Gaziantep Üniversitesi’nde Prof. Dr. Yavuz Coşkun, rektörlük görevini Prof. Dr. Ali Gür’e devretti
Rektörlük Senato Salonu’nda düzenlenen görev devir teslim töreninde ilk konuşmayı yapan Prof. Dr. Yavuz Coşkun, Gaziantep Üniversitesi’nde tarihi günlerden birisinin yaşandığını belirtti. Çoşkun, "Mevla’ya şükürler olsun ki sekiz yıl burada hizmet etme imkanını bize verdi” dedi. Görevi sırasında başarılı işler yapıldığını ve bu işlerin yapılışında kendisinin bir takım kaptanı, teknik direktör olarak görev yaptığını kaydeden Coşkun, “Ama, başarının kaynağı ekibin gücü oldu. Parlayan Yıldız Gaziantep Üniversitesi’ni daha da parlatmak, yıldızı yukarılara çıkarmamız gerekmekteydi. Bunu da yaptığımıza inanıyorum. Hep ileriye bakmak zorundayız. Her zaman söylüyorum ya öteler, öteler, öteler” dedi. Rektör Coşkun, konuşmasının son bölümünde ise, görevi devrettiği yeni Rektör Prof. Dr. Ali Gür ile ilgili ise "Ali Gür arkadaşım, 4 yıldır birlikte çalıştığım, her şeyimi paylaştığım bir arkadaşım. Birçok sıkıntılı günleri de beraber geçirdiğimiz Ali Gür kardeşimin görevinde başarılı olacağından hiçbir şüphem yok. Ben kendisine güveniyor ve başarılar diliyorum. Kendisini Allah’a emanet ederken, görevimi gönül rahatlığıyla devrediyorum” değerlendirmesi yaptı.
“HAKKANİYET, ADALET VE LİYAKAT”
43 yıllık başarılı bir geçmişi olan Gaziantep Üniversitesi’nin yeni dönem rektörü olmaktan duyduğu memnuniyeti dile getiren Prof. Dr. Ali Gür ise, “Bugüne kadar üniversitemizin gelişimine katkı sağlayan, tüm akademik ve idari kadro ile, görev yapan rektörlerimizi ve hassaten GAÜN’ün gelişmesine büyük katkı sağlayan görevi devraldığım Rektörümüz Sayın Prof. Dr. Yavuz Coşkun Hocamıza teşekkür etmek isterim” dedi. Akademik personele yönelik mesajlar verdiği konuşmasının devamında devletin hassasiyetleri baki kalmak kaydıyla, hiçbir ayırım gözetmeksizin Gaziantep Üniversitesi’ni hakkaniyet, adalet ve liyakat ilkeleri doğrultusunda herkesin rektörü olarak yönetmeye çalışacağını belirten Prof. Dr. Gür, daha sonra şunları söyledi: “Bilindiği gibi, devlette devamlılık esastır. Bu itibarla, bugüne kadar yürütülen çalışmaların devamı sağlanacaktır. Bununla birlikte; üniversitemizin gerek ulusal, gerekse uluslar arası akademik platformlarda başarısını artırmak, eğitim ve öğretim kalitesini daha da yükseltmek, hepsinden önemlisi bilimsel çalışmalarla adı özdeşleşmiş kurumsal kimliğe sahip bir üniversite oluşturabilmenin çabası içerisinde olacağım. Geçmişi ayağımıza pranga olarak değil, tecrübe kaynağı olarak görüyoruz. Geçmiş, dünde kalmıştır ve biz geleceğe umutla bakıyoruz. 15 Temmuz 2016’da ırk, dil, din, siyasi parti ayırımı yapmadan devletimizin bekası için meydanları dolduran ve canlarını hiçe sayan milletimizin birlik ruhunu üniversitemiz ve şehrimizde koruyacağımızın bilinmesini isterim” ifadelerini kullandı
“BU BİR BAYRAK YARIŞI”
Rektörlük görevini bir bayrak yarışı bilinciyle devraldığını kaydeden Prof. Dr. Ali Gür, “Bu bir bayrak yarışı ve bu bayrak yarışında hocam, bu bayrağı bize teslim etti. Onurumuzla, haysiyetimizle ve en önemlisi de vatanımıza milletimize sevdalı bir insan olarak da bir sonraki arkadaşımıza her şeyiyle güzel, kurumsal bir kimlik bırakarak teslim etmeyi amaçlıyoruz” diye konuştu. Görev yapacağı süreçte “Vatanına ihanet etmeyen her insanın” kendisi için değerli olacağının altını çizen Gür, “Muamelelerimiz geçmişe yönelik değildir hiçbir zaman. Kavgaya zamanımız yok bizim. Biz üretmek için varız ve en önemlisi de Mevlana’nın dediği gibi geçmiş dünde kalmıştır geleceğe bakmak zamanıdır ve biz geleceğe aydınlık bir ufuğa bakıyoruz. Bu ufuk yolculuğunda gerçekten devletine, milletine hizmet etmek isteyen profesyonel insanların fikirlerine bakmadan hepsini değerlendireceğiz. Allah bize gerçekten bir nimet verdi. Bu yolda yürürken de arkadaşlarım bana bu konuda desek verdikleri zaman da onlara minnettar kalacağım” şeklinde konuştu.
BENİM HER ZAMAN REKTÖRÜM KALACAK
Konuşmasının son bölümünde Eski Rektör Prof. Dr. Yavuz Coşkun’dan övgü dolu cümlelerle söz eden Prof. Dr. Ali Gür, “Görev yaparken herhalde Rektör Hocama en fazla itiraz edenlerden birisi benimdir. Ama, O da benim bu itirazlarımı çoğu zaman tolere etti ve ben ondan çok şey öğrendim. Bu süreç bir tecrübedir. Tecrübe kazanımlarımda büyük katkısı vardır. Üniversiteyi tanımak, kurumsal kimlik, şehir iletişimi aynı zamanda kurumsal kimliği yukarıya taşıma adına büyük bir olgunlukla destek verdi. Ben de ondan çok şey öğrendim. Dolayısıyla projelerimizi birlikte gerçekleştirdik. Bundan sonraki projelerde de kendisinden katkı isteyeceğim ve var olan projeleri daha ileriye taşınacak. Dolayısıyla, bu yola çıktığımızda Rektör Hocamla çok güzel hedeflerimiz vardı. Hedeflerimizin birçoğunu gerçekleştirdik diye düşünüyorum. Hem sıkıntılarda hem de başarılarda ortağız. Bu başarıları daha yukarıya taşımak hepimizin görevi. Rektör Hocam hem yaşı hem tecrübesi hem de olgunluğu itibariyle burada her zaman vardır. Elbette ki kendisinden fikir alacağız. o da fikirlerini bize sunacak ve güzel bir birliktelikle inşallah bu bayrak geleceğe teslim edilecek ve bu kubbede hoş bir seda bırakarak da görevimizi teslim edeceğiz. Rektör Hocam, hala benim Rektörümdür ve hep öyle kalacak” diye konuştu.