemizde Büyükşehir Belediyemizin bu hizmetlerinden en fazla yararlanan ilçelerimizden birisidir. İnşallah Çat ilçemizi layık olduğu yerlere getireceğiz” diye konuştu.
“VATAN HAİNLERİ EMELLERİNE ASLA ULAŞAMAYACAK”
Başkan Vekili Tavlaşoğlu, İslam âleminin sıkıntılı günler yaşadığını ifade etti. Tavlaşoğlu, şunları kaydetti: “Bu mübarek günlerde Müslümanların daha fazla ibadetle uğraşması gereken bugünlerde İslam âlemi en sıkıntılı zamanlarını yaşıyor. Önceki gün İstanbul’da, dün de Mardin’de ve İslam coğrafyasının her bölgesinde insanlar kan ağlıyor. İslam coğrafyası en karanlık günlerinden birini yaşıyor. Bu mübarek günlerde oruçlu asker, polis, sivil, çocuk, yaşlı insanlarımızı kalleşçe, haince pusu kurarak şehit eden terör odaklarını, iç ve dış düşmanları bir kere daha buradan lanetliyoruz. Çat da bu sıkıntıyı yaşayan ilçelerimizden birisidir. Burada da terör örgütü çok sayıda çocuğu yetim bıraktı. Elbette ki bu vatan hainleri emellerine ulaşamayacaklar. Türkiye, İslam âlemine sancaktarlık yapmış bir ülkedir. Elbette ki o terör örgütlerinin de sonu gelecek. Ülkemize, bayrağımıza, camimize, dinimize haince bakanlar elbette ki cezalarını göreceklerdir. Bu cennet vatanımızda birlik ve beraberlik içerisinde yaşamamıza kasteden vatan hainlerini bu mübarek günlerde Allah’a havale ediyoruz. Birlik, beraberlik ve huzur içerisinde daha nice Ramazanlara kavuşturmasını Allah’tan niyaz ediyoruz. Kardeşlik iftarımıza teşrif ettiğiniz için hepinize teşekkür ediyoruz.”
PROF. DR. ALYILMAZ, RAMAZAN MÜZAKERELERİ’NE KONUK OLDU
Erzurum Büyükşehir Belediyesi tarafından düzenlenen “Ramazan İkliminde Müzakereler” adlı programın konuğu Prof. Dr. Cengiz Alyılmaz oldu. Teravih namazı sonrası Yakutiye Medresesi’nde gerçekleştirilen etkinlikte Prof. Dr. Alyılmaz, “Eski Türklerde inanç sistemi”ni görsel sunum eşliğinde anlattı. Prof. Dr. Alyılmaz, konuşmasında, “Erzurum Büyükşehir Belediyesi’nin girişimleriyle bu medreselerin, bu güzel mekânların asıl fonksiyonuyla, işleviyle Erzurum kültür dünyasının hizmetinde olduğunu görmekten çok büyük bir mutluluk duyduk” dedi. “Türkler Asya coğrafyasında yaşıyorlardı. Avrupa’ya kutlu sefer için geldiler” diyen Prof. Dr. Alyılmaz, şöyle devam etti: “Türkler Avrupa’ya geldiklerinde bir inançları vardı. Avrupa’dakilerin de bir inançları vardı. Çünkü yaradan birdi, dizayn eden birdi. İnsanoğlu bu dizayn edene bağlılığını bildirmek istedi. Muhteşem eserler ortaya koydu ama o inancın boşluğunu hiçbir şey dolduramadı. Biz Asya’dakiler bu bağlamda Türkler, O Yaratan’a bağlılığı, O’na şükrü, O’na yakarışı bir şekilde ifade etmeyi hedeflemişiz. Bunun içinde bu eserleri kayalara kazımışız. Kaya üstü tasvirler, ait oldukları dönemlerin iletişim aracı aynı zamanda da grafiksel dil öğeleridir.”