Gaziantepli Esendemir ailesi, iki hafta önce terör örgütünce kaçırıldığı belirtilen çocuklarına kavuşmak istiyor.

Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, çocukları terör örgütünce dağa götürüldüğü ifade edilen aileyi ziyaret etti.

Baba Muharrem ve anne Sevil Esendemir ile görüşen Şahin, babanın feryadına, annenin ise gözyaşlarına ortak oldu. Anneye sarılan Şahin, uzun süre gözyaşı döktü. Kafkas Üniversitesi Sınıf Öğretmenliği Bölümü 2. sınıf öğrencisi Büşra Esendemir'in (20) durumuyla ilgili bilgi alan Şahin, ailenin kızlarına kavuşması için gerekenin yapılacağının sözünü verdi.

Şahin, mağdur anne ve babaların feryadını tüm Türkiye'nin duyması, ahlaki olarak bu duruşun yanında durması ve bu durumun toplumsal seferberliğe dönüşmesi gerektiğini belirtti.

Mağdur anne ve babaların, acılarını bugüne kadar içine gömdüğünü, güven ortamı oluşmadığı ve korku siyaseti hakim olduğu için acılarını paylaşamadıklarını söyleyen Şahin, "Şimdi hamdolsun Diyarbakır'da bir annenin başlattığı feryat, toplumdaki karşılığını gösteriyor. Ve anneler, babalar, aileler buna isyan ediyor" dedi.

Terör örgütünce çocuk kaçırmalarının, kandan, gözyaşından, şiddetten beslenen, ülkenin birliğini, beraberliğini ve bütünlüğünü bozmak isteyen bir anlayışın sonucu olduğuna dikkati çeken Şahin, şöyle konuştu:

"Bir yıldan beri hamdolsun şehitler gelmiyor. Bir yıldan beri anneler, çocuklarını askere gönül rahatlığıyla gönderiyor. Artık Türk-Kürt kardeşliğinin dili, dini, inancı, mezhebi, ırkı, cinsiyeti, yaşı ne olursa olsun insan odaklı, birlikte yaşama kültürünün çok daha güçlendiği yeni bir Türkiye'deyiz. Bu anne babaların sesini bu kadar duyurabilmesi de yeni Türkiye'nin eseri. Eskinden de bu anne babaların sayısı çoktu ama kimse korkusundan ya da 'söylediğimde ne olacak zaten çözümü yok' anlayışından dolayı bunu dile getiremedi. Esas çözüm burada. Çözüm süreci dediğimiz yasalar, temel hak ve özgürlükler... Bu konuda hükümet zaten elinden gelen her eyi yapıyor. Parlamento bunun üzerine her geçen gün başka çalışmalar koyuyor. Ama o kağıdın yaşama geçmesi için bu seslerin bu feryadın duyulması lazım."

- "Çocukları kandıran ve onları terörize eden bir anlayış var"

Terör örgütünün çocukları kandırarak, onları terörize eden anlayış içinde olduğuna vurgu yapan Şahin, bu anlayışa iki çocuk annesi olarak kendisinin de isyan ettiğini dile getirdi.

Şahin, birlikte yaşama kültürünü geliştirip, kandan ve gözyaşından beslenmeye çalışan işbirlikçileri yok etmek gerektiğini vurgulayarak, "Eğer bu ses güçlü bir şekilde Türkiye'de duyulabilirse ve 76 milyon yüreğinde hissederse, Kürt-Türk bütün anneler bu sese gereken cevabı verirse, bu çözümün en önemli miladı olacak" dedi.

Konunun muhataplarıyla görüşeceğini de aktaran Şahin, şöyle devam etti:

"Özellikle parlamento da bu gurubun temsilcisi olan kadınlara seslenmek istiyorum. Şuanda kadınlar yerel yönetimde çok güçlü. Bunun acısını onlar birebir yaşamlarında çekti. Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı (Gültan Kışanak) kendi yaşantısında çekti. HDP Grup Başkanvekili Pervin Buldan, benimde parlamentodan çok yakın çalıştığım arkadaşım. Çocuğu doğduğu gün eşini faili meçhul şekilde kaybetmiş bir kadın. Dolayısıyla acıyı biliyorlar. Bu acıyla o acının bir farkı yok. Bu acıya sahip çıksınlar gereğini hep birlikte yapalım. Gözyaşının, acının rengi, ırkı, cinsiyeti yok. Onlar ne acı çektiyse bugün bu annelerde o acıyı çekiyor. O yüzden herkesin elini taşın altına koyup, bunu siyasi malzeme olarak görmeyip, bunun insani bir duruş olduğunu ve herkesin ahlaki olarak bunun arkasında durması gerektiğini görmesi lazım." 

- Baba Esendemir: "Kızımızın kandırıldığına eminiz"

Baba Muharrem Esendemir de kızını en son 23 Nisan'da Gaziantep'te gördüğünü ve 18 Mayıs'ta telefonda konuştuklarını söyledi.

Kızının vatana, millete hayırlı evlat olma yolunda gayret sarf ettiğini ve hedeflerinin bulunduğunu ifade eden Esendemir, haber alamadıkları kızını Kars'ta aradıklarını ve evinde örgüt ağzıyla yazılmış mektup ile terör örgütü simgeleri bulduklarını anlattı.

Kızının köy okulunda öğretmenlik yapmayı hayal ettiğini aktaran Esendemir, şunları kaydetti:

"1,5 ay önce kızıma senin yakın bir şehre gelmeni istiyorum dedim. Oralarda okumanı istemiyorum dedim. Ufak tefek bir iki şeyini duydum. Bu bizim yapımıza ters düşen bir şey. Geçiş için kendisi de mücadele etti. Puanını yükselterek Gaziantep'e geçiş yapmayı düşündü. Okumaya hevesli çocuktu. Öğretmen olmak istiyordu. Ücra bir köyde öğretmen olma hayali vardı. Biz vatanına, milletine faydalı olsun diye çalıştık, kendisi de bu amaçla çalışıyordu. Ne oldu bilmiyoruz. Kızımızın kandırıldığından eminiz. Çözüm süreci dağdan insanların gelmesi gereken bir süreç. Niçin çocuklarımız orada? Benim çocuğumun dağda kime ne faydası olacak? Bir öğretmen olsaydı, bir Kürt çocuğunu okutsaydı daha iyi değil miydi?"

Anne Sevil Esendemir ise Kars'tan Diyarbakır'a giderek oradaki annelere destek verdiklerini bildirdi.

Diyarbakır'daki birçok ailenin mağdur olduğuna işaret eden Esendemir, "Hepsinin çocukları kandırılmış, götürülmüş. Ben çocuğumu topluma güzel insanlar kazandırsın diye yetiştirdim. Biz kızımızı biranda uçsun diye büyütmedik. Biz kızımızı ne çilelerle dünyaya getirip, ne çilelerle büyütüp, ne sıkıntılarla okuttuk. 20 yaşına çilelerle getirdiğim çocuğumu biranda kaybetmek istemiyorum" diye konuştu. 

- Başbakan Erdoğan, Esendemir ailesiyle görüştü

Şahin, görüşme sonunda, Başbakan Erdoğan'ı cep telefonuyla arayarak, Esendemir ailesiyle görüştürdü. Erdoğan'ın, Esendemir ailesine, Büşra'nın evine dönmesi için gereken çalışmanın yapılacağının sözünü verdiği öğrenildi.